enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
12:18 Kocaeli Körfez Belediye Başkanı Söğüt’ten ilk Hereke Halısı Cumhurbaşkanı Erdoğan’a verildi!…
11:34 Şampiyon gibi oynamıyoruz!…
10:14 “Suyun sürdürülebilir şekilde yönetilmesi hem çevresel hem de ekonomik açıdan büyük önem taşıyor”
09:57 Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Askerlik sınıflandırma sonuçları e-Devlet üzerinden erişime açıldı…
09:32 KASKF Başkan adayı Mevlüt Ağra, “Ben değil, biz anlayışı ile şeffaf kararlar alınacak”…
09:16 Türkiye’nin turizm geliri, yılın ilk çeyreğinde yüzde 5,6 artarak 9 milyar 451 milyon 244 bin dolar oldu…
06:51 Erdoğan: Kameraları bantlamak bizim kitabımızda yazmaz…
06:45 Gazeteci Gül KABACAOĞLU’nun ‘Orada N’ler Oluyor!’ Dış kaynaklı haberleri!…
00:47 Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, “Güçlü Medya, Bilinçli Toplum Zirvesi”nde konuştu…
00:47 Ruslar, Ukrayna’daki cephede saldırılarını önemli ölçüde artırdı…
00:06 Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye’de en büyük risk terör örgütleri”…
13:42 Bakan Kurum’dan Arnavutköy’deki TOKİ konutlarına ilişkin açıklama
13:21 Türkiye’den ve Dünya’dan kısa kısa ‘Satır Başı’ haberler!
12:33 XI. Uluslararası Urla Enginar Festivali ve I. Uluslararası Urla Sürdürülebilir Gastronomi ve Tarım Konferansı Başarıyla Gerçekleşti…
11:04 DoktorTakvimi, bu yıl da Great Place To Work Türkiye’nin En İyi İşverenleri listesinde yerini aldı
10:36 Doğal afetlerden kaynaklanan ekonomik kayıplar ilk çeyrekte 83 milyar dolara ulaştı
10:04 Uluslararası İstanbul Anne, Bebek, Çocuk Fuarı ‘CBME’ Türkiye’nin Yeni Odak Grupları Belli Oldu!
09:32 Vücudun temel yapı taşlarından biri olan D vitamininin eksikliği sağlık sorunlarına neden olabilir…
08:10 (RTÜK) Başkanı Şahin, “sokak röportajları” toplumda ayrışmaya, manipülasyona ve yanlış bilgilendirmeye yol açıyor…
07:36 Eğitimde Büyük Çöküş: Türkiye Avrupa’nın 61 Katı Eğitim Enflasyonu Yaşıyor!…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Birçoğu tanınmayan, unutulup giden Çanakkale kahramanları

Birçoğu tanınmayan, unutulup giden Çanakkale kahramanları
7 Aralık 2024
8
A+
A-

* Çanakkale Savaşları, dünya tarihinde emsaline az rastlanan kahramanlık öyküleriyle işlenmiş, günümüzde hala anlatıla gelen hikayelerin temasını oluşturmuştur.

* Vatanı için sağ kolunu düşünmeden feda eden nam-ı diğer ”Süt Hüseyin”in şahit oldukları da Türk askerinin nasıl kahramanlık sergilediğini ispatlar nitelikteydi.

Çanakkale Savaşları, dünya tarihinde emsaline az rastlanan kahramanlık öyküleriyle işlenmiş, günümüzde hala anlatıla gelen hikayelerin temasını oluşturmuştur. Vatanı için sağ kolunu düşünmeden feda eden nam-ı diğer ”Süt Hüseyin”in şahit oldukları da Türk askerinin nasıl kahramanlık sergilediğini ispatlar nitelikteydi.

Tarihçi yazar Ahmet Yurttakal, HİBYA’ya yaptığı açıklamada, Mehmetçiklerin Çanakkale Muharebeleri’nde canla başla mücadele ettiğini, kimilerinin cephede toprağa karışıp gittiğini ve adlarına ”şehit” dendiğini, kimilerinin ise kollarını, bacaklarını, gözlerini cephede bıraktığını, bunların da ”gazi” adını aldığını söyledi.

Hepsinden önemlisi, bu kahraman yiğitlerin, ”Çanakkale aslanları”nın, Gelibolu Yarımadası’nda destan yazdığına işaret eden Yurttakal, ”Yıllar boyu hep fakir, üstü başı yırtık, yıkık duvarlı, iki göz evde yaşadılar. Maddi imkanları olmasa da onlar gururlu ve şerefli şekilde dimdik ayaktaydılar. Birçoğunu hiç tanımadık bile, unutulup gittiler.” dedi.

