enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:57 Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca (TOKİ) yapılan Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nin açılışı,
00:56 Cumhurbaşkanı Erdoğan, “TRT’miz sorumlu yayıncılığın zeminini büyütüyor”
00:48 İstanbul’da, Afganistan ile Pakistan arasında Türkiye ve Katar’ın ara buluculuğuyla, ateşkese devam kararı alındı…
00:45 (TÜHA) Türkuaz Uluslararası Haber Ajansı, DW ve Euronews abonesi
00:29 Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Şimdiden su konusunda çok ciddi tedbirler düşünmek zorundayız”.
00:28 Bolu’daki otel yangını davasında karar açıklandı
00:27 Merkez Bankası Papara’nın faaliyet iznini iptal etti
00:26 İletişim Başkanı Burhanettin Duran, İsrail’in uyguladığı soykırıma karşı dünyanın sessiz kalmasını eleştirdi…
00:21 Türkiye’nin yerli ve milli otomobil hayalini gerçekleştiren Togg, Avrupa’da ilk teslimatlarına başladı…
00:20 TRT Genel Müdürü Sobacı: Türkiye, denklemleri değiştiren bir aktör oldu
00:16 Yurt genelinde sıcaklıklar artacak
00:16 112 Acil Çağrı Merkezlerine 10 Ekim 2024-10 Ekim 2025 tarihleri arasında 96 milyon 919 bin 400 başvuru yapıldı…
00:13 PFDK’dan 149 hakeme “bahis oynama” gerekçesiyle men cezası
00:07 İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında, gözaltına alınan 5 şüpheliden 4’üne tutuklama talebi…
00:05 Kocaeli’nin Gebze ilçesinde çöken 7 katlı apartmanın yakınındaki bir bina daha tedbiren boşaltıldı…
00:02 Eski ehliyetlerini 1 milyon 799 bin 172 kişi yenileme işlemini yapmadı…
00:35 Sessiz çocuklar: Utangaçlık mı, sosyal kaygı mı?
00:32 18 bin tonluk akaryakıt farkı! Türkiye Petrolleri’ne operasyon
00:28 Hollanda seçimlerinde, işçi partisinin kaybında Türkiye’nin rolü var mı?
00:23 Avrupa Merkez Bankası, ticaret gerilimine rağmen büyüme sürerken faiz oranını yüzde 2’de tuttu
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Suriye’nin kuzeyinde, Türkiye’nin güvenliğini ve toprak bütünlüğünü tehdit eden kritik gelişmeler

Suriye’nin kuzeyinde, Türkiye’nin güvenliğini ve toprak bütünlüğünü tehdit eden kritik gelişmeler
1 Haziran 2024
13
A+
A-

Türk gazeteci, televizyon ve radyo programı yapımcısı ve yorumcusu, Posta Gazetesi köşe yazarı Hakan ÇELİK,  “Suriye’nin kuzeyinde Türkiye’nin güvenliğini ve toprak bütünlüğünü tehdit eden kritik gelişmeler” başlıklı bir yazı kaleme aldı.

UHA / İnternational News Agency

Hakan Çelik - Biyografya

Hakan ÇELİK, Gazeteci – Yazar

Gazeteci – Yazar Hakan ÇELİK, daha iyi anlaşılması için gelişmeleri şöyle özetliyor:

1.Suriye’nin kuzeydoğusunda bölücü terör örgütünün liderliğindeki sözde ‘‘Özerk Yönetim’’, Suriye’nin içinde bulunduğu istikrarsızlık ortamından ve Gazze’deki olaylar sonrasında daha da güçlenen uluslararası düzlemdeki ‘’Suriye yorgunluğundan” Suriye sahasındaki nüfuz alanını güçlendirmek için istifade etmeye çalışmakta. Bu çabaların, ABD’nin Başkanlık seçimleri sonrasında gündeme gelebilecek olası bir geri çekilmesi öncesinde sahadaki “konumu pekiştirme” amacını taşıması ve dolayısıyla “pazarlık gücünü” artırma hususuyla alakalı olması da mümkün.

2) Geçtiğimiz Aralık ayında “Toplumsal Sözleşme’’ ilan yoluna giden örgüt yapılanması, bu ‘‘Sözleşme’’ temelinde “kurumsallaşma” doğrultusundaki adımlarını sürdürerek, 11 Haziran tarihinde altı bölgede ‘‘yerel seçimlere’’ gideceğini açıkladı.

Bu gelişmeler, “SDG”nin asıl amacının DEAŞ’la mücadele olmadığını, aksine DEAŞ’la mücadele için sağlanan destekten ve yaratılan atmosferden kendi yapılanmasını güçlendirmek adına istifade etmekte olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.

3) Burada dikkat edilmesi gereken husus, bir terör örgütünün alan hakimiyetini ne pahasına olursa olsun güçlendirme çabası içinde olması. Suriye’nin kuzeydoğusunda atılmak istenen tüm adımlar Ankara’da, yöre halkına etkileri bakımından göstermelik adımlar olarak değerlendiriliyor. Bunlar esasında terör örgütünün tahakküm hamleleri olarak okunuyor. “Özerk Yönetim, “SDG”nin askeri gücünden istifade ederek bu tahakküm hamlelerini hayata geçirmekte.

