enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:18 TCMB’nın 11 Aralık’taki Para Politikası Kurulu toplantısına sayılı günler kaldı…
15:28 KKTC Cumhurbaşkanı Erhürman Seçmen Kitlesine Neyi Vaat Etti?
12:29 Haftayı Geri Sar:10 maddede bu hafta
10:59 İznik 1700 yıl sonra yeniden dünya gündeminde…
08:57 Dış Bakış Dergisinin “TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI” Özel Sayısı Yayında
06:13 Türkiye’den NATO ve AB üyesi bir ülkeye ilk savaş gemisi satışı’dan notlar!
00:45 Karadeniz’de Ukrayna’nın Operasyonları
00:43 CHP’nin Avrupa’nın Çöküşüyle Bütünleşme Programı 2 – CHP’nin farklı kimlikleri
00:39 Erbil-Ankara hattında gerilim: ‘Maksadını aşan yorumlar endişe verici’…
00:38 Türkiye’de öğretmen istihdamı, köklü düzenlemeler içeren Öğretmenlik Mesleği Kanunu…
00:29 Dijital şiddet artıyor: Kadınlar daha fazla risk altında…
00:19 2026 Yılı Türkiye İçin Diplomasi Yılı mı Olacak?
00:13 Ankete 9 AB ülkesinden toplam 9 bin 500’den fazla kişi katıldı…
00:11 Deutsche Bank’tan kapsamlı Türkiye analizi: Dolar, büyüme ve faiz tahmini
00:02 Ayvalık merkezli Türk zeytinyağı firması Nova Vera, uluslararası arenada dünya birincisi oldu…
11:42 Futbolda bahis soruşturmasında yeni operasyon
10:10 Küresel piyasalarda son durum ve günlük değişimler
09:44 Cuma Hutbesi: “İnsan, Huzuru İbadetle Elde Eder”
06:15 Düşünce ve ifade özgürlüğü!…
04:25 “KOBİ’lerin maliyet yükünü hafifletecek önemli bir adım”
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Batılı uzmandan çarpıcı iddia! Hamaney ölünce İran karışacak

Batılı uzmandan çarpıcı iddia! Hamaney ölünce İran karışacak
30 Mart 2022
623
A+
A-

WASHİNGTON – UHA HABER / ABD basınında yer alan bir makalede, İran Dini Lideri Ali Hamaney’in ölmesiyle, ülkede rejim değişikliğine gidilebileceği, dolayısıyla 10 milyondan fazla mültecinin İran’dan başka ülkelere geçmeye çalışabileceği ileri sürüldü.

(UHA) Uluslararası Haber Ajansı‘nın ‘Star Gazetesi‘den aktardığı haberine göre, Amerika merkezli uluslararası ilişkiler dergisi The National Interest’te yer alan bir makalede, İran Dini Lideri Ali Hanamey’in ölmesinin ardından, ülkede yaşanabilecek muhtemel senaryolar masaya yatırıldı.

Dini Lider Ali Hamaney

Makalede, Dini Lider Ali Hamaney’den sonra İran’ın rejim değişikliğine gideceğine dikkat çekilirken, yıllardır ambargolar altında ezilen halkın pandemi ve Ukrayna-Rusya Savaşı’nın başlamasının ardından ekonomik çöküşle karşı karşıya kaldığına işaret edildi.

Uzmanlar, Hamaney’in iktidara geldiği 1989 yılında, siyasi zayıflığını İslam Devrim Muhafızları Ordusu (IRGC) ile güç birliği sağlayarak aştığını vurgularken, bu 33 yıllık sürede tarafların yozlaştığını ve servetlerine milyarlarca dolar kattığını ifade ediyor.

Oryantalistler, İran’da yer alan ‘Dini Liderlik‘ kurumunun monarşiye olan benzerliği, geçişlerin nadiren ve demokratik olmaması sebebiyle yeni rejimi isteyen hırslı siyasi figürlerin hamlesini yapacağı ve istikrarsızlaştırıcı darbeyi vuracağı konusunda uyarıyor.

