enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:45 Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu,Türkiye’nin 14. hava kampüsünün 31 Ekim’de Sivas’ın Divriği ilçesinde açılıyor…
00:29 Samsun Yurt Savunma Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Aral 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Mesajı
00:28 Araştırmacı Zeynep Gizem Özpınar: Nadir Toprak Elementleri: Türkiye’nin Yükselen Jeostratejik Konumu 
00:15 Fırat-Dicle Havzasındaki Kuraklık Dengeleri Bozar
00:14 Almanya Başbakanı Merz yarın Türkiye’ye geliyor
00:12 DoktorTakvimi, İstanbul Maratonu’nda geleceğin hekimleri için koşacak
00:08 Günün önemli şirket haberleri
00:05 Bahis skandalı: Hakemler ne ceza alabilir, lig etkilenir mi?
00:03 Gelecek yıl uzaya fırlatılması planlanan yeni nesil Connecta IoT uyduları, 5G NB-IoT teknolojisiyle donatılacak.
00:02 Türk azınlık ve toplulukları FUEN 69. Kongresi’ne katıldı  
00:01 Devlet Bahçeli: Terörün son bulması ülkemize kalıcı bahar havası getirecek
21:22 GastroAntalya, Miksoloji Yarışması’yla kapılarını açacak
21:02 UHA / İnternational News Agency’ndan Gazeteci Veysel KAVRAYAN, Balıkesir Sındırgı merkezli 6,1 büyüklüğünde önceki gün meydan gelen deprem bölgesindeydi…
17:35 “Casusluk” suçundan yürütülen soruşturma kapsamında MASAK tarafından hazırlanan ön raporda, Merdan Yanardağ’a zarfla para verilmiş
16:51 Hollanda’da görülmemiş bir seçim yarışı: 4 parti liderlğe oynuyor!
11:09 Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’den “Çalı Canavarı”, kırsal yollarda çalı, diken ve taş gibi engelleri temizliyor, ulaşım güvenliğini sağlıyor
07:03 Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Bakan Uraloğlu, “Turistik Doğu Ekspresi, 2025-2026 kış sezonu seferleri 22 Aralık’ta başlayacak”
00:35 Papa 14. Leo göreve gelmesinin ardından ilk dış gezisini Türkiye’ye gerçekleştirecek.
00:31 Prof. Dr. Kürşad Zorlu: Ankara 2026 Türk Dünyası Başkenti seçildi
00:31 Bağımlılığı olan çocuğa destek!
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Avusturya’da Özgürlük Partisi’nin Başarısı: Avrupa’da Aşırı Sağ Zaferlerine Bir Yenisi Daha Eklendi

Avusturya’da Özgürlük Partisi’nin Başarısı: Avrupa’da Aşırı Sağ Zaferlerine Bir Yenisi Daha Eklendi
6 Ekim 2024
20
A+
A-

Avusturya’da 29 Eylül tarihinde yapılan Avusturya Parlamento seçimlerinin kazananı %29.2’lik oy ile aşırı sağcı Özgürlük Partisi (FPÖ) oldu. FPÖ, 9 Haziran 2024’te yapılan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde de ilk kez Avusturyalıların en çok oy verdiği parti olmuştu.

Uluslararası Diplomatik İlişkiler Akademik Araştırmalar ve Eğitim Derneği’nden (UDİAD) Araştırmacı Mısra ŞAHİN, kaleme aldığıMısra ŞAHİN - Uluslararası Diplomatik İlişkiler, Akademik Araştırmalar ve Eğitim DerneğiAvusturya’da Özgürlük Partisi’nin Başarısı: Avrupa’da Aşırı Sağ Zaferlerine Bir Yenisi Daha Eklendi“başlıklı yazısının detayı şöyle:

1956 yılında kurulan ve kuruluş döneminde siyasi yelpazenin merkezinde konumlanan parti, 1980’lerin sonlarından itibaren aşırı sağ politikaları benimsemeye başlamıştır. Genel hatlarıyla incelendiğinde, Avrupa Birliği projesine eleştirel bir perspektiften yaklaşan ve Rusya ile de daha iyi ilişkiler savunan FPÖ, seçim söylemlerinde sıklıkla göç, iltica, enflasyon, Ukrayna Savaşı gibi güncel ve toplumsal konulara değinmiştir.

Avrupa Birliği’nin ‘‘çok kültürlülük, küreselleşme, kitlesel göç’’ politikalarına karşıtlığı ile bilinen FPÖ, ‘‘davetsiz yabancıların geri gönderilmesi’’ ve sınırların daha sıkı denetim altına alınarak iltica hakkının ‘‘acil durum yasası’’ ile askıya alınmasını talep etmiş, bu doğrultuda daha ‘‘homojen’’ bir ulusal yapı inşa edilmesi çağrısında bulunmuştur. Ukrayna Savaşı bağlamında, Batı’nın Ukrayna’ya yönelik yardımlarını eleştiren parti, Rusya’ya karşı uygulanan yaptırımları ‘‘Avusturya’nın refahını tehlikeye atan bir çılgınlık’’ olarak nitelendirmiş ve Ukrayna’nın AB’ye katılımına kesin bir şekilde karşı çıkmıştır. Aile kavramını ‘‘kadın, erkek ve çocuk’’ biçiminde tanımlayan parti, bu bağlamda mevcut hükümet politikalarında değişiklik yapacağını ifade etmiştir. Partinin seçim stratejisi ve söylemlerinin seçmen nezdinde dikkate değer bir karşılık bulduğunu söylemek mümkündür. Buna karşın parti tek başına çoğunluğu sağlayamadığı için hükümette koalisyon ortaklarını araması gerekecektir, hükümet kurma süreci henüz belirsiz fakat karmaşık ve zorlu olacak gibi görünmektedir.

