enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
12:05 TTI İzmir 2025: Turizmin Nabzı Bu Yıl İzmir’de Attı…
07:00 Bakan Fidan, 23. Doha Forumu kapsamında, basına açıklamalarda da bulundu…
00:57 CHP’nin Avrupa’nın Çöküşüyle Bütünleşme Programı-3 – Küresel sermayeye güvenceler
00:56 2026 FIFA Dünya Kupası’nda fikstür belirlendi…
00:30 Türk tarımında son yılların en dikkat çeken ve en çok kazandıran ürünlerinden biri gilaburu…
00:30 Kriter’in Aralık Sayısı Çıktı!
00:25 Dışişleri Bakanı Fidan,”Suriye hükümeti ve SDG kendi aralarında bir anlaşma yapabilirler”
00:23 Bakan Fidan, “Netanyahu’nun Gazze için kurulacak Uluslararası İstikrar Gücü’nde Türk birliklerini görmek istemiyor”
00:18 TCMB’nın 11 Aralık’taki Para Politikası Kurulu toplantısına sayılı günler kaldı…
15:28 KKTC Cumhurbaşkanı Erhürman Seçmen Kitlesine Neyi Vaat Etti?
12:29 Haftayı Geri Sar:10 maddede bu hafta
10:59 İznik 1700 yıl sonra yeniden dünya gündeminde…
08:57 Dış Bakış Dergisinin “TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI” Özel Sayısı Yayında
06:13 Türkiye’den NATO ve AB üyesi bir ülkeye ilk savaş gemisi satışı’dan notlar!
00:45 Karadeniz’de Ukrayna’nın Operasyonları
00:43 CHP’nin Avrupa’nın Çöküşüyle Bütünleşme Programı 2 – CHP’nin farklı kimlikleri
00:39 Erbil-Ankara hattında gerilim: ‘Maksadını aşan yorumlar endişe verici’…
00:38 Türkiye’de öğretmen istihdamı, köklü düzenlemeler içeren Öğretmenlik Mesleği Kanunu…
00:29 Dijital şiddet artıyor: Kadınlar daha fazla risk altında…
00:19 2026 Yılı Türkiye İçin Diplomasi Yılı mı Olacak?
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Türkiye’nin Enerjide Çeşitlilik ve Arz Güvenliği Stratejisi

Türkiye’nin Enerjide Çeşitlilik ve Arz Güvenliği Stratejisi
23 Ekim 2025
17
A+
A-

* Türkiye’nin genç ve dinamik bir yapıya sahip araştırma merkezi Türk Dış Politikası Araştırma Merkezi (TUDPAM) Başkan Yardımcısı Mustafa Metin KAŞLILAR, (TUDPAM) için kaleme aldığı “Türkiye’nin Enerjide Çeşitlilik ve Arz Güvenliği Stratejisi” başlıklı yazısında, Enerjinin, modern devletlerin ekonomik büyümesi, güvenliği ve uluslararası ilişkileri açısından son derece kritik ve stratejik bir araç olduğuna dikkat çekti.   

TÜHA / TÜRKUAZ İnternational News Agency

ESKİŞEHİR, 23 EKİM 2025 – Türk Dış Politikası Araştırma Merkezi (TUDPAM) Başkan Yardımcısı Mustafa Metin KAŞLILAR, Türkiye’nin, coğrafi konumu gereği hem enerji üretim kaynaklarına hem de enerji geçiş güzergâhlarına yakın bir ülke olarak stratejik bir konumda bulunduğunun altını çizdi.

Mustafa Metin KAŞLILAR, Türkiye’nin büyüyen sanayisi ve nüfusunun, enerji talebini büyük oranda artırırken; fosil yakıtlara bağımlılık ve küresel enerji piyasalarındaki dalgalanmaların, enerji çeşitliliğini artırma gerekliliğini doğurduğunu dile getirdi.

Bu doğrultuda Türkiye’nin, hem fosil yakıtlarda hem de yenilenebilir enerji kaynaklarında önemli ilerlemeler kaydettiğini ifaden KAŞLILAR, “Türkiye’nin enerji politikaları yalnızca arz güvenliğini sağlamak için değil, aynı zamanda jeopolitik avantaj elde etmek açısından da büyük önem taşımaktadır. Kısacası enerji, her devlet için bir beka meselesi” olduğunu söyledi.

