enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
20:08 Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yangınla mücadelede İHA kullanımında Avrupa’da birinciyiz
19:51 Ukrayna heyeti: Sonraki toplantı liderler seviyesinde olmalı
19:35 Rusya-Ukrayna savaşını sonlandırmayı hedefleyen Türkiye-Rusya-Ukrayna Üçlü Toplantısı sona erdi.
19:19 Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabine toplantısı sonrası açıklama yaptı.
17:53 Birleşmiş Kentler, Yerel Yönetimler Ortadoğu ve Batı Asya Bölge Teşkilatı (UCLG-MEWA) Kurultayı…
07:00 UTİB üyeleri Hometex 2025 ‘te gövde gösterisi yaptı
06:59 Erdoğan: Önce terörsüz Türkiye’ye, ardından terörsüz bölgeye vasıl olacağız
06:58 Roche Türkiye, Dünya MS Günü’nde MS hastalarının yaşam kalitesini artırmak için kişiselleştirilmiş çözümlerin önemini vurguluyor
06:55 Türkiye bilgi ve iletişim teknolojileri sektörünün büyüklüğü 1,2 trilyona ulaştı
06:54 Etki Odaklı Sohbetler’in dördüncü bölümünde Hatay Sörf Merkezi’nin ilham veren hikayesi anlatıldı
06:52 Analist* Zeynep Gizem Özpınar, “Tiran Zirvesi ve Avrupa’nın geleceğine yönelik Türkiye’nin stratejik rolü
06:04 Aon’dan şirketlere ışık tutacak mega trendler araştırması
00:27 Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kökleriyle bağı kopmuş toplumlar asla ayakta kalamaz”
00:15 Yorum: Ermenistan Anayasası değişikliğine ilişkin güven zedeleyici açıklamalar…
00:02 Rusya-Ukrayna Savaşı’nı sona erdirme yönünde ‘Barış masası’3. kez bugün İstanbul’da kurulacak…
19:55 TBMM Genel Kurulu bu hafta, 28. Dönem ikinci devre Meclis Başkanı’nı seçecek.
19:10 Soysuz katiller İsrail ordusunun, Gazze’de yardım dağıtım noktalarına açtığı ateş sonucu çok sayıda Filistinli şehit oldu
10:25 KADEM Kocaeli, STK Deneyim Paylaşım Toplantısı İçin Darıca’daydı
09:46 Nizip Ticaret Odası (NTO) heyeti TOBB) 81. Genel Kurul Toplantısı katıldı
07:19 TBMM Başkanlığına aday olan Kurtulmuş “İnsanlık İttifakı” vurgusu ve vicdan çağrısının adı…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Hollanda’da Aşırı sağcı lider Geert Wilders, Hollanda’nın göç politikasında köklü değişiklikler talep ettiği 10 maddelik planını açıkladı.

Hollanda’da Aşırı sağcı lider Geert Wilders, Hollanda’nın göç politikasında köklü değişiklikler talep ettiği 10 maddelik planını açıkladı.
1 Haziran 2025
8
A+
A-

* Hollanda’da Aşırı Sağcı Wilders’in Hükûmet Ortaklığı Bitiyor mu?

* Plan kabul edilmezse partisi PVV’nin koalisyondan çekileceklerini duyuran Wilders, yeni bir hükûmet krizinin fitilini ateşledi.

* Detayı bültenimizde!…

UHA/  İnternational News Agency

HOLLANDA, 01 HAZİRAN 2025 – Hollanda’da aşırı sağcı Özgürlük Partisinin (PVV) lideri Geert Wilders, göç politikalarında köklü değişiklikler öngören 10 maddelik bir plan açıkladı. “Eldivenleri çıkardık,” sözleriyle çıkış yapan Wilders, taleplerin kabul edilmemesi hâlinde partisinin dört partili koalisyondan çekileceğini söyledi.

Aşırı Sağın Seçimde Birinci Olduğu Hollanda’da Hükûmet Nasıl Kurulmuştu?

2023 Kasım’ındaki genel seçimlerde Wilders liderliğindeki PVV, 150 sandalyeli Temsilciler Meclisi’nde 37 sandalye kazanarak ilk kez birinci parti olmuştu. Bu sonuç merkez sağdaki Halkın Özgürlük ve Demokrasi Partisi (VVD) için 2010’dan beri süren yönetimine son vermişti. Wilders, seçim kampanyasını İslam karşıtı, göçmen karşıtı ve AB şüpheciliği ekseninde yürütmüş; “Hollandalılara ülkelerini geri verme” vaadinde bulunmuştu. Ancak bu sert söylemler, VVD lideri Dilan Yeşilgöz-Zegerius ve merkez sağdaki Yeni Toplum Sözleşmesi (NSC) lideri Pieter Omtzigt gibi sağ görüşlü rakipleri tarafından olumsuz karşılanmıştı. Her iki lider de Wilders’ın başbakanlığında bir kabinede görev almayacaklarını açıklamıştı. Gerekçelerinin yalnızca ideolojik farklılıklar değil, aynı zamanda PVV’nin kamu maliyesini yönetme becerisine olan güvensizlik olduğunu söylemişti.

