enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:40 Devlet Bahçeli: Terörsüz Türkiye milli ve tarihi bir hedeftir
00:40 Prof. Dr. Betül Tavil, Lösemi tedavi edilebilen bir hastalıktır
00:32 Kuzey Koridoru’nun Durumu ve Orta Koridor’a Etkisi…
00:32 Fidan’ın Tahran Ziyareti: Yeni Bir Dönemin Başlangıcı mı? Türk uzman Doç. Dr. Yeşim Demir yanıt verdi
00:30 Prof. Dr. Ebru Öcalır, “Buna ulaşım problemi olarak bakmalıyız”
00:28 Her Şey Mübah Siyaseti
00:26 Türk Dünyasının Birlik Yolculuğu: Türk Devletleri Teşkilatı
00:25 Trump-MBS Zirvesinin Şifreleri
00:19 Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, bugün Brüksel’deki NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı’na katılacak…
00:11 CHP’nin Avrupa’nın çöküşüyle bütünleşme programı 1 – CHP’nin müjdesi: Ülkemize güneş Batıdan doğacak!
00:07 İznik: Hristiyan Dogmasından Türk-İslam Medeniyetine Egemenlik, Hafıza ve Diplomasi
11:27 Juventus – Udinese maçı TRT SPOR’da
11:10 Jeremie Boga ve Terem Moffi’ye şok saldırı
10:44 2 Aralık Salı sabahından herkese günaydın.
06:46 Bakan Yerlikaya, “Toplam 103 terör örgütü mensubu ikna yoluyla yurt dışından gelerek teslim oldu”
06:44 Cevdet Yılmaz: Türkiye ekonomisi dayanıklılığını ortaya koymuştur
06:36 Türkiye’nin ilk insansız savaş uçağı Bayraktar KIZILELMA, hava hedefini vuran ilk insansız savaş uçağı dünya basınında…
06:31 Dışişleri Bakanı Fidan’ın Tahran ziyareti İran gazetelerinde nasıl yer aldı?
00:59 KIZILELMA ve Skydagger testleri: Türk savunma sanayiinde tarihi günler
00:49 Türkiye’de trafiğe kayıtlı taşıt sayısı yüzde 7,5 artarak 33 milyon 193 bin 636’ya yükseldi…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Dizayn yetmez!

Dizayn yetmez!
17 Mart 2023
1.285
A+
A-

Seçimleri sadece Erdoğan karşıtlığına indirgeyenlere ufak bir uyarı yapalım. Masa dizayn ederek veya masanın taleplerini reddetme eğiliminde olan herkesi hizaya getirerek seçim kazanmak umut edilebilir ama yetmez. Veya sosyal medya mecraları üzerinden algı operasyonlarıyla da seçim kazanmak mümkün değil. Bu tür yaklaşımların neredeyse tamamı bu milletin defalarca yaptığı siyasi değerlendirmeleri göz ardı etme eğilimidir.

Prof. Dr. Hasan B. YALÇIN & İstanbul Ticaret Üniversitesi 

Seçmen kolayca üretilebilen bir şey değildir. Popülist birkaç söylemle heyecan yaratabilirsiniz ama sürdürülebilir olması gerekir. En nihayetinde millet sandık başına gittiğinde bir değerlendirme yapacak. Hem daha önceki alışkanlıklarına uygun olarak daralttığı bir çerçevesi olacak hem de güncel ve gelecekle ilgili sorulara ve sorunlara ürettiği cevaplar. Mesela kimilerinin eli karşı bloğun adayına oy vermeye gitmeyecek. Mesela kimileri bunca zaman zarfında üretilen siyasetleri göz önünde bulunduracak. Kimileri de ülkenin geleceğinde kimi görmek istiyorsa ona oy verecek. İşte burası daha kritik. Özellikle seçim kampanyaları için.

Vatandaş kimin ne olduğunu ve kimliğin kendine uygun olup olmadığını zaten bilir. Ancak kampanya süresince de taahhütlere bakar. Kimin ne vaat ettiğini ve bu vaatlerin gerçekçi olup olmadığını değerlendirir.

Bu anlamda da Erdoğan’ın büyük bir avantaja sahip olduğunu söyleyebiliriz. Yirmi yılı aşkın bir icraat dönemi var. Kim ne derse desin veya kim nasıl bir kampanya yürütürse yürütsün üzerini örtemeyeceğiniz gerçekler vardır. Erdoğan ülke tarihinde icraat anlamında hiçbir örnekle kıyaslanamayacak kadar başarılıdır. Toplumda zaten bu algı büyük oranda yerleşmiş durumda. O nedenle mesela deprem yaralarını kimin sarabileceğine dair bir soru sorulduğunda muhaliflerin bile Erdoğan’ı daha başarılı bulacağını hepimiz biliyoruz.

Ülkenin içinden geçmekte olduğu kritik günleri kiminle atlatabileceğine dair sorular sorarsanız Erdoğan’ın yine büyük bir avantaja sahip olduğunu görebilirsiniz. Erdoğan’a her türlü eleştiriyi yapabilirsiniz ama onun en temel özelliklerinden birinin krizli dönemleri yönetmek olduğunu da teslim etmek zorunda kalırsınız. Cesaret ve kararlılığı sayesinde birçok badirenin atlatılmasında Erdoğan hep başrolde oldu. Bu sayede ülke muazzam bir dönüşüm geçirdi. Seçmen bunu da bilir.

Karşısındaki adayın yani Kılıçdaroğlu’nun ise imajı bu konularda son derece sorunlu. Kılıçdaroğlu her şeyden önce “bir kaybeden” imajına sahip. Çokça seçim kaybettiği için zaten şimdiye kadar yeterince yıprandı. Bunun üzerini örtmek için birçok algı çalışmasına maruz kalacağız ama on seneyi aşkın bir süredir Kılıçdaroğlu’nun üzerine oturmuş bir kimliği öyle kolayca dönüştüremezsiniz. İcraat konusunda da her ne derse desin karşısında icraat kralı varken ikna edici olmayacaktır. Zaten bu nedenle Kılıçdaroğlu’nun bu konulara girmeye pek niyeti yok gibi. Her girmeye çalıştığında da pot kırarak çıkış yapıyor.

Muhalif partileri CHP makinesinin ve medyasının demir yumruğuyla bir araya getirmek yetmiyor. Kılıçdaroğlu’nun seçim kazanması için bir önceki seçimlerde Erdoğan’a oy veren seçmenden oy alması lazım. Özellikle de böylesi bir dönemde, milletin tam da istikrarı ve güveni önceleyeceği bir dönemde Kılıçdaroğlu’nun bunu üretebilecek araçları yok gibi. Yeni desen yeni değil, bir başarı hikâyesi desen o da yok. İşte bu nedenle maalesef Kılıçdaroğlu, seçimi Erdoğan üzerinden yürütmeye çalışacak gibi.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.