Her ne kadar parti, seçmen kaygılarına etkili bir biçimde hitap etmiş görünse de seçim sonuçları bazı kesimler tarafından memnuniyetsizlik ile karşılanmıştır. Partinin tarihsel olarak eski Nazi mensupları tarafından kurulmuş olması ve FPÖ’nün lideri Herbert Kickl’in seçim kampanyasında Adolf Hitler’i tanımlamak için kullanılan “Volkskanzler” (Halkın Şansölyesi) ifadesini kullanması, Avusturya’da endişelere yol açmıştır. FPÖ’nün seçim zaferini ilan etmesinin ardından, Nazi karşıtı pankartlar taşıyan bir grup protestocu, Viyana’daki parlamento binasına yürüyüş düzenleyerek tepkilerini göstermiştir.

Koalisyon hükümetlerinde yer almasına rağmen, tarihsel olarak ilk kez seçimlerden birinci parti olarak çıkan FPÖ’nün lideri Kickl, bu zaferi ‘‘yeni bir çağın başlangıcı’’ olarak nitelendirmiştir. Bu tarihi zaferin nedeni sorgulandığında ise “partinin stratejisindeki dönüşüm mü yoksa halkın taleplerindeki değişim mi?” sorusu bir tartışma konusu olarak karşımıza çıkmaktadır.

Seçim sonuçları, ülkenin siyasi dengelerinde kayda değer bir değişimin habercisi olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca AB-Avusturya ilişkilerinin geleceği de merak konusudur. Aşırı sağ son yıllarda AB genelinde bir dizi zafere imza atmıştır. Macaristan radikal sağ bir partinin iktidarda olduğu tek AB ülkesi olsa da İtalya, Hollanda, Finlandiya, Çekya ve Hırvatistan’da aşırı sağ, koalisyon hükümetlerinin bir parçası. Seçim sonuçları göz önünde bulundurulduğunda Avusturya da aynı durumun içine girebilir. Almanya’da aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisi Eylül’de yapılan yerel seçimlerde ilk kez eyalet seviyesinde zafer kazanarak Thüringen eyaletini kazandı. Fransa’da Marine Le Pen liderliğindeki Ulusal Birlik Partisi, Temmuz’da yapılan erken seçimlerde üçüncü parti konumuna geldi. Ayrıca, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde aşırı sağ partiler önemli kazanımlar elde ederek, AB genelinde sağa doğru bir siyasi eğilimin arttığını göstermiştir.

Bu genel eğilimle birlikte AB’nin mevcut politikaları sorgulanmaya başlanmıştır. Aşırı sağ partilerin özellikle göç, çok kültürlülük ve AB’nin merkeziyetçi politikaları başta olmak üzere AB politikalarına yönelik eleştirileri, birliğin iç bütünlüğünü zedeleme potansiyeline sahip bir tehdit olarak algılanmaktadır. Ayrıca Avrupa’nın temel değerleri olarak kabul edilen insan hakları, demokratik yönetim ve hukukun üstünlüğü ilkeleri, bu partilerin siyasi ajandaları ile çelişmektedir. Buna rağmen kısa vadede AB’nin işleyişinde radikal bir değişiklik beklenmemektedir ancak bu eğilimin uzun vadede AB içerisinde daha derin yapısal ve siyasi etkiler yaratacağı açıktır.

Bu bağlamda, Avusturya’daki Özgürlük Partisi’nin başarısı, sadece ulusal düzeyde değil, Avrupa genelinde bir paradigma değişimine işaret edebilir. Sonuç olarak, Avrupa genelinde aşırı sağın yükselişi, siyasi istikrarı tehdit eden bir gelişme olarak görülmektedir. Avusturya’nın bu sürece dahil olması, AB’nin iç dinamiklerinde ve geleceğe yönelik politikalarında kritik değişiklikler yaratabilir. Aşırı sağ partilerin Avrupa genelindeki yükselişinin Avrupa Birliği’nin uzun vadeli yapısına nasıl etki edeceği ise önümüzdeki yıllarda daha net bir biçimde gözlemlenebilecektir.

***

Yazar hakkında

Mısra ŞAHİN, 1999 Adana doğumludur. Çukurova Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden 2023 yılında mezun olmuştur. Lisans eğitimine devam ederken Erasmus programı ile University of West Bohemia’da eğitim almıştır. Araştırmacı, Uluslararası İlişkiler, Bölgesel Çalışmalar, Avrupa Çalışmaları ve Göç alanlarıyla ilgilenmektedir.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.