DEAŞ, saldırılarını artırmaya başladığında alarm durumuna geçen uluslararası toplumun esasen benzer hassasiyeti şimdiki durum için de göstermesi elzem olarak değerlendiriliyor. Terörle mücadele ve istikrar amacıyla bölgeye sağlandığı söylenen desteklerin terör tahakkümüne yol açmaması gerekir. Aksi takdirde, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliğinin gözetildiğinin vurgulanmasının, krizin çözümünde 2254 sayılı BMGK Kararına atıfta bulunulmasının bir anlamı kalmayacak.

Özellikle, “SDG”ye ve ‘‘Özerk Yönetim”e doğrudan destek veren üçüncü ülkelerin Suriye’nin geleceğinde bir terör örgütüne alan açmaktan sorumlu tutulacağını da unutmamak gerekir.

4. Sözde ‘‘Özerk Yönetim’’, her ne kadar Batılı ülkelerin gözünü boyamak için demokratik düzenlemeleri ilerletmekte oldukları mesajını vermeye çalışsa da, bu düzenlemelerin içi tamamen boş. “SDG”nin birçok uluslararası rapora da konu olan ihlallerini ve baskıcı uygulamalarının üstünü bu şekilde örtmesi de mümkün değil. Her şeyden öte örgütün güdümündeki bu yapılanmanın üniter devlet yapılanmasının bulunduğu Suriye’de seçim düzenleme hakkı hukuki olarak da bulunmamakta. Sahadaki duruma baktığımızda:

-Arap çoğunluk ve örgütün ideolojisini benimsemeyen Suriyeli Kürtler türlü yöntemlerle bastırılmakta. Sözde “ÖY” nezdinde kayıt olmayı reddeden ve yerel seçimleri boykot edeceğini açıklayan Suriye Kürt Ulusal Konseyi’nin (SKUK) bünyesindeki partilerin ofislerine ve yetkililerine son dönemde düzenlenen saldırılar örgütün ideolojisiyle uyuşmayan Suriyeli Kürtlerin tamamen bertaraf edilmesinin amaçlandığını gözler önüne sermekte.

-‘‘Seçime” girmek isteyen tüm adayların katılımı, başında örgütle iltisaklı kişilerin bulunduğu sözde yüksek seçim kurulunun onayına tabi. Oy kullanma hakkı, “ÖY” tarafından verilen kimlik kartını ikamet edilen bölgede beş yıldır hamil olma şartına bağlanmış ve 18 yaşının üstünde olsa da seçmen kartına sahip olmayanların seçimde oy kullanması mümkün değil. Bahse konu kimlik kartını alabilmek için örgütün silahlı güçlerine katılmış olma şartı aranmakta.

-Mevcut tablo, adayların belirlenme sürecinden sonuçların açıklanmasına kadar tüm sürecin, sonuçlar açıklandıktan sonra da teşkil edilen yerel yönetimler de dahil olmak üzere tamamen PYD’nin kontrolü altında olduğunu ortaya koymakta.

-Bölgedeki boykot çağrıları ve destek eksikliği gözönünde bulundurulduğunda, ayrıca aşiret unsurları ile “SDG” arasında süregelen çatışmalar hesaba katıldığında, böylesi bir ortamda düzenlenecek “yerel seçimlerin” sahadaki istikrarsızlığı daha da artıracağı net şekilde görülüyor.

Öte yandan, “özerk yönetim” in bilinen nihai hedefleri doğrultusunda sadece yerel seçimlerle yetinmeyeceği, bir sonraki aşamada genel seçim ve tanınma talebini de daha güçlü bir şekilde gündeme taşıyacağını söylemek yanlış olmayacak.

Böylesi gelişmeler, önümüzdeki dönemde ortak bir Suriyelilik kimliği üzerinden ulusal uzlaşı inşa çabalarını baltalayacağı gibi Suriye’nin bir bütün olarak bir arada tutulmasını da çok daha güç hale getirir.

***

Yazar hakkında

Hakan Çelik, 10 Eylül 1969 tarihinde İstanbul, Beyoğlu’nda dünyaya geldi.

1990 senesinde İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’ni bitirdi.

Buradan mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde Avrupa Birliği’nin Siyasi Yapısı konusunda yüksek lisansını tamamladı ve İletişim Fakültesi’nde Radyo Televizyon Sinema bölümünde Bilim Kurgu Sineması üzerine bir yüksek lisans programına devam etti.

Gazeteciliğe henüz 19 yaşındayken Günaydın Gazetesi’nde başlayan Çelik, 1992 senesinde İngiliz Dışişleri Bakanlığı’nın bursuyla Londra‘ya gitti. Muhtelif ülkelerde akademik seminerlere katıldı, bazılarında bizzat konuşma yaptı.

2010-11 yayın döneminde TRT Ankara Radyosu’nda “Haber – Yorum” programını hazırlayıp sundu.

Şuan CNN Türk’te “Parametre” programına hafta içi her gün 09.00-10.00 arasında yorumcu olarak katılıyor. Ayrıca cumartesi ve pazar sabahları 10.00’da ekrana gelen “Hafta Sonu” programını sunuyor.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.