enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:59 Büyük Menderes Havzasında ekonomik kalkınma doğal çevre kirliliği tehditi altında
00:53 Malezya Milli Günü Kutlaması ve 2026 Malezya Ziyaret Yılı tanıtımından notlar…
00:47 Gençlik ve Spor Bakanlığı ile (TÜBİTAK) iş birliğinde gençler için “uzay ve havacılık” kampı
00:41 Güvenlik uzmanı ve yazar Mete Yarar, “Bugün Gazze’de yapılanları onaylayanların oranı yüzde 70″
00:37 Tataristan helal ürün ihracatını artırmayı planlıyor
00:34 Açıklanan Condé Nast Traveler 2025’in “Okur Seyahat Ödülleri” listesine, Afyonkarahisar İkbal Termal Otel & SPA da girdi…
00:29 Türk devletleri, ortak proje olarak hazırlığı süren “12U TDT-SAT Küp Uydusu”nu 2026 yılında fırlatacak…
00:15 Merkez Bankası Başkanı Karahan, KOTO’da Kocaeli iş dünyasıyla buluştu
00:12 Bakan Uraloğlu, “Mobil ve sabit hatlardan toplam 81,8 milyar dakika konuşma gerçekleştirildi”
00:09 İçişleri Bakanı Yerlikaya, Polis Akademisi Başkanlığı 2025-2026 Akademik Yılı Açılış Töreni’ne katıldı…
00:04 Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ‘Şarm Eş-Şeyh Barış Zirvesi’nde katılmak için gittiği Mısır’da yoğun diplomasi trafiği…
00:03 İletişim Başkanı Duran: Cumhurbaşkanımız uluslararası arenadaki tecrübesini ve liderliğini bir kez daha gösterdi
00:03 TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü tarafından geliştirilen milli SOM-J seyir füzesi atış testini başarıyla tamamladı…
00:02 NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Gazze’de varılan ateşkes anlaşmasındaki rolü nedeniyle Türkiye’ye teşekkür etti.
00:01 Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi ile ABD Başkanı Trump’ın davetine icabetle Mısır’da “Şarm el-Şeyh Anlaşması”nın imza törenine katıldı…
00:01 “Yeni Medya Güncesi” TRT Dinle’de dinleyicilerle buluşuyor
00:01 Filistinli esirler Türk televizyonlarında ilk kez TRT Haber’e konuştu
18:54 Kocaeli Büyükşehir’den “Milli” destek: Tramvay maç saatinde ücretsiz
06:37 Türkiye’nin Savunma Sanayi Atılımı ve KAAN’ın Endonezya’ya Açılımı: Yeni Bir Stratejik Perspektif
00:58 Evde tüketilen meyvelerin kabukları da bitki çaylarının karışımları sırasında bağışıklık sistemine destek sağlanabiliniyor…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye krizinde de gördük ki sabrın sonu selamettir”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye krizinde de gördük ki sabrın sonu selamettir”
18 Ocak 2025
43
A+
A-

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Adana 8. Olağan İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada, “Suriye krizinde de gördük ki sabrın sonu selamettir” dedi.

UHA / İnternational News Agency 

Erdoğan'dan Özel'e: Esenyurt'tan, Beşiktaş'tan haberin yoksa sen bu işi bırak

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

İl kongremizi bölgemizde tarihi nitelikte gelişmelerin cereyan ettiği bir dönemde gerçekleştiriyoruz. Suriye’de Baas rejiminin 61 yıllık zulüm düzeni ve 14. yılına giren kanlı savaş nihayet sona erdi. Suriyeli kardeşlerimiz özgürlükleri uğruna 1 milyon kişiyi kurban verdiler. Ama rejimin acımasız saldırılarına 14 yıl boyunca sabırla direnmekten bir an olsun vazgeçmediler. İnsanlığımızın ve kardeşliğimizin sınandığı bu süreçte biz de inancımıza, kültürümüze, tarihimize yakışır bir politika izledik.