PVV’nin yürüttüğü koalisyon görüşmeleri, NSC’nin çekilmesiyle Şubat 2024’te çökse de Wilders, diğer partileri yeniden masaya oturtmak için başbakanlıktan vazgeçtiğini kamuoyuna açıklamıştı. Sonuç olarak PVV, VVD, NSC ve Çiftçi Vatandaş Hareketi (BBB) arasında 2024’ün mayıs ayında bir koalisyon anlaşması sağlandı. Bu anlaşma için Wilders, Kur’an-ı Kerim ve cami yasakları gibi radikal önerilerini ve ücretsiz toplu taşıma gibi maliyetli vaatlerini geri çekmek zorunda kaldı. Bu tavizlere karşılık Göç ve İltica Bakanlığı, Wilders’in partisi PVV’den bir isme bırakılmış ve kurulan hükûmet Temmuz 2024’te göreve başlamıştı. Marjolein Faber’in yönettiği bakanlık, iltica merkezlerine ayrılan bütçede büyük kesintilere gitmek ve geri gönderme işlemlerini arttırmak adına tepki çeken bazı adımlar atmıştı.

Aşırı sağ parti PVV’nin bu geri adımları ise ülke siyasetindeki Müslümanlara yönelik artan şüpheci tavrın durduğu anlamına gelmiyor. Kasım 2024’te muhalefetteki VVD camilerin kontrol altına alınmasını, hafta sonları verilen dinî eğitimin ve Kur’an kurslarının denetlenmesini içeren planlarını duyurmuş. Yasama süreci devam eden bu öneriye, meclisteki partilerin büyük kısmından destek gelmişti.

Aşırı Sağcı Wilders’in İltica Politikasındaki Değişiklik Talepleri

Geçtiğimiz günlerde Geert Wilders, ülkenin göç politikalarında radikal adımlar atılmasını isteyen 10 maddelik bir planı kamuoyuna sundu. Bu plan, özellikle mülteci kabulünün durdurulması, çifte vatandaşların sınır dışı edilmesi ve Suriyelilerin topluca geri gönderilmesi gibi tartışmalı maddeler içeriyor. Wilders’ın “Sınır Aşıldı” başlığıyla duyurduğu plana göre:

  • Yeni sığınmacı kabulü tamamen durdurulacak.
  • Aile birleşimi başvuruları geçici olarak askıya alınacak.
  • Hollanda’da bulunan tüm Suriyelilerin ülkelerine geri gönderilmesi sağlanacak.
  • Yeni iltica merkezleri açılmayacak, mevcut merkezler kapatılarak boşaltılacak.
  • Şiddet veya cinsel suçlardan hüküm giymiş çifte vatandaşların vatandaşlığı iptal edilerek sınır dışı edilmeleri sağlanacak.
  • Kara sınırlarının korunması için ordu görevlendirilecek.

Wilders, bu taleplerin uygulanmaması durumunda PVV’nin hükûmetten çekileceğini belirtti. “Artık sabrım tükendi. Eğer birkaç hafta içinde adım atılmazsa, kabineden çekiliriz,” dedi.

Kırılgan Koalisyon Yeniden Sallantıda

Wilders’ın talepleri yalnızca ülke içinde değil, Avrupa düzeyinde de geniş yankı uyandırdı. Koalisyon ortaklarının bu taleplere nasıl karşılık vereceği merak konusu. Hükûmeti oluşturan dört parti -PVV, VVD, NSC ve BBB- arasında hâlihazırda ciddi görüş ayrılıkları bulunuyor. Özellikle aile birleşimi ve vatandaşlık iptali gibi adımların insan hakları açısından taşıdığı riskler, hükümetin içindeki liberal ve merkez partiler için kırmızı çizgi olabilir.

Wilders’ın önerilerinin bazıları için Hollanda’nın Avrupa Vatandaşlık Sözleşmesi gibi uluslararası yükümlülüklerinden çekilmesi gerekiyor. Bu da sadece iç siyasette değil, Avrupa Birliği’yle ilişkilerde de ciddi krizlere neden olabilir.

