Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Şartların elverdiği en büyük yatırımları yapıyoruz”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde “Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri” töreninde yaptığı konuşmada, “Yapay zeka gibi teknolojinin algılarımızı zorlayan uygulamaları karşısında en önemli gücümüz insanın özgün üretim yeteneğini koruyacak ve geliştirecek yolları açık tutmaktır” dedi.
UHA / İnternational News Agency
“Şartların elverdiği en büyük yatırımları yapıyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
“Yol haritalarımızı yazılım algoritmalarını geliştirenin de zihin ve gönül coğrafyamızı doyuran eserleri verenlerin de esasen aynı insan olduğu gerçeğinden hareketle hazırlıyoruz. Bu anlayışila hem teknolojiye hem kültür sanata hem de hayatın diğer tüm alanlarına şartların elverdiği en büyük yatırımları yapıyoruz.
İçinde yüzlerce, binlerce beynin harıl harıl çalıştığı bir teknoparka hangi hissiyatla bakıyorsak yine yüzlerce, binlerce yüreğin attığı bir konservatuara da bir kültür sanat mahfiline de aynı şekilde yaklaşıyoruz.
Ancak buna rağmen kültür sanat üretimi arzu ettiğimiz seviyede değilse sebeplerini çok iyi düşünmek, tefekkür etmek, özellikle ideolojik dayanışmanın ülkemize maliyetini tartışmak mecburiyetindeyiz. Kültür sanat ve akademi dünyasını tek tipleştiren, çoraklaştıran, baskı ve tahakküm altında tutan ideolojik kabileler gerçeğiyle bir an önce yüzleşmemiz gerektiğine inanıyorum.
İtalya’da 15’inci yüzyıldan kalma bir duvar yazısında şöyle diyor: Yapabilen istemiyor, isteyen yapamıyor, bilen yapmıyor, yapan bilmiyor ve dünya böylece kötüye gidiyor. Ülkemizdeki meselenin kökeninde tam da burada ifade edilen kısır döngü var. Siyasetten edebiyata, sanattan zanaata her alanda yapabilenin istemediği, bilenin yapmadığı, yapanın bilmediği garip bir tabloyla karşı karşıyayız. Gençlerimizin bu gidişatı değiştirmek için niyet sahibi olduğuna ancak yeteri kadar gayret göstermediğine, yeteri kadar cesaret sergilemediğine üzülerek şahitlik ediyoruz. Önümüzdeki dönemde gençlerimizi bu doğrultuda harekete geçirmek için daha çok mekanizmayı çevreye alacak, kendileriyle daha yakın mesai içinde olacağız. Dar kadrocu ve hizipçi anlayışın yerini daha çoğulcu, daha kuşatıcı, daha özgürlükçü, daha liyakatli bir yaklaşım almadan hedeflerimize varamayız.
Ülkemizin önündeki muazzam potansiyeli ancak bu şekilde ideallerimiz doğrultusunda etkin bir şekilde harekete geçirebiliriz. Milletimiz tarih boyunca asırlarca tekrar tekrar başardığı bu dirilişi inşallah bir kez daha inanıyorum ki tekrarlayacaktır.