enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
09:45 Dünyanın en büyük Türk Pazarı’nı Hollanda’da kurarak tarihe geçen Bart Van Kampen hayata veda etti…
07:05 Türk dünyasının sembolü yok oluyor: “Urmiye Gölü can verir; İran onun katline ferman verir”
06:53 Günay Uslu’nun bitmeyen yükselişi: Paye üstüne paye, görev üstüne görev, Şimdi de Hollanda Film Festivali Denetim Kurulu Başkanlığı’na atandı…
00:57 Prof. Dr. Mustafa Karataş, “Gazze sadece Filistinlilerin meselesi değil, bütün ümmetin ve insanlığın ortak ve adil davası”
00:53 Almanya’nın Nürnberg kentinde Kırım Örgütleri Asamblesi adlı yeni bir platformun kuruluş kongresi gerçekleşti…
00:50 ABD uşağı katil İsrail’in sinsi işgal stratejisi: Çoban karakolları
00:45 Türkiye-Ermenistan normalleşme sürecinde altıncı toplantı yapıldı
00:35 İşgalci İsrail’in saldırıları, Filistinlilerin yalnızca yaşama hakkını değil, ölümden sonraki onurunu da hedef alıyor…
00:25 Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Denizli’de “İhracatın Yıldızları Ödül Töreni”nde konuştu
00:13 Cevdet Yılmaz: “Terörsüz Türkiye önemli mesafeler katetti”
00:10 İletişim Başkanı Duran: Demokrasimize yönelik her türlü tehdidin karşısında durmaya devam edeceğiz
00:02 YSK’dan CHP açıklaması: Gerekçeli karar duyuruldu
00:01 Bu darbeler tarihini biz tarihe gömdük ve sona erdirdik.”
02:35 Serdar Dursun Kocaelispor’a imza attı.
00:50 Moskova’da Türk iş dünyası Crocus Expo fuarına katıldı
00:44 Geleceğin sanayisi dijital ve yeşil dönüşümle şekilleniyor
00:44 Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’den afetzedelere 10 milyon TL destek
00:41 “İslamî ve İnsani Bir Sorumluluk: Gazze” Konferansı Kapanış Basın Bildirisi
00:31 MSB: Tüm imkanlarımızla Katar’ın yanındayız
00:08 Cevdet Yılmaz: CHP, iç kavgayı toplumun tamamına yansıtmaya çalışıyor
TÜMÜNÜ GÖSTER →

“Yanan Ormanın Sesi”

“Yanan Ormanın Sesi”
29 Temmuz 2025
16
A+
A-

Ülkemiz ormanları, içinde bulunduğumuz 2025 yılında geçmiş senelerden daha fazla yangın felaketiyle karşı karşıya kaldı. Geçmiş senelerde orman yangınları belli bölgelerle sınırlı kalırken bu sene yurdun birçok bölgesi yangın felaketiyle karşılaştı. Çıkan bu yangınların birçoğunun kontrol altına alınması ve söndürülmesi de çok uzun sürdü. Yine ilk defa bu sene Eskişehir’de çıkan orman yangınlarına müdahale sırasında görevli on insanımız hayatını kaybetti. 2025 yılı orman yangınları bakımından ülkemize maalesef her zamankinden daha çok zarar verecek gibi görünüyor. Türkiye, orman yangınlarıyla mücadelede birikimli ve başarılı bir ülke. On yıl kadar önce ülkemiz, uluslararası bir karşılaştırmada orman yangınlarıyla mücadelede en başarılı ülke seçilmişti. Ama ne yazık ki hiçbir ülkenin elinde orman yangınlarını çıktığı anda söndürecek bir formül, bir araç gereç yok.

Ülkemizde yapılan araştırmalar ve tespitler orman yangınlarının sebebinin %90 oranında insan kaynaklı olduğunu ortaya koyuyor. İnsan kaynaklı denince akla sadece kasıt gelmemeli. Ormanda ateş yakıp doğru dürüst söndürmeme, sigara izmariti atma, şişe ve cam atıklarını güneşe maruz şekilde bırakma, çiftçilerin orman yakınlarında anız, ot ve çalı çırpı yakmaları gibi dikkatsizlikler ve tedbirsizlikler insan kaynaklı sebeplerin başında gelmektedir. Elbette bu dikkatsizlik ve tedbirsizlikler ormanı kasıtlı yakma kadar üzerinde durulmayı ve cezalandırılmayı hak etmektedir.

Ama insan kaynaklı orman yangınlarının vatan hainliği olarak nitelenebilecek türü bir kimsenin kasıtla, yani bilerek ve isteyerek ormanı yakmasıdır. Bu, her şeyden önce bir milletin hava, su ve birçok bakımdan zenginlik kaynağı olan bir varlığa karşı yapılan bir suikasttır, bir sabotajdır. Birçok eylem vatan hainliği olarak nitelenebilir. Fakat kasten orman yakmak vatan hainliğinin en su katılmamışıdır. Bu, ağaç ve orman varlığına kastedilen her ülke için de böyledir. Çünkü ağaç ve orman milletlerin birçok bakımdan gelecek güvencesidir. Ülkelerin havası, suyu, tarım alanındaki verimliliği sıkı sıkıya ona bağlıdır. Bir ülkedeki orman bolluğu, o ülkenin başka alanlardaki yoksulluğunu telafi edecek potansiyel bir zenginliktir.

Bizler orman yangınları sırasında ve yangınla mücadele ederken insan ölümü olmazsa, can sahibi sadece insanlarmış gibi “can kaybı yok” diyoruz. Halbuki orman yangınları sırasında doğal vatanları orman olan tavşan, kirpi, tilki, çakal, kaplumbağadan tutun da bir sürü böcek ve karıncaya kadar milyonlarca can yok oluyor. Ayrıca onlarla birlikte onların doğaya yararlı faaliyetleri (toprağı eşeleyip havalandırmaları vb.), atık ve ifrazatları da yok oluyor. Yok olan orman sebebiyle hayatta kalabilen canlılar aç susuz kalıyor ve saklanma şansları kalmadığı için her türlü tehlikeye açık hale geliyorlar. Kısaca ekosistem altüst oluyor.

Atalarımız ağacı, ormanı, yeşilliği korumanın üzerinde çok durmuşlardır. “Yaş kesen baş keser”,“Yaş ağaca balta vuran el onmaz” demişlerdir. Eğer bugünkü gibi ormanlara sabotaj yapan alçakları tanısalardı onlar için kim bilir hangi nitelemelerde bulunurlardı?

Zamanımızda bir insanın vatanseverliğinin en başta gelen kriterlerinden biri ülkesinin orman varlığını koruma konusundaki titizliğidir. Bu konudaki aldırışsızlık, vurdumduymazlık ilkelliktir, çağdışılıktır. İnsanlıktan ve uygarlıktan nasipsizliktir.

Şair Tahsin Şentürk, “Yanan Ormanın Sesi” şiirinde ormanın duygularını ne güzel dile getirmiştir:

Kibrit benim ağacımdan,

Kibritin ateş alamsını sağlayan oksijen benden.

Üstelik beni yakan insan

Bana borçlu havasını, suyunu.

Ben bir ormandım.

Nice bitkilerin vatanı,

Evi barkıydım binlerce canlının.

İki şey bağdaşmaz: Para sevgisi ve dindarlık - DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ

İsmail ÖZCAN & Eğitimci Yazar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.