Türkiye’nin, enerji kaynaklarında dışa bağımlı bir ülke konumunda olduğunu hatırlatan(TUDPAM) Başkan Yardımcısı Mustafa Metin KAŞLILAR, şunları söyledi:

“Bu noktada öne çıkan ülke Rusya’dır. Türkiye’nin Rusya’dan enerji ithalatı oldukça yüksektir. Özellikle Rusya-Ukrayna Savaşı sonrasında enerji alanında iki ülke arasındaki ortaklık daha da artmıştır. 2025 yılı Ocak–Haziran döneminde Türkiye, Rusya’dan 7,1 milyon ton ham petrol ithal etmiş ve bu rakam toplam ham petrol ve akaryakıt ithalatının yaklaşık %60’ına denk gelmiştir. Bu artışın temel nedeni, Rusya’nın 24 Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgal etmesiyle Avrupa’nın Rus gazı ve petrolüne olan bağımlılığı azaltma çabalarıdır. Avrupa piyasasındaki bu çekilme, Rus enerji fiyatlarını düşürmüş, Türkiye de bu dönemde indirimli petrol alımını tercih etmiştir. Ayrıca Irak’tan gelen arzın azalması, Türkiye’nin Rusya ile enerji iş birliğini daha da güçlendirmiştir”.

Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde çalışmalar sürüyor - Üç Hilal TV

“Enerji iş birliği yalnızca petrol ve doğalgazla sınırlı değildir” diyen KAŞLILAR,  Nükleer enerji alanında da Rusya ile ortak bir proje olan Akkuyu Nükleer Güç Santrali, Türkiye açısından büyük önem taşımaktadır. Bu yıl ilk reaktörün devreye girmesi, 2028’e kadar tüm reaktörlerin faaliyete geçmesiyle birlikte santralin yıllık 35 milyar kilovatsaat elektrik üretmesi beklenmektedir. Bu miktar, Türkiye’nin elektrik ihtiyacının yaklaşık %10’unu karşılayacaktır. Ayrıca Sinop’ta kurulması planlanan yeni nükleer santral gibi projeler de dışa bağımlılığı azaltmayı hedeflemektedir. Bu alanda en fazla deneyime sahip ülke yine Rusya olsa da ilerleyen süreçte farklı iş birlikleri gündeme gelebilir” dedi.

Mustafa Metin KAŞLILAR, Rusya-Ukrayna Savaşı sonrasında değişen enerji dengelerine bakıldığında, Donald Trump’ın ABD başkanlığı döneminde Rusya ile barış görüşmeleri yürütülmüş olsa da bu girişimlerin başarısız olduğunu belirterek, ABD’nin, sonrasında Ukrayna’ya desteğini artırırken, Rus enerji ihracatını da sınırlamaya yönelik adımlar attığını vurguladı.

Rusya’nın savaş ekonomisini sürdürebilmesinde enerji gelirlerinin belirleyici olduğundan, ABD’nin bu gelirleri kısıtlamak amacıyla Hindistan’a yönelik gümrük tarifeleri uyguladığını ifade eden KAŞLILAR, konun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Donald Trump arasında yapılan son görüşmede de gündeme geldiğini hatırlattı.

(TUDPAM) Başkan Yardımcısı KAŞLILAR, şöyle devam etti:

“Türkiye bu süreçte ABD ile “ileri reaktör teknolojileri” ve “küçük modüler reaktörler” gibi yeni nesil teknolojileri kapsayan bir enerji iş birliği anlaşması imzalamıştır. Türkiye, sivil nükleer enerjiyi yalnızca elektrik üretiminde değil, tıp, tarım ve endüstriyel ısı üretimi gibi alanlarda da kullanmayı planlamaktadır. Ayrıca enerji arz güvenliğini sağlamak amacıyla Eylül ayı başında düzenlenen Gastech Konferansı’nda birçok enerji şirketiyle LNG anlaşmaları imzalanmıştır. Türkiye bu kapsamda BP ile 4,8 milyar m³, İtalyan ENI ile 1,5 milyar m³, Shell ile 2,4 milyar m³ doğal gaz tedarik anlaşmaları yapmıştır. Ayrıca Hartree (İngiltere), Cheniere (ABD), SEFE (Almanya), JERA (Japonya) ve Equinor (Norveç) ile yapılan anlaşmalarla toplam 15 milyar m³ LNG tedariki sağlanmıştır. Bu tür anlaşmalar, enerji arz güvenliğinin temel unsurlarındandır”.

