enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
08:59 Büyük yolsuzluk operasyonu İzmir’e de sıçradı: Eski Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer gözaltına alındı
08:34 TBMM bugün yoğun gündemle haftaya başlıyor
08:13 CHP kurultayı davası ertelendi
00:50 Kartepe’de Açık Hava Sinema Keyfi Başladı
00:46 Cumhurbaşkanı Erdoğan: Fuat Sezgin, büyük bir ilim insanıydı
00:37 Cumhurbaşkanı Erdoğan: Orman yangınlarında sorumluluğu olduğu tespit edilen 31 kişi gözaltına alındı
00:32 (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturmasında tutuklanan iş insanı Murat Kapki’ye ait iki depoda tarihi eser ele geçirildi
00:24 Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “(ABD-İran) Uzlaşma ihtimali var”
00:23 İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, Hazreti Muhammed’in karikatürünü yayımlayan dergiye adli soruşturma başlatıldı
00:21 Bakan Yerlikaya: 50 binin üzerinde vatandaşımız güvenli bölgelere alındı
00:14 İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturmasında tutuklanan iş insanı Murat Kapki’ye ait 5 milyon değerinde kıymetli eşya ele geçirildi
00:10 Uluslararası Sistemde Azerbaycan’ın Jeopolitiği ve Dış Politikasının Temel Öncelikleri
00:03 Küresel Gazeteciler Konseyi (KGK)’nin İstanbul’da “yaz buluşması”
00:01 Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, “ABD Başkanı Donald Trump, Suriye’ye yaptırımları kaldıracak”
12:07 Muhalefet açığının ürettiği maliyet
10:45 Nizip Ticaret Odası Meclis Başkanı Bekir Karabacak, İstanbul’da 4. Tarım Ekosistem Buluşması’na katıldı
09:52 Kabine bugün toplanacak
06:54 Dışişleri Bakanı Fidan, NATO üyelerinin gelecekteki 10 yıl içerisinde savunma harcamaları iki ayrı kalemde yüzde 5’e çıkacak!
00:45 PSG, Inter Miami’yi farklı geçti
00:33 Dışişleri Bakan Yardımcısı Bozay: “Balkanların refah ve istikrarı için yeni köprüler inşa etmede gençlerin ve kadınların rolü önemli!”
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, siviller eliyle yapılacak yeni anayasaya hazır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, siviller eliyle yapılacak yeni anayasaya hazır”
3 Eylül 2024
13
A+
A-

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye’nin mevcut darbe anayasasından kurtulma vakti gelmiştir. Yeni anayasa meselesinin önündeki en büyük engel ön yargılardır” dedi.

Yeni adli yıl başladı... Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yeni anayasa mesajı - Ekonomim

“Türkiye, siviller eliyle yapılacak yeni anayasaya hazır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

Türkiye Yüzyılı’nı adaletin de yüzyılı yapma hedefimizi yeni sivil bir anayasayla taçlandırmak istiyoruz. Türkiye’nin ve Türk demokrasisinin bunu yapabilecek imkan, olgunluk ve iradeye ziyadesiyle sahip olduğunu görüyoruz. Mümkün olan en geniş mutabakatla, toplumumuzun farklı kesimlerinin katkısını alarak ortak akılla bu süreci yönetmek arzusundayız. Burada şunu tüm samimiyetimle belirtmek durumundayım. Aslında Türkiye, siviller eliyle yapılacak yeni, kuşatıcı ve özgürlükçü bir anayasaya hazırdır. Bu konunun sık sık gündeme gelmesinin gerisinde de toplumun ve siyaset kurumunun bunu yapabilecek yetkinliğe erişmiş olması vardır. Yeni anayasa meselesinin önündeki en büyük engel ise ön yargılardır. Özellikle muhalefet çevreleri sivillerin anayasa yapması hususunda tam manasıyla bir öğrenilmiş çaresizlik durumu yaşıyorlar. Öz güven eksikliğinin işaretlerini her tavır ve söylemlerinde şahit oluyoruz. Yeni Anayasa konusunda maalesef sağlıklı bir tartışma değil, kemikleşmiş ön kabullerden kaynaklı bir kakafoni yürüyor. Yeni yasama yılında inşallah siyasi partiler arasındaki diyalog zeminini güçlendirerek esasında hiç olmaması gereken bu sıkıntıyı aşacağımıza inanıyorum.

