Teröre Karşı Ters Asimetri: İstihbarat -II-

* Terör tarihsel bir geçmişi bulunan ve belli bir sosyolojik realiteye dayalı bir olgudur. Terörizm konusunda çok sayıda ve aralarında nüans bulunan tanımlar bulunmasına karşın ortak çerçeve siyasal hedeflere şiddet kullanarak ulaşma ve bu şiddeti sivillere yönelterek toplumda güvensizlik yaratma şeklinde çizilebilir.–Prof. Dr. Fikret BİRDİŞLİ-
* Detayı haberimizde!…
UHA / İnternational News Agency
ESKİŞEHİR, 30 NİSAN 2025 – İnönü Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı Başkanı ve İNÜSAM Müdürü Prof. Dr. Fikret BİRDİŞLİ, Türk Dış Politikası Araştırma Merkezi (TUDPAM) Dış Bakış dergisinin mart 2025 sayısı için kaleme aldığı “Terör ve İstihbarat!…” başlıklı yazısında, Terör örgütlerinin hedefinde kurumsal bir yapı ve sorumluluk alanına sahip devletin yer aldığına dikkat çekti.
Teröre Karşı Ters Asimetri: İstihbarat
Terör örgütlerinin devlet karşısında asimetriden yararlanarak kendi lehine oluşturduğu avantajı tersine çevirmenin en önemli enstrümanı istihbarattır. Çünkü her ne kadar terör örgütleri de eylemlerinde önemli ölçüde istihbarata bağımlıysalar da istihbarat konusunda devlet her zaman önde ve avantajlıdır. Zira başarılı bir istihbarat operasyonu diğer istihbarat örgütleri ile işbirliğini gerektirir. Stratejide alana yayılmak devletlere nasıl bir dezavantaj sağlarsa istihbaratta o oranda avantaj sağlar.
İstihbarat ülke güvenliğinin sağlanması için karar mekanizmalarına gerekli bilginin toplanması, analiz ve tasnif edilmesi, raporlandırılması ve ilgili karar vericilere iletilmesi sürecidir. Bu durumda istihbarat tarafından elde edilen bilgiler terörün bilinmezlik alanını daraltır. Nerede, ne zaman saldıracağını bilmek terör asimetrisini tamamen tersine çevirir.
Devlet tüm eylemlerinde hukuka bağlı kalmak zorunda olmakla birlikte istihbaratörgütlerinin yürüttüğü örtük eylemler ve operasyonlar bu sınırları zorlar. Devletin istihbarat kuruluşlarının yürüttüğü teknik istihbarat ise uydu ve keşif araçları gibi terör örgütlerinin katlanamayacağı maliyetleri içeren araçlara dayalıdır. Sinyal istihbaratı ve casusluk eylemleri de örgütlerin kapasitelerini zorlayan görev alanları olarak istihbarat faaliyetleri arasında yer alır. Zaman içinde örgütün üst düzey kadrosuna yerleştirilen istihbarat elemanları terör eylemlerinin önceden haber alınmasını sağlar, örgütün iç işleyişi hakkında bilgi aktarır. Terörle mücadele konusunda kullanılan bazı istihbarat teknikleri ise şunlardır:
Operasyon Planlaması: Operasyon planlaması gizli ya da açık operasyonların başarılı olabilmesi için çok önemlidir. Operasyon planlaması amaçların/hedeflerin belirlenmesinin ardından açık kaynaklardan (OSINT) bilgi toplanması, insan istihbaratı (HUMINT), sinyal istihbaratı (SIGINT) ve görüntü istihbaratı (IMINT) gibi yöntemlerle verilerin derlenmesi ve operasyonun amaçları doğrultusunda bir stratejiye dönüştürülmesi sürecidir.
Karşı Propaganda ve Dezenformasyona karşı Önlemler: Sosyal medyanın kullanım yaygınlığının iyice arttığı günümüzde terör örgütlerinin faaliyet gösterdiği en önemli alanlardan biri de yeni propaganda yöntemleri ve dezenformasyondur. Sosyal medya ve internetin kullanımı, medyanın manipülasyonu, dini ve ideolojik söylemlerin çarpıtılması, kurgu videolar ve sahte haberlere karşın devlet doğru bilginin yayılması yoluyla karşı propaganda faaliyeti gösterir. Bu çabaların karşılık bulabilmesi için devlet kurumlarının objektif davranması ve güvenirliğini koruması çok önemlidir. Halkın yanlış haberlere ve manipülasyona karşı bilinçlendirilmesi amacıyla geniş bir zaman dilimini içeren “sosyal medya okur yazarlığı” gibi eğitim politikaları geliştirilmiştir.
Terörle mücadelede etkisiz hale getirilen teröristlerden ziyade mağdur aileler ve güvenlik güçlerinin paylaşılması önem taşır. Öldürülen teröristlerin her şeye rağmen insani bir dille duyurulması da karşı propaganda çabalarını destekleyecektir.
Sosyal medya kullanımının yaygınlaşmasıyla siber güvenlik ve dijital gözetim yöntemleri de önem kazanmıştır. Fakat dijital gözetimde kişisel verilerin ve hakların korunmasına riayet edilmesi önemlidir.