Türkiye'den ABD ile 43 Milyar Dolarlık Enerji Anlaşması - Türk Deniz Medya

Mustafa Metin KAŞLILAR, ABD’nin Rusya’dan enerji alımlarının kesilmesi yönündeki talebin ise Türkiye açısından gerçekçi olduğuna vurgu yaparak, “Türkiye, TürkAkım ve Mavi Akım boru hatları üzerinden doğrudan gaz ithalatı yapmaktadır ve bu yöntem, LNG’ye kıyasla çok daha ekonomiktir. Zira LNG ithalatı, işleme ve taşıma maliyetleri açısından oldukça pahalıdır. Ancak LNG’nin esnekliği, acil durumlarda önemli bir avantaj sağlamaktadır” ifadesini kullandı.

Avrupa’da Rus gazını tamamen kesen ülkelerin bulunduğunu dile getiren KAŞLILAR, “bu durum enerji maliyetlerinin ve sanayi üretim giderlerinin artmasına yol açmaktadır. Dolayısıyla kısa vadede Rus enerjisinden tamamen kopmak oldukça zordur. Türkiye açısından da benzer bir durum geçerlidir. Kerkük–Ceyhan Boru Hattı’nın 2023’ten sonra yeniden faaliyete geçmesi, enerji arzı açısından önemli bir gelişmedir; ancak bu durumun Rusya ile enerji ortaklığını sona erdirmesi beklenmemektedir. Türkiye, denge politikası izleyerek Rusya’ya bağımlılığını azaltırken ABD ile de sorun yaşamamayı hedeflemektedir” şeklinde aktardı.

Türkiye’nin, Karadeniz’de yaptığı 758 milyar metreküplük doğalgaz keşfiyle de önemli bir adımın atıldığına da değinen (TUDPAM) Başkan Yardımcısı Mustafa Metin KAŞLILAR, “Bu keşfin şu anda 4 milyon hanenin ihtiyacını karşıladığı, 2028’e kadar ise daha geniş bir kesime hizmet vereceği öngörülmektedir. Ayrıca Afrika’da yapılan enerji arama çalışmaları, yeni sondaj gemilerinin alınması ve dış yatırım anlaşmalarıyla Türkiye hem enerji bağımsızlığını güçlendirmekte hem de enerji merkezi olma hedefine yaklaşmakta” olduğunu açıkladı.

“Enerjide tek bir kaynağa bağımlı kalmamak dış politika açısından kritik bir gerekliliktir” diyen Mustafa Metin KAŞLILAR, sözlerini şöyle sürdürdü:

AB'nin Enerjide Dışa Bağımlılığı ve Bunu Azaltmaya Yönelik Çalışmaları – DİPAM

” Avrupa’nın Rus gazına bağımlılığı azaltması stratejik bir karar olsa da yüksek maliyetler nedeniyle ciddi ekonomik sorunlara yol açmıştır. Türkiye’nin kısa vadede Rusya’dan tamamen bağımsızlaşması mümkün görünmemektedir; ancak aşırı bağımlılığın önlenmesi önemlidir. Bu nedenle LNG anlaşmaları ve sivil nükleer enerji yatırımları, arz güvenliği açısından büyük önem taşımaktadır. Akkuyu’dan sonra yeni nükleer tesislerin inşası da bu sürecin önemli bir parçasıdır. Rusya’nın deneyimi avantaj sağlasa da ABD’nin yeni nesil reaktörleri gibi alternatifler gündeme gelebilir”.