“Mevcut anayasadan kurtulma vaktinin geldiği kanaatindeyiz”

Şunu da söylemek isterim. Biz yeni anayasaya sadece kuru bir hukuki belge olarak değil haklarımızı, özgürlüklerimizi, sorumluluklarımızı, bu topraklar üzerindeki ezeli ve ebedi kardeşliğimizi temsil eden bir toplum sözleşmesi olarak bakıyoruz. Türkiye’nin darbe mahsulü olan mevcut anayasadan kurtulma vaktinin çoktan geldiği kanaatindeyiz. Bu sürecin her adımında milletimizin muazzez iradesi yegane rehberimiz olacaktır. Hep birlikte hiçbir ayrım gözetmeksizin, ortak değerlerimiz etrafında kenetlenerek ülkemizi geleceğe taşıyacak bir anayasa hazırlayacağız. Parti, Cumhur İttifakı ve yürütme olarak biz bu konuda samimiyiz, kararlıyız. Milli iradenin temsilcisi olarak, yasama çatısı altında bulunan diğer siyasi partilerin de aynı hüsnüniyeti sergilemelerini temenni ediyoruz.

“Gerilimi körükleyen her türlü yaklaşımı reddediyoruz”

Sorunlarımızı kavga ederek değil ancak konuşarak çözebiliriz. Siyaset kurumunun görevi statüko bekçiliği yapmak değil ülkenin ve milletin önünü açacak işlere liderlik etmektir. Bölgemizi çepeçevre saran istikrarsızlık ve çatışma iklimi ortadadır. Gerilimi körükleyen, kutuplaştırmayı derinleştiren, 85 milyonun fertleri arasına nifak duvarları ören her türlü yaklaşımı reddediyoruz. Son günlerde altı harlanan nefret ve kavga siyasetinin ne demokrasimize ne de milletimize hiçbir fayda sağlamadığını artık herkesin görmesi, kabullenmesi ve buna göre siyaset üretmesi gerekiyor. Millete karşı sorumluluklarını yerine getirmekten kaçanları millet affetmez. Millete hakaret edenleri, karamanlaştıranları millet asla affetmez. Türkiye’yi ilgili karanlık senaryolara bilerek veya bilmeyerek figüranlık yapanları bu necip millet hiçbir zaman affetmez. Siyaset başta olmak üzere her alanda nezakete, iş birliğine, diyaloğa çok fazla ihtiyaç duyduğumuz günlerden geçiyoruz. İnşallah biz bu konuda üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz.

“Yargımız hedef tahtasına konuluyor”

Yargı mensuplarımızın bağımsızlığı ve tarafsızlığını korumak, kararlarını sadece hukukun ve vicdanlarının sesine dayanarak almalarını sağlamak için gerekli tüm desteği veriyoruz. Yargının gücünü bağımsızlık ve tarafsızlığından aldığının farkındayız. Mahkeme kararları elbette herkes için bağlayıcıdır. Hukukun üstünlüğü ve hukuk devleti olmak bunu gerektirir. Fakat bir kararın bağlayıcı olması onu eleştiriden azade kılmaz. Demokrasilerde hukukun çizdiği çerçeve içinde yargı kararları hakkında farklı düşünce ve görüşler söylenebilir. Kararlar eleştirilebilir ve tartışılabilir. Bakınız geçtiğimiz yıl mahkemelerde 12 milyon dosyayla ilgili karar verildi. Bunların içerisinde zaman zaman bu nasıl karar diyebileceğimiz kararlar oldu, olabiliyor. Hiç arzu etmesek gelecekte de olabilir. İnsanın olduğu her yerde hata olur, yanlış olur, eksik, kusur hatta istismar olur. Önemli olan telafisi imkansız hasarlar oluşmadan bunların giderilmesidir. Ancak adalete karşı duyulan husumet kabul edilemez bir tutumdur. Kamuoyuna da yansıyan bazı kararlar bahane edilerek maalesef tüm yargımız, hakimlerimiz, savcılarımız hedef tahtasına konuluyor.

