enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
08:30 Polonya’nın AB Göç Paktı’ndan Muafiyet Tartışması: Dayanışma mı Ayrıcalık mı?
08:28 “KKTC Cumhurbaşkanlığı Seçimleri; Doğu Akdeniz Dengesi ve Jeopolitik Yansımalar”
08:18 Girişim Koçu Özgül ÖZTÜRK: Kadın çiftçiler geleceği ekiyor
07:54 Trump Macaristan’daki zirve planını iptal etti: Putin ile ‘boşa giden bir toplantı’ istemiyorum…
07:40 Türkiye’nin Enerjide Çeşitlilik ve Arz Güvenliği Stratejisi
07:17 Ömer Çelik: İsrail’in barbar kararını tümüyle reddediyoruz
06:51 Başkent Ankara 2026 yılında Türk dünyasının birçok kültürel ve turistik faaliyetlerine ev sahipliği yapacak…
06:04 Dışişleri: İsrail meclisinin Batı Şeria’nın ilhakına yönelik attığı adım yok hükmündedir
05:40 Türkiye, iki şehriyle ilk 30’a girerek dünya gastronomi liginde güçlü bir yer edindi…
05:27 Karayolları Genel Müdürlüğü Yol Durumu Bülteni
05:11 Almanya’da Doğuş Çay’ın form sınıfı çayları, “danthron” adlı yasaklı madde içerdiği tesbit edildi…
04:06 Ruh Sağlığını Korumak İlişkilerden Geçiyor
00:39 TeklifimGelsin’de kredi başvuru hacmi bu yıl içinde 3,5 kat artarak 41 milyar TL seviyesine ulaştı
00:16 Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreteri Euronews’e konuştu: Türk devletleri AB ile ticari ilişkilerini geliştirmeye çalışıyor
00:04 Özel haber: AB, Mısır’a 75 milyon euroluk mali destek paketini açıklayacak
21:53 İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, CHP’li 40’ı tutuklu 200 şüpheli hakkında iddianame hazırlandı.
06:48 Güne başlarken, şirketlerin sermaye artırımları, iş anlaşmaları, ortaklık yapılarındaki değişimler, öne çıkan projeleri neler?
00:59 ANKASAM İnfografik “Japonya’nın Demir Leydi’si Sanae Takaichi”
00:57 Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, perdeyi Gebze’ye taşıdı…
00:56 Gazeteci İlhan KARAÇAY: Gazeteciliğin Talihsizliği ve Vefasızlık!
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Dış politika gündeminin şifreleri

Dış politika gündeminin şifreleri
18 Haziran 2023
26
A+
A-

ajle

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim sonrası ilk resmi yurtdışı ziyaretlerini her zaman olduğu gibi Kıbrıs ve Azerbaycan’a yaptı. Dönüşte de yeni dönem dış politikanın sinyallerini verdi. Anladığım kadarıyla Erdoğan, kaldığı yerden ve gayet rahat bir konumdan dış politikayı şekillendirmeye devam edecek.

Türkiye üzerindeki seçim baskısı kalktığından artık Türkiye’nin eli dış politikada çok daha rahat. Erdoğan’ın gitmesine ayarlanmış ülkeler ise tedirgin. Bunların başında da İsveç geliyor. Ben İsveç diyeyim, siz ABD anlayın. Zira Cumhurbaşkanı Erdoğan da konuşurken İsveç demiş, ben söylediklerinden hep Amerika anladım.

Erdoğan, İsveç’in olumlu adımlar atmakta yetersiz kaldığını söylemiş. Hatta Stoltenberg’le İsveç meselesini seçim sonrası Dolmabahçe’de görüşürken bile Stockholm’de terör gösterilerinin devam ettiğini anlatmış. “Bunlar devam ettikçe kimse bizden İsveç’in üyeliğini onaylamamızı beklemesin” demiş. Ama daha ilginci, hemen ardından Irak ve Suriye’deki terör varlıklarını da işaret ediyor Erdoğan. Burada kolluk kuvvetlerinin tedbir alması gerektiğini dile getiriyor. Bahsi geçen özne tabii ki İsveç değil. Bu bölgelerde PKK ile ilişkisi olan ABD.

Bu nedenle ben artık müzakere sürecinin çoktan İsveç’i aştığını, Amerika’yla yürütüleceğini ve çoğunlukla da Irak ve Suriye’yi ilgilendireceğini düşünüyorum. Olması gereken de aslında bu. İsveç’in NATO üyeliğini İsveç’ten çok ABD istiyor. O nedenle de müzakere edilmesi gereken tarafın ABD olduğu da çok açık. Hele seçim sonrasında çok daha rahat bir pozisyonda konuşan Erdoğan artık bu çıtayı doğal olarak yükseltecektir.

Bunu yalnızca el yükseltme ve hesapsız bir itişme siyaseti olarak görmeyin. Siz konumunuzu güçlendirmişseniz o zaman müzakereyi daha yüksek bir noktadan başlatabilirsiniz. Elde edeceğiniz sonuçlar farklılık gösterebilir ama önemli olan altı ay önceki konumda olmadığımızı bilmek.

ABD eğer İsveç meselesini dile getirdiği kadar önemsiyorsa bazı alanlarda Türkiye’nin beklentilerini yerine getirmek zorundadır. Bu boş bir kabadayılık hikâyesi de değil. Aksine yeni şartlara uygun bir müzakere tekniği.

Zaten Erdoğan’ın dış politikaya dair birçok açıklamasında aynı çizgiyi görüyoruz. Soğukkanlı, iyi niyetli ama istediğini de kopartıp alacak bir kararlılık ve rahatlık içinde. Uzun zamandır söylemeye çalışıyorum. Türkiye güvenlik ve dış politika alanında krizli dönemleri çoktan başarıyla atlattı. Kuşatmaları yardı. Artık zaman Türkiye’nin lehine. O nedenle de hiçbir müzakerede acele etmesine gerek yok. Hele de seçimler sonrası Türkiye’nin beklentilerini elde etmek için en rahat döneme girdiğini söyleyebiliriz.

Bir muharebede eğer kuşatmayı yarmışsanız, seçim sonrası olduğu gibi gücünüzü de toplamışsanız, artık o yarıktan içeri sızıp semereleri de toplamanız gerekir.

Prof. Dr. Hasan Basri Yalçın – PNPForum

Prof. Dr. Hasan B. YALÇIN & İstanbul Ticaret Üniversitesi 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.