“Türkiye’nin uzun vadeli hedefi, enerji merkezi olmak” olduğunu ifade eden KAŞLILAR, “Başlangıçta yüksek sesle dile getirilen Rusya ile “gaz merkezi” projesi, savaşın şiddetlenmesiyle birlikte askıya alınmış görünmektedir. 2024’te ABD’nin Gazprombank’a uyguladığı yaptırımların ardından Türkiye bu konuda muafiyet sağlamış, benzer diplomatik girişimlerin ilerleyen dönemde de süreceği öngörülmektedir” dedi.

(TUDPAM) Başkan Yardımcısı KAŞLILAR, aynı şekilde Türkiye’nin, ABD ile enerji iş birliğini güçlendirirken, Rusya ile de BOTAŞ aracılığıyla Mavi Akım sözleşmesinin yenilenmesi yönünde adımlar attığını hatırlattı.

turkiye-sanghay-isbirligi-orgutu-ulkelerine-ihracatini-5-yilda-yuzde-85-artirdi

Bu müzakerelerin hız kazanması ve daha uygun fiyatlarla gaz temin edilmesinin beklendiğini söyleyen Mustafa Metin KAŞLILAR, “Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) kapsamında yürütülen görüşmeler de bu iş birliğini desteklemektedir” dedi.

KAŞLILAR, Türkiye açısından en önemli konunun, enerji arz güvenliğinin korunması olduğunu işaret ederek, “bu kapsamda geniş tedarik çeşitliliği sağlanması kadar, Rusya ile enerji ortaklığının tamamen sona ermemesi de önemlidir. Türkiye, ucuz gaz stratejisini sürdürmeye devam edecektir” şeklinde aktardı.

Dünyanın en büyük yenilenebilir enerji merkezi için harekete geçiliyor - FutureFlow.Life

Yenilenebilir enerji yatırımlarının da son yıllarda önemli ölçüde arttığına değinen (TUDPAM) Başkan Yardımcısı Mustafa Metin KAŞLILAR, Türkiye’nin yenilenebilir enerji kurulu gücünün toplam içindeki payının yüzde 60’ını geçmiş olup, Avrupa standartlarına yaklaşıldığını belirtti.

Y Mustafa Metin KAŞLILAR, sözlerini şöyle noktaladı:

“Yeşil enerji yatırımlarının artırılması, hem enerji bağımsızlığını güçlendirecek hem de sanayide rekabet gücünü yükseltecektir. Ayrıca iklim kriziyle mücadelede temiz enerjiye geçişin en etkili yol olduğu unutulmamalıdır. Güncel veriler, Türkiye’nin yenilenebilir enerji kapasitesi bakımından Avrupa’da 5’inci, dünyada ise 11’inci sırada olduğunu göstermektedir. Bu yatırımların devamı, Türkiye’nin enerji hedeflerine ulaşmasını hızlandıracaktır”.

***

Yazar hakkında

7 Şubat 1999 Bursa doğumlu olan Mustafa Metin Kaşlılar, ilköğretim ve ortaöğretimini Bursa Setbaşı İlköğretim ve Ortaokulunda lise eğitimini ise Özel Final Okullarında tamamlamıştır. 2017 yılında Uludağ Üniversitesi Tarih Bölümünde lisans eğitimine başlayan Kaşlılar, 2022 yılında ise lisans programından mezun olmuştur. 2023 yılında ise Uludağ Üniversitesi Türkiye Cumhuriyeti Tarihi alanında yüksek lisans eğitimine başlamıştır. Hala Yüksek Lisans eğitimini burada sürdürmektedir. Kaşlılar bu süreçte Türk Dış Politikası Araştırma Merkezi-TUDPAM Başkan Yardımcılığı görevini sürdürürken birçok platformda analiz, röportaj, makale çalışmaları da yayımlanmıştır. DergiPark platformu üzerinden bilimsel dergilerde ise hakemlik ve bilimsel makale çalışmalarını yürütmektedir. Çalışma alanlarını ise Türk Dış Politikası, Avrupa Birliği, Rusya, Güvenlik ve Ekonomi ve Türk Siyasal Hayatı oluşturmaktadır.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.