Çoğu zaman hukuk bilgisi ya hiç olmayan ya da sınırlı kişiler tarafından koskoca bir camiaya örseleniyor. Bilhassa sosyal medya mecraları organize kötülüğün vasatı haline getirildi. Hemen her gün bir kişi ya linç ediliyor ya da itibar suikastine uğruyor. Karşılıklı siper almış infaz mangalarının kurbanını, kimi zaman ekonomimiz vergi rekortmeni iş adamlarımız oluyor. Kimi zaman siyasetçiler ve siyaset kurumu oluyor. Kimi zaman güvenlik kuvvetlerimiz, kimi zaman hakim ve savcılarımız oluyor. Oysa yanlış olduğu düşünülen bir karar varsa, hukuk sistemimizde buna karşı pek çok imkan da var. İtiraz, istinaf, temyiz gibi kanun yolları var. Bölge adliye ve idare mahkemeleri var. Yargıtay var, Danıştay var. Tüm bunlara ilaveten hukuk sistemine bizim kazandırdığımız Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkı var. Hukuki yollar tüketilmeden, henüz karar kesinleşmeden yapılan haksız eleştiriler toplumdaki adalet algısına da zarar vermektedir. Bir kısmı iyi niyetli olsa da bunu yanlış bulduğumuzu ifade etmek isterim.

“Nefret siyasetinin kimseye bir faydası yoktur”

Toplumda adalete, yargıya ve mahkemelere duyulan güveni sarsmak, ülkemize yapılabilecek en büyük kötülüktür. Nefret siyasetinin kimseye bir faydası yoktur. Eksiklerimizi, tabii ki söyleyeceğiz. Sıkıntılarımızı tabii ki dile getireceğiz. Sorun alanlarını tabii ki konuşacağız. Ama bunları yaparken adaletin tecellisi için gayret gösteren yargı erkini yıpratmamaya gayret göstereceğiz. Türk yargısı, bağımsızlık ve tarafsızlık vasfını koruyarak yargı yetkisini Anayasamızın amir hükümlerine göre Türk milleti adına kullanmaktadır. İnşallah bundan sonra da görevini bu yüksek şuurla sürdüreceğinden hiçbir şüphemiz yoktur. Elbette burada tüm yargı mensuplarımıza da önemli sorumluluklar düşüyor. Milletimizin mahkemelerden beklentisi ihtilafları büyütmek değil, adil bir yargılamayla anlaşmazlıkları gidermektir. Yargımızın verdiği kararlarla yeni tartışmaları alevlendirmek yerine, bunları söndürmesi gerektiğine inanıyoruz.

“Yargıyı tahakküm altına almak isteyenleri 17-25 Aralık’ta gördük”

Ülkemizin daha yakın tarihinde, vicdanlarını kiraya verenlerin milletimize nasıl büyük acılar yaşattığını gayet iyi hatırlıyoruz. Aklı ve muhakemeyi değersizleştirip yerine ideolojiyi koyanların işlediği hukuk cinayetlerine 27 Mayıs’ta, 12 Eylül’de, 28 Şubat’ta şahit olduk. Partimize karşı açılan kapatma davasında aynı şekilde hukuksuzluğun ne demek olduğunu bizzat tecrübe ettik. Yargıyı tahakküm aracı olarak kullananların gerçek yüzünü önce 17-25 Aralık’ta, ardından 15 Temmuz’da hep birlikte gördük. Tüm bu acı tecrübelerden gerekli dersleri çıkardık. Türkiye’yi bir daha asla bu tür sınamalarla karşı karşıya bırakmamakta kararlıyız. Her türlü vesayetle sonuna kadar mücadele edecek, devlet organlarının milli iradenin kapsama alanının dışına çıkmasına izin vermeyeceğiz. Hukukun üstünlüğü ilkesi yerine üstünlerin hukukunu geri getirmeye çalışanlara müsaade etmedik ve etmeyeceğiz.  İnşallah bunu da sizlerle birlikte başaracağız. “

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.