enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:57 Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca (TOKİ) yapılan Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nin açılışı,
00:56 Cumhurbaşkanı Erdoğan, “TRT’miz sorumlu yayıncılığın zeminini büyütüyor”
00:48 İstanbul’da, Afganistan ile Pakistan arasında Türkiye ve Katar’ın ara buluculuğuyla, ateşkese devam kararı alındı…
00:45 (TÜHA) Türkuaz Uluslararası Haber Ajansı, DW ve Euronews abonesi
00:29 Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Şimdiden su konusunda çok ciddi tedbirler düşünmek zorundayız”.
00:28 Bolu’daki otel yangını davasında karar açıklandı
00:27 Merkez Bankası Papara’nın faaliyet iznini iptal etti
00:26 İletişim Başkanı Burhanettin Duran, İsrail’in uyguladığı soykırıma karşı dünyanın sessiz kalmasını eleştirdi…
00:21 Türkiye’nin yerli ve milli otomobil hayalini gerçekleştiren Togg, Avrupa’da ilk teslimatlarına başladı…
00:20 TRT Genel Müdürü Sobacı: Türkiye, denklemleri değiştiren bir aktör oldu
00:16 Yurt genelinde sıcaklıklar artacak
00:16 112 Acil Çağrı Merkezlerine 10 Ekim 2024-10 Ekim 2025 tarihleri arasında 96 milyon 919 bin 400 başvuru yapıldı…
00:13 PFDK’dan 149 hakeme “bahis oynama” gerekçesiyle men cezası
00:07 İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında, gözaltına alınan 5 şüpheliden 4’üne tutuklama talebi…
00:05 Kocaeli’nin Gebze ilçesinde çöken 7 katlı apartmanın yakınındaki bir bina daha tedbiren boşaltıldı…
00:02 Eski ehliyetlerini 1 milyon 799 bin 172 kişi yenileme işlemini yapmadı…
00:35 Sessiz çocuklar: Utangaçlık mı, sosyal kaygı mı?
00:32 18 bin tonluk akaryakıt farkı! Türkiye Petrolleri’ne operasyon
00:28 Hollanda seçimlerinde, işçi partisinin kaybında Türkiye’nin rolü var mı?
00:23 Avrupa Merkez Bankası, ticaret gerilimine rağmen büyüme sürerken faiz oranını yüzde 2’de tuttu
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Sessiz çocuklar: Utangaçlık mı, sosyal kaygı mı?

Sessiz çocuklar: Utangaçlık mı, sosyal kaygı mı?
31 Ekim 2025
11
A+
A-

* Okulda sessiz kalan çocuklar çoğu zaman utangaç olarak görülüyor. Oysa bu sessizlik bazen bir kişilik özelliğinden çok, fark edilmemiş bir sosyal kaygı sinyali olabilir. Uzmanlar, çocukların içine kapanma davranışının altında özgüven eksikliği ya da aile içi iletişim sorunlarının bulunabileceğine dikkat çekiyor.

* İşte haberin detayı!…

UHA / İnternational News Agency

Ayşe Selçuk

Ayşe Selçuk

ANKARA, 31 EKİM 2025 

Okullarda sessiz kalan çocuklar genellikle “utangaçetiketiyle tanımlanıyor. Ancak Sincan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Uzm. Dr. Ümran Gül Ayvalık Baydur, bu sessizliğin her zaman karakterle açıklanamayacağını TRT Haber’e anlattı.

Baydur’a göre bazı çocuklar, başkaları tarafından olumsuz değerlendirileceği korkusuyla sosyal ortamlarda konuşmaktan ya da etkinliklere katılmaktan kaçınıyor.

Sosyal kaygı bozukluğu olan çocuklar, başkalarının önünde hata yapmaktan ya da küçük düşmekten yoğun korku duyar. Bu durum hem akademik başarıyı hem de özgüveni olumsuz etkiler.

Uzman, utangaçlık ile sosyal kaygı arasındaki farkın genellikle belirtilerin şiddeti, süresi ve çocuğun işlevselliği üzerindeki etkisiyle anlaşılabileceğini ifade ediyor.