Biz ne yaptık? Mazluma kucak açtık. Garibin elinden tuttuk. Yetime kol kanat gerdik. Soframıza bir tabak da muhacirler için koyduk. Misafir berekettir, rahmettir inancıyla hareket ettik. Hatırlayın, biz mazluma, muhtaca, mağdura sahip çıkarken 14-28 Mayıs seçimlerinde karşımızdaki aday çıktı, bir seçim vaadi olarak hepsini geldikleri yere göndereceğiz dedi. Sağa sola etiket yapıştırarak Suriye’deki zulümden, işkenceden, katliamdan, terörden kaçıp ülkemize sığınan bu mazlumları hedef gösterdiler. Hitlervari yöntemlerle güya siyaset yaptılar. Peki sonuçta ne oldu? Milletimiz bu merhametsizliğe, bu vicdansızlığa, bu nefret siyasetine sandıkta gereken cevabı verdi. Sonra da partisi oturduğu koltuğu altından çekip aldı. Şimdi ne kapısını çalan var ne yüzüne bakan var. Türk siyasi tarihinin tozlu raflarında kötü bir hatıra olarak unutuldu. Biz bize yakışanı yaptık. Nefret siyaseti güdenler de kendilerine yakışanı yaptılar. Neticede kazanan merhamet oldu, dayanışma oldu, kardeşlik oldu. Suriye krizinde de gördük ki sabrın sonu selamettir. Kim ki sabretti, Allah ona muhteşem bir zafer nasip etti.

“Suriye’yi üç parçaya bölerek kolayca yutulacak lokmalar haline getirme projesi çökmüştür”

İşte bugün Arap, Kürt, Türkmen, Çerkez, Hıristiyan, Dürzi, Nusayri ve diğer tüm unsurlarıyla Suriye özgürleşti. Dahası 13 yıllık hasretin ardından misafirlerimiz de yurtlarına başları dik dönüyorlar. Biz gönüllü olarak ülkelerine dönmek isteyen kardeşlerimize gereken kolaylığı gösteriyor ama kimseyi de buna zorlamıyoruz.

Ülkedeki yeni yönetim tüm dini, mezhebi ve etnik kesimleri kucaklayan mutedil bir anlayış sergiliyor. Yeni yönetimin Suriye’nin siyasi ve coğrafi birliğini sağlama yönünde gösterdiği samimi gayreti takdirle izliyoruz. Bu gelişmeyle Suriye’yi üç parçaya bölerek kolayca yutulacak lokmalar haline getirme projesi çökmüştür.

Türkiye olarak Suriye’nin yaşadığı ağır yıkımları ve acıları süratle geride bırakarak yeniden bir bütün, güçlü, müreffeh bir ülke haline gelmesi için kardeşlerimize her türlü desteği vereceğiz.

“Bizim yerimiz mazlumun yanıdır dedik”

Hem Suriye ihtilafında hem Gazze krizinde, biz mazlumdan, mağdurdan, adaletten yana tavır aldık. Batının veya emperyalist güçlerin ne dediğini değil, kendi inanç, kültür ve medeniyet kodlarımızı referans aldık. Avrupa bize ne der? Amerika bize ne der? Siyonist lobi bize ne der? Bunların hiçbirini aldırmadık, hiçbirine kulak asmadık. Bizim yerimiz mazlumun yanıdır dedik.

“Ahlaksız ve alçakça iftiralara maruz bırakıldık”

Bütün dünya sağır ve dilsiz kesilmişken, bu kardeşiniz hakkı söyledi, hiç kimseden çekinmeden hakkının yanında yer aldı. Elbette bu uğurda ciddi bedel ödedik. Haksız eleştirilere muhatap olduk. Ahlaksız ve alçakça iftiralara maruz bırakıldık. Aslını çok iyi bildikleri halde ticaret konusunda silah ve yakıt meselesine kadar ellerine ne geçerse hoyratça üzerimize fırlattılar. Sadece şahsımıza, hükümetimize değil, doğrudan Türkiye Cumhuriyeti devletine mühtan edecek kadar hırslarının esiri oldular. Bunların hiçbirini unutmadık ve unutmayacağız.

“Bunları yapanların derdi hiçbir zaman Filistin olmadı”

Filistinli ve Suriyeli kardeşlerimizin Türkiye için dua ettiği bir dönemde üç beş oy uğruna yalan söyleyen müfterileri unutmadık ve unutmayacağız. Filistin davası gibi milli bir meselede Türkiye düşmanlarının kuklası haline gelenleri unutmadık ve unutmayacağız. Bakın açık ve net söylüyorum. Bunları yapanların derdi hiçbir zaman Filistin olmadı. Bunların derdi hiçbir zaman Gazzeli masumlar, mazlumlar olmadı. Bunların derdi hiçbir zaman Suriyeli muhacirler olmadı. Sadece siyaset yaptılar, sadece mazlumları istismar ettiler. Bu insani trajedileri oy devşirmek için pervasızca kullandılar.

Şüphesiz tarih en büyük hakemdir. Zaman kimin haklı, kimin haksız olduğunu ortaya çıkarmaktadır. Gelecekte her iki meselede de Türkiye’nin nasıl izzetli, vicdanlı, yürekli bir duruş sergilediği, Allah’ın izniyle daha iyi anlaşılacaktır.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.