enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:18 TCMB’nın 11 Aralık’taki Para Politikası Kurulu toplantısına sayılı günler kaldı…
15:28 KKTC Cumhurbaşkanı Erhürman Seçmen Kitlesine Neyi Vaat Etti?
12:29 Haftayı Geri Sar:10 maddede bu hafta
10:59 İznik 1700 yıl sonra yeniden dünya gündeminde…
08:57 Dış Bakış Dergisinin “TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI” Özel Sayısı Yayında
06:13 Türkiye’den NATO ve AB üyesi bir ülkeye ilk savaş gemisi satışı’dan notlar!
00:45 Karadeniz’de Ukrayna’nın Operasyonları
00:43 CHP’nin Avrupa’nın Çöküşüyle Bütünleşme Programı 2 – CHP’nin farklı kimlikleri
00:39 Erbil-Ankara hattında gerilim: ‘Maksadını aşan yorumlar endişe verici’…
00:38 Türkiye’de öğretmen istihdamı, köklü düzenlemeler içeren Öğretmenlik Mesleği Kanunu…
00:29 Dijital şiddet artıyor: Kadınlar daha fazla risk altında…
00:19 2026 Yılı Türkiye İçin Diplomasi Yılı mı Olacak?
00:13 Ankete 9 AB ülkesinden toplam 9 bin 500’den fazla kişi katıldı…
00:11 Deutsche Bank’tan kapsamlı Türkiye analizi: Dolar, büyüme ve faiz tahmini
00:02 Ayvalık merkezli Türk zeytinyağı firması Nova Vera, uluslararası arenada dünya birincisi oldu…
11:42 Futbolda bahis soruşturmasında yeni operasyon
10:10 Küresel piyasalarda son durum ve günlük değişimler
09:44 Cuma Hutbesi: “İnsan, Huzuru İbadetle Elde Eder”
06:15 Düşünce ve ifade özgürlüğü!…
04:25 “KOBİ’lerin maliyet yükünü hafifletecek önemli bir adım”
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Kişi başına gelirimiz 13 bin doları aştı

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Kişi başına gelirimiz 13 bin doları aştı
29 Nisan 2024
30
A+
A-

* Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz TRT Haber’de soruları yanıtladı.

* 4 yıl boyunca seçimin olmayacağı bir dönem, bu bir fırsat penceresi.

* Türkiye’nin iddialı hedefleri var.

UHA / İnternational News Agency

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'nin yeni Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz  oldu

Cumhurbaşkanı Yardımcısı  Cevdet Yılmaz, seçim sonrası ekonomi konusundaki görüşlerini aktardı.

Seçim sonrası ekonomi

“Çok önemli bir döneme girmiş durumdayız. 4 yıl boyunca seçimin olmayacağı bir dönem,bu bir fırsat penceresi. Ülkemiz adına bir fırsat penceresi neden böyle, orta ve uzun vadeli işlere yoğunlaşmak açısından bu tür dönemler çok çok kritik.

Türkiye’nin iddialı hedefleri var. Türkiye Yüz Yılı diyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu 85 milyonu kapsayan aslında hiçbir partinin kesimin değil, hepimizin ortak vizyonu olan Türkiye Vizyonu’nu hayata geçirmek için bu özellikle çok kritik bir geçiş dönemi.

Bu dönemi biz çok iyi değerlendirmek istiyoruz. Türkiye’nin değişimi dönüşümü çok daha güçlü bir şekilde yarınlara yürüyüşünde çok çok faydalı olacağına inanıyoruz. Bu döneme dediğiniz gibi geçen yıl hazırladığımız orta vadeli program ve 12 kalkınma planında şekillenen yol haritasıyla başlamış bulunuyoruz.

Orta vadeli programımız üç yıllık bir program. Burada ekonomimize ilişkin, yine çeşitli alanlara ilişkin yol haritamız ortaya kondu. Neredeyiz diye bakacak olursanız şunu rahatlıkla ifade edebilirim. Orta vadeli programımız işliyor, etkilerini gösteriyor, temel büyüklükler itibariyle baktığımız zaman geçen yılı büyüme de iyi bir şekilde kapattık.

Yüzde dört buçuk büyüme sağladık. İlk defa ülkemiz 1 trilyonu geçti bir trilyon doları ekonomik büyüklük olarak nominal dolar bazında 1.1 trilyonu aşan bir ekonomiye sahibiz . Dünyanın 17 büyük ekonomisiyiz. Satın alma gücü paritesine göre 11 büyük ekonomiyiz. Burada da daha ileriye gideceğimizi düşünüyoruz.

Diğer taraftan kişi başına gelirimiz 13 bin doları aştı. Yine bu dönemde ihracatımız ve turizmimiz ciddi bir performans gösterdi.

Türkiye’ye iyi bir performans koydu ortaya. Geçen yıl mayıs aylarında 60 milyar dolar civarındaydı cari açığımız. 12 ay yıllıklandırılmışı söylüyorum. Yıl sonunu 45 milyar dolarla kapattık. Düştü cari açık. Bu dönem diğer yandan bütçe performansımızda gerçekten son derece olumlu ve orta vadeli programdaki hedeflerden daha iyi gerçekleşti.

6.4 olacak demiştik bütçe açığının milli gelire oranı işte deprem etkisi, EYT, diğer hususlar bütün bunları düşündüğünüzde gerçekleşme 5.2 şeklinde oldu. Yani 1.2 puan programa göre daha iyi bir performans sergilemiş olduk.

Bunlar gerçekten olumlu finansal tarafta da Türkiye bu dönem Real ekonominin yanı sıra önemli iyileşmeler sağladı.

Cari açığımızın düşmesinin bütçe açığımızın düşmesinin yanı sıra Merkez Bankamızın rezervleri yükselme eğilimine girdi. KKM dediğimiz kur korumalı mevduatta ciddi düşüşler sağlandı. Yine baktığınız zaman CDS dediğimiz kredi risk primlerimizde çok ciddi bir geriye gidişi oldu. Yüzde 700’lerden 700 baz puanlardan 300 baz puanlara kadar çok ciddi bir gerileme oldu.

Dolayısıyla yurt dışından borçlanma maliyetlerimizde kamunun ve özel sektörün ciddi bir düşüş oldu. Kurda geçmişe göre yine kur oynaklığının azaldığı bir dönem gördük. Kredi derecelendirme kuruluşlarının ülkemize ilişkin değerlendirmelerinde olumlu değişimler izledik.

Dolayısıyla yani birçok Bu rakamları çoğaltabilirim ama rakamsal olarak da ortaya koyacağımız bir gerçek. Bu orta vadeli program çalışıyor, sonuçlarını görmeye başladık. Ama bu program malum bir yıllık bir program değil, 3 yıllık bir program.

Bu yılın ikinci yarısında ve izleyen yıllarda programın sonuçlarını daha net bir şekilde görmüş olacağız. Enflasyon bağlamında özellikle meyvelerini diyelim etkilerini çok daha net bir şekilde görmeye başlayacağız.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.