Yurttakal, günümüzde onların hiçbiri olmasa da hatıralarının Çanakkale Savaşları’nı daha iyi anlattığını belirterek, o kahraman gazilerden birisinin de ”Süt Hüseyin” diye bilinen Hüseyin Akdoğan olduğunu aktardı.

Süt Hüseyin’in, Çanakkale Savaşları’nın yaşandığı tarihi Gelibolu Yarımadası’nda bulunan Eceabat ilçesinin Büyük Anafartalar Köyü’nden olduğunu dile getiren Yurttakal, muharebeler sırasında, 7. Tümen 21. Alay’da görev yaptığını, önce güney cephesinde, Kerevizdere bölgesindeki savaşlara katıldığını, ardından Anafartalar’da, Damakçılık Bayırı’nda şiddetli hücumlarda yer aldığını, bu saldırıların birinde şarapnel parçasıyla sağ kolundan yaralandığını bildirdi.

Yurttakal, Gazi Akdoğan’ın, Çanakkale Muharebeleri ile savaş alanını avcunun içi gibi bilen, bu konuda Türkiye’nin en önde gelen uzmanlarından birisi olan ve Temmuz 2024’te hayatını kaybeden Mehmet Şahin Aldoğan’a 1968 yılında, ”ateş yalımları arasında, uçar gibi giden neferlerin” durumunu anlattığını, Aldoğan’ın da bunları kaydettiğini ifade etti.

”Kurşun yağmur gibi yağıyordu”

Gazi Hüseyin Akdoğan’ın anlatısına, ”Kerevizdere Savaşları’ndaydık. Yine sıcak bir süngü hücumu için iki tabur ayrıldı. Biz o gün siperde avcı olarak kalacaktık.” diyerek başladığını anlatan Yurttakal, şöyle devam ettiğini söyledi:

”Nihayet bölükler saf saf dizildiler, erat siperlerin gerisinde, ikili uzun uzun saflar teşekkül etti. Takım komutanları, takımlarının başına geçti. Bölük komutanları da kılıçlarını çektiler, en önde tabur komutanları vardı. Biraz sonra süngüler takıldı, bombalar hazırlandı. Hava kararmaya başlıyordu. Güneşin son ışıkları ufuktaydı. Taburlar siperlerden fırladılar, süngüler akşam güneşinde yanıp sönmeye başladı. Ben siperde bir şeye şaştım oğul! Fransız anında gemi topları, kara topları, makineli tüfekleri ile sık saflar halinde giden askerimize ateş açtı. Ortalık bir anda cehenneme döndü, her yer kıpkızıl alev kesilmişti. Kurşun yağmur gibi yağıyordu, ateş yalımları sağda solda etrafı yakıyordu. İşte böyle bir ateş altında baktım ki asker hiç aldırmadan koşuyordu. Dikkat ettim biraz sonra bir uğultu duyulmaya başladı. Bu ‘Allah Allah’ nidalarıyla, çukur ve tümseklerin arkasında bir arı kovanı gibi 83 tepesinin etekleri uğulduyordu. Bu uğultuyu hiçbir zaman unutamam. Biraz sonra bu uğultu azaldı, parlayan süngüler gözde kayboldu, neferlerimiz tepenin eteklerinden kaybolup gitmişlerdi. Allah bilir belki de Seddülbahir Köyü’ne ulaşmışlardı, fakat sabah doğru anlaşıldı ki ağır çaplı topların bombardımanıyla geriye püskürtülmüşler ve ön hattan düşman siperlerinin bir kısmı ele geçirmişlerdi. Oğul, işte o alev ateş yalımları arasında, askerimizin o ilerleyişini ve uğultuyu hiçbir zaman unutamam.”

Tarihçi yazar Ahmet Yurttakal, Gazi Akdoğan’ın Çanakkale Savaşları’nın ardından Yemen – Hicaz Cephesi’ne gittiğini, oradaki muharebelere katıldığını, burada esir düştüğünü ve 3 yıl boyunca İngilizlerin esaretinde kaldığını, salıverildikten sonra, kalan ömrünü memleketi Büyük Anafartalar Köyü’nde geçirdiğini ve 1977 yılında, 85 yaşında hayata gözlerini yumduğunu kaydetti.

Yurttakal, mezarı Büyük Anafartalar Köyü’nde olan gazinin komutanı Yarbay Ziya Bey’in de bu köyde yattığını sözlerine ekledi.

20+ "Mehmet Bayer" profiles | LinkedIn

Mehmet BAYER, Hibya Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.