PVV Lideri Wilders, Koalisyonu Uzun Süredir Zorluyordu

PVV, 2023 seçimlerinde birinci parti olsa da, diğer partilerin direnci nedeniyle Wilders başbakan olamamıştı. Bunun yerine herhangi bir partiye üyeliği bulunmayan, eski istihbarat müdürü Dick Schoof, dört partili koalisyonun başbakanı olarak atanmıştı. Wilders ise hükûmet içinde en etkili siyasetçi konumunu sürdürmeye devam ediyor.

Bu yılın başlarında da benzer bir kriz yaşanmıştı. PVV lideri, iltica yasalarında yeterli değişiklik yapılmadığı gerekçesiyle hükûmeti terk etme tehdidinde bulunmuştu. PVV’li Göç ve İltica Bakanı Marjolein Faber’in hazırladığı yasa taslağı Danıştaydan ciddi eleştiriler almış, “özensiz ve hukuki sorunlu” bulunmuştu.

Daha önce, 2024’ün eylül ayında da Wilders, parlamentodan onay almadan iltica sistemini sertleştirmek için ülke çapında “olağanüstü hâl” ilan edilmesini talep etmişti. Sonunda koalisyon partileri, mülteci statüsünün sadece üç yıl geçerli olması ve mahkeme başvurularının sınırlandırılması gibi önlemlerde anlaşabilmişti.

İsrail Tutumu da Hükûmet İçinde Fikir Ayrılıklarına Yol Açmıştı

Göç ve iltica politikalarına ek olarak hükûmeti zorlayan bir diğer mesele ise koalisyon içindeki siyasi çekişmeler. Kasım 2024’te NSC’li Devlet Bakanı Nora Ashaba, Amsterdam’da İsrail takımı Maccabi Tel Aviv ve yerel kulüp Ajax’ın taraftarları arasındaki sokak olaylarının ardından, kabine toplantısında -Fas kökenlilere yönelik- yapılan ırkçı yorumları gerekçe göstererek istifa etti.

İçinde bulunduğumuz mayıs ayında da Dışişleri Bakanı Casper Veldkamp’ın, Gazze’deki insani kriz nedeniyle AB-İsrail ortaklık anlaşmasının gözden geçirilmesini talep etmesi yeni bir gerilime yol açtı. Wilders bu kararı “saçma bir İsrail karşıtı hamle” olarak nitelendirdi ve partisinin neden bilgilendirilmediğini sorguladı. Başbakan Dick Schoof ise Dışişleri Bakanı’nın kararını savundu ve Wilders’ın onayının gerekmediğini belirtti.

Kamuoyunda da bu konuda değişim gözlemleniyor: Eylül ayında İsrail’e yönelik eleştirel bir dış politikayı savunanların oranı yüzde 19 iken, bu oran artık 27’ye çıkmış durumda. Hollanda’da yüzde 54’lük bir çoğunluğun, hükûmetin İsrail’e karşı daha eleştirel bir tutum benimsemesini istediği belirtiliyor.

Seçmenin Koalisyondaki Partilere Desteği Azalırken, Gerilim ve Belirsizlik Artıyor

Wilders’ın sert söylemleri, tabanını motive etmeyi hedeflese de, genel kamuoyu desteğini kaybettiği görülüyor. PVV, geçen yıl nisan ayında yüzde 33’lük desteğe ulaşmışken, güncel anketlere göre bu oran şu an yaklaşık yüzde 23 seviyelerinde. Halkın yalnızca yüzde 16’sı mevcut hükûmete güven duyduğunu belirtirken yüzde 90’dan fazlası alınan önlemleri yetersiz buluyor.

Göçmen karşıtı politikalardaki tıkanma, barınma krizine karşı atılan yetersiz adımlar ve iç çekişmeler, PVV’nin iktidarda geçirdiği ilk yılda ciddi bir yıpranma yaşamasına yol açtı. Özellikle Wilders’ın ABD eski Başkanı Donald Trump’a olan yakınlığı da Avrupa’daki genel Trump karşıtı havayla ters düşüyor. Son anketlere göre Hollandalıların yüzde 60’ı Trump’ı “Avrupa’nın düşmanı” olarak görüyor.

Wilders’ın son resti, yalnızca göç politikalarında değil, tüm koalisyon dengelerinde yeni bir kriz yaratma potansiyeline sahip. Bu taleplerin uygulanması için hükûmet protokolünün baştan yazılması gerekebilir. Ancak bu, koalisyon ortaklarının kırmızı çizgilerine çarpabilir. Önümüzdeki haftalar, Hollanda siyasetinde yeni bir kırılma noktası olabilir

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.