enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
08:45 İsrail, Yunanistan ve GKRY, yaptıkları üçlü zirvenin ardından yayınladıkları ortak bildiri…
00:55 Arabuluculuk 2026 yılı ücretleri belli oldu
00:53 Bilirkişilere ödenecek ücretler belli oldu
00:51 İletişim Başkanı Duran, Hatay’daki Toplu Açılış Töreni’ne ilişkin paylaşımda bulundu…
00:49 “Dünya Azerbaycanlılarının Hemreylik Günü” Sempozyumu İstanbul’da gerçekleştirildi
00:40 Cumhurbaşkanı Erdoğan, milli şair Mehmet Akif Ersoy’u andı
00:38 Cumhurbaşkanı Erdoğan: Deprem turistleri gitti, biz buradayız sizlerle beraberiz
00:24 Akif’in Mirası: Bir Milletin vicdanı…
00:20 MHP Genel Başkanı Bahçeli Hatay’da, 455 Bininci Afet Konutu Kura Çekimi, Anahtar Teslimi ve Toplu Açılış Töreni’nde konuştu…
00:18 TBMM’ye ilerleyen günlerde fahiş site aidatlarıyla ilgili yasal düzenlemeye gidilecek…
00:13 Bakan Şimşek: Enflasyon beklentilerindeki iyileşme dezenflasyon sürecini destekleyecek
00:12 Gazze İçin Yeniden Yapılanma Vizyonu
00:05 Tebligat Kanunu’nda değişiklik TBMM’ne sunulacak…
00:49 MİT, Emniyet Genel Müdürlüğü ile düzenlediği ortak operasyonda DEAŞ’lı teröristi Malatya’da yakaladı.
00:41 İletişim Başkanı Duran, Suriye’deki terör saldırısını kınadı
00:32 MİT’ten siber casusluk operasyonu: 4 şüpheli gözaltına alındı
00:31 TOKİ Sosyal Konut Projesi’ne Diyanet’ten “Caiz” Fetvası: Vatandaşın Şüphesi Giderildi!
00:30 Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Muhalefet, Avrupalı Türkleri hedef almaktan utanmıyor”
00:17 Bugün Cumhurbaşkanın katılımıyla 455 bininci konutun anahtarları hak sahibi vatandaşlara verilecek…
00:09 Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müslümanlar olarak Filistin’de, Lübnan’da, Sudan’da ve dünyanın birçok yerinde kardeşlerimiz sancılı günler yaşıyoruz”
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Dış politika gündeminin şifreleri

Dış politika gündeminin şifreleri
18 Haziran 2023
27
A+
A-

ajle

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim sonrası ilk resmi yurtdışı ziyaretlerini her zaman olduğu gibi Kıbrıs ve Azerbaycan’a yaptı. Dönüşte de yeni dönem dış politikanın sinyallerini verdi. Anladığım kadarıyla Erdoğan, kaldığı yerden ve gayet rahat bir konumdan dış politikayı şekillendirmeye devam edecek.

Türkiye üzerindeki seçim baskısı kalktığından artık Türkiye’nin eli dış politikada çok daha rahat. Erdoğan’ın gitmesine ayarlanmış ülkeler ise tedirgin. Bunların başında da İsveç geliyor. Ben İsveç diyeyim, siz ABD anlayın. Zira Cumhurbaşkanı Erdoğan da konuşurken İsveç demiş, ben söylediklerinden hep Amerika anladım.

Erdoğan, İsveç’in olumlu adımlar atmakta yetersiz kaldığını söylemiş. Hatta Stoltenberg’le İsveç meselesini seçim sonrası Dolmabahçe’de görüşürken bile Stockholm’de terör gösterilerinin devam ettiğini anlatmış. “Bunlar devam ettikçe kimse bizden İsveç’in üyeliğini onaylamamızı beklemesin” demiş. Ama daha ilginci, hemen ardından Irak ve Suriye’deki terör varlıklarını da işaret ediyor Erdoğan. Burada kolluk kuvvetlerinin tedbir alması gerektiğini dile getiriyor. Bahsi geçen özne tabii ki İsveç değil. Bu bölgelerde PKK ile ilişkisi olan ABD.

Bu nedenle ben artık müzakere sürecinin çoktan İsveç’i aştığını, Amerika’yla yürütüleceğini ve çoğunlukla da Irak ve Suriye’yi ilgilendireceğini düşünüyorum. Olması gereken de aslında bu. İsveç’in NATO üyeliğini İsveç’ten çok ABD istiyor. O nedenle de müzakere edilmesi gereken tarafın ABD olduğu da çok açık. Hele seçim sonrasında çok daha rahat bir pozisyonda konuşan Erdoğan artık bu çıtayı doğal olarak yükseltecektir.

Bunu yalnızca el yükseltme ve hesapsız bir itişme siyaseti olarak görmeyin. Siz konumunuzu güçlendirmişseniz o zaman müzakereyi daha yüksek bir noktadan başlatabilirsiniz. Elde edeceğiniz sonuçlar farklılık gösterebilir ama önemli olan altı ay önceki konumda olmadığımızı bilmek.

ABD eğer İsveç meselesini dile getirdiği kadar önemsiyorsa bazı alanlarda Türkiye’nin beklentilerini yerine getirmek zorundadır. Bu boş bir kabadayılık hikâyesi de değil. Aksine yeni şartlara uygun bir müzakere tekniği.

Zaten Erdoğan’ın dış politikaya dair birçok açıklamasında aynı çizgiyi görüyoruz. Soğukkanlı, iyi niyetli ama istediğini de kopartıp alacak bir kararlılık ve rahatlık içinde. Uzun zamandır söylemeye çalışıyorum. Türkiye güvenlik ve dış politika alanında krizli dönemleri çoktan başarıyla atlattı. Kuşatmaları yardı. Artık zaman Türkiye’nin lehine. O nedenle de hiçbir müzakerede acele etmesine gerek yok. Hele de seçimler sonrası Türkiye’nin beklentilerini elde etmek için en rahat döneme girdiğini söyleyebiliriz.

Bir muharebede eğer kuşatmayı yarmışsanız, seçim sonrası olduğu gibi gücünüzü de toplamışsanız, artık o yarıktan içeri sızıp semereleri de toplamanız gerekir.

Prof. Dr. Hasan Basri Yalçın – PNPForum

Prof. Dr. Hasan B. YALÇIN & İstanbul Ticaret Üniversitesi 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.