İnsan Kaynaklı İstihbarat (HUMINT): Terörle mücadelede en önemli istihbarat alanlarından biri HUMINTdir. HUMINT, ajanlar, muhbirler, sorgular ve diğer insan etkileşimleri yoluyla bilgi toplamayı içerir. Terör örgütleri genellikle gizli yapılanmış hücreler şeklinde çalıştığından sinyal istihbaratı ve görüntü istihbaratı her zaman yeterli olmayabilir. Bu nedenle HUMINT örgüt içine sızarak veya örgüte yakın kişiler üzerinden bilgi sağlamayı amaçlar. HUMINT özellikle terörün insan ve mali kaynaklarını tespit etmek için kritik rol oynar.
Bunun yanı sıra HUMINT eski örgüt mensupları ya da pişmanlık duyan kişiler ile iletişim sağlayarak işbirliği yapmada da önemli rol oynar. Yakalanan teröristler veya işbirlikçilerini sorgulayarak bilgi edinme çabaları da HUMINT kapsamında değerlendirilir. HUMINT’in en önemli zorluğu zaman ve kaynak açısından bazen maliyetli bir süreç olmasından kaynaklanır.
Terörle mücadelede Açık Kaynak İstihbaratı (OSINT)’nın kullanımı: Açık Kaynak İstihbaratı (OSINT) kamuya açık bilgi kaynaklarının analiz edilerek istihbarat elde edilmesi sürecidir. Bu açık kaynaklar sosyal medya, haber siteler, görsel ve işitsel içerikler, resmi belgeler ve açık veri tabanlarından oluşur. Terörle mücadelede OSINT’in kullanımı terör örgütlerinin propaganda yapma, taraftar kazanma ve mali destek sağlama konusunda kullandıkları yolların ve araçların takip edilmesi gibi çabaları içerir. Ayrıca terör örgütlerine destek vermeye yatkın kişilerin izlenmeye alınması da önemlidir. Bu tür işlemlere dijital ayak izlerinin analizi adı verilir.
Son zamanlarda terör örgütlerinin sosyal medya kullanım kolaylığını saldırılarını planlama, eylem elemanları ile haberleşme ve talimat verme gibi işlemlerde kullandığını fark edilmiştir. Bu nedenle teknik becerisi yüksek ve sağduyusu güçlü kişilerin uzman olarak yetiştirilmesi ve istihdam edilmesi önem taşımaktadır. Bu alanda geliştirilen yeni yöntemler Maltego, Shodan, Google Doorking, Büyük very (Big data) analizi, Gephi gibi şeylerdir. Maltego, sosyal medya, e-posta ve web sitelerinden bilgi toplama; Shodan, açık ağ cihazlarını tarayarak güvenlik açıklarını belirleme; Google Doorking, Google arama operatörleri ile derin web analizi; Gephi, Sosyal ağ analizi için görselleştirme işlemleri anlamlarına gelmektedir. OSINT’in en önemli zorluğu bilgi ve içerik üretmeyi kolaylaştıran araçların çoğalması ve yaygınlaşması nedeniyle analiz edilmesi gereken büyük bir kitlenin varlığıdır. Bu da ciddi bir zaman kaybı anlamına gelmektedir.
Terörle mücadelede Finansal Takip: Terör örgütlerinin varlıklarını korumaları ve faaliyetlerini sürdürmeleri finansal kaynakların sürekliliği ile sağlanır. Bu açıdan örgütün ekonomik alt yapısını çözmek ve pa, ra akışlarını kesmek terörle mücadelede hayati önem taşır. Terör örgütleri kendilerine finansal kaynak yaratmak amacıyla yasal gibi görünen işlemler ve yasa dışı işlemler olmak üzere iki ana faaliyet üzerinde etkinlik kurmaya çalışırlar. Yasal gibi görünen işlemler paravan dernek ya da şirketler üzerinden mali kaynak yaratmayı içerir. Yasa dışı finansman kaynakları ise genellikle uyuşturucu, insan kaçakçılığı, sahte ve kara para aklama işlemleri, kripto paralar, yasa dışı bahisler gibi şeylerdir. Bunlarla mücadele etmek için uluslararası alanda bankalar arası transfer işlemleri (Swift), Finansal eylem standartları (FATF), şüpheli işlem bildirimleri (SAR), Blokchain analizi, müşteri tanılama prosedürleri (KYC), ticari ve lojistik hareketlerin izlenmesi gibi yöntemler geliştirilmiştir. Fakat tüm bu işlemlerin başarılı biçimde gerçekleşmesi için INTERPOL ve Europol gibi uluslararası işbirliği önem taşır. Devletlerin terör örgütlerine karşı avantajlı oldukları noktalar ise bu çerçevede değerlendirilmelidir.
***
Yazar hakkında
Prof. Dr. Fikret BİRDİŞLİ, “International Journal of Politics and Security” (IJPS) isimli uluslararası akademik derginin sahibi ve baş editörü, İnönü Üniversitesi “Stratejik Araştırmalar Merkezi (İNUSAM)” direktörü ve Uluslararası Politika ve Güvenlik Araştırmaları Derneği’nin (INTPOLSEC) kurucusudur.