Utangaç çocukların çoğu zaman zamanla ortama uyum sağladığını belirten Baydur, “Sosyal kaygı bozukluğunda ise durum süreklidir ve çocuğun yaşam kalitesini düşürür. Altı ay ya da daha uzun süredir devam eden kaçınma davranışları varsa profesyonel destek gerekebilir” dedi.

Sessiz çocuklar: Utangaçlık mı, sosyal kaygı mı?

Bu çocuklarda genellikle şu belirtiler öne çıkıyor:

• Sosyal ortamlardan kaçınma
• Öğretmenle konuşmakta zorlanma
• Sunum, doğum günü, gösteri gibi durumlarda yoğun stres
• Mide bulantısı, kızarma, terleme, çarpıntı gibi fiziksel tepkiler
• “Yanlış söylersem rezil olurum” düşüncesiyle konuşmaktan kaçınma

Baydur, bu tür belirtilerin “görmezden gelinmemesi” gerektiğini vurguluyor.

Destekleyici yaklaşım en güçlü tedavi

Uzman, sessiz çocuklara yaklaşımda baskı, kıyaslama ve küçümseyici ifadelerden kaçınılması gerektiğini söylüyor.

“Çocuğa ‘Neden konuşmuyorsun?’ demek ya da başkalarıyla kıyaslamak kaygıyı derinleştirir. Bunun yerine ‘Zorlanıyor olabilirsin, bu çok normal’ gibi kabul edici cümleler kurmak çocuğa güven verir.”

Ebeveyn ve öğretmenlere düşen en önemli görev, çocuğun kendini güvende hissedeceği ortamlar oluşturmak. Baydur, konuşmak yerine yazı, resim ya da 0yun gibi alternatif iletişim yollarının da çocuk için bir çıkış alanı olabileceğini belirtiyor.

Küçük sosyal adımlar karşısında sözel övgüyle çocuğu desteklemenin, sosyal cesareti artırdığını da ekliyor.

Aile içi iletişim özgüveni şekillendiriyor

Çocukların sosyal becerilerinin gelişiminde aile içi iletişimin belirleyici olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Ümran Gül Ayvalık Baydur, güvenli bağlanma kurulamayan ya da aşırı baskıcı aile ortamlarında yetişen çocuklarda sosyal kaygı riskinin arttığını söylüyor.

“Sürekli eleştirilen ya da ebeveynin beklentilerini karşılayamama korkusuyla büyüyen çocuk, zamanla sosyal ortamlarda da aynı kaygıyı yaşar. Oysa destekleyici iletişim özgüveni güçlendirir.”

Ailelerin çocuklarına yaşına uygun sorumluluklar vermesinin, “başarabildiği duygusunu” pekiştirerek sosyal cesareti artırabileceğini de belirtiyor.

Sessiz çocuklar: Utangaçlık mı, sosyal kaygı mı?

Dijital çağda çocukların yüz yüze iletişim yerine ekran üzerinden etkileşimi tercih ettiğini hatırlatan Baydur, bu durumun hem avantaj hem de risk taşıdığını söylüyor.

“Ekran, başlangıçta utangaç çocuklar için güvenli bir alan sunabilir. Ancak uzun vadede yüz yüze iletişim becerileri zayıflayabilir ve sosyal kaçınma pekişebilir.”

Araştırmaların, ekran süresiyle yalnızlık hissi, düşük özsaygı ve kaygı düzeyi arasında anlamlı ilişkiler ortaya koyduğunu hatırlatan uzman, “Çocuklara yüz yüze sosyal deneyim fırsatları sunmak ve ekran süresini dengelemek çok önemli” dedi.

Son söz: Sessizliği duymayı öğrenmek

Uzm. Dr. Ümran Gül Ayvalık Baydur, ebeveyn ve öğretmenlerin çocukların sessizliğini sadece bir kişilik özelliği olarak değil, bazen bir yardım çağrısı olarak da değerlendirmesi gerektiğini vurguluyor:

“Her sessizlik huzurun göstergesi değildir. Bazen çocuk, kelimeler yerine sessizliğiyle konuşur. Önemli olan, o sessizliğin dilini anlayabilmektir.”

***

Yazar hakkında

Ayşe SELÇUK, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik bölümünden mezun oldu. 3 yıl TRT Kurdi’de çeşitli programlarda çalıştı. 2015’ten bu yana TRT Haber’de muhabir olarak çalışıyor.

ETİKETLER:
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.