The National Interest makalesinde, İran’da bir iç savaşın kapıda olduğu ve sonuçlarının 10 milyondan fazla mülteciye sebep olacağı öne sürüldü.

İran Çalışmaları Uzmanı Michael Rubin imzalı makalede, Hamaney’in iktidarı boyunca selefi Ruhullah Humeyni’nin sahip olduğu dini kimliğe ve karizmaya yaklaşamadığı belirtilirken, sözünün öldükten sonra bir anlam ifade etmeyeceği ileri sürüldü.

Hamaney’in yönetimiyle kendisini yüz milyarlarca dolar değerinde zenginleştiren Devrim Muhafızları’nın, kışlaya geri dönmek istemeyeceğini ve yeni bir dini liderle siyasi bir kavgayı göze almayacağını vurgulayan Rubin, bunun yerine Devrim Muhafızları’nın, hakim olmadığı kişilerin liderliğe ulaşmasını engellemeye çalışacağını iddia etti.

“BU KARIŞIKLIK 10 MİLYONDAN FAZLA MÜLTECİYE SEBEP OLABİLİR”

İktidar mücadelesinin acımasız olabileceğini belirten Rubin şöyle devam etti:

İran’da ne zaman bir liderlik boşluğu olsa, askeri güçler başkentte yoğunlaştı ve ülkenin çevresindeki huzursuz kabilelerin ve siyasi grupların boşluğu doldurmasına izin verdi. Komşu ülkeler ise kendilerine yakın grupları destekleyerek ülke içindeki siyasi karışıklıkları uzaktan seyretmek istemedi.

Sovyetler Birliği, hem ülkenin işgalinden hem de Şah’ın 1941’de tahttan indirilmesinden sonraki yıllarda İran’ın zayıflığından yararlanmaya çalışırken, Soğuk Savaş’ın ilk gerçek krizi olan 1946 (Güney) Azerbaycan Krizi’nin bağlamı buydu. Hamaney öldüğünde, sadece Rusya’nın değil, Iraklı Kürtlerin, Türklerin, Suudilerin, İsraillilerin ve Pakistanlıların da Tahran’da olmasa da İran’ın çevresindeki vekil grupları destekleyeceğini beklemek mantıklıdır.

İran’ın yaklaşan ekonomik sorunları da büyük bir siyasi fırtınaya sebep olabilir. Ne yaptırımlar ne de pandemi İran’ın ekonomik sıkıntılarını tam olarak açıklamıyor. İran Merkez Bankası’na göre, bir ekonominin gidişatının en iyi ölçütü olan net sermaye stoğu, Başkan Donald Trump Ortak Kapsamlı Eylem Planından çekilmeden ve Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun İran’a karşı bir “Maksimum Baskı” kampanyası uygulamasından önce bile negatif bölgeye düştü. Bu, ekonomide, birkaç milyar dolarlık infüzyonun tersine çeviremediği temel bir zayıflığa işaret ediyor. Oldukça basit bir şekilde, Hamaney’in İran ekonomisini yönetememesi onu yerle bir etti. İran ekonomik çöküşle karşı karşıya.

İran’daki bu karışıklık on milyondan fazla mülteciye yol açabilir. Çok az kişi doğuya Afganistan’a gitmeyi seçecek ve Suriyeli mültecilerde olduğu gibi Arap dünyası da onları almaya isteksiz olacak. Bu, kuzeye doğru Kafkasya’ya ve ardından batıya Türkiye üzerinden Avrupa’ya doğru büyük bir mülteci akışı anlamına geliyor. Avrupalı liderler, art arda gelen Suriyeli ve şimdi de Ukraynalı mülteci dalgalarından sonra da fazlasının gelmeyeceğine inanabilirler, ancak ufukta çok daha büyük bir mülteci krizi dalga görünüyor.

[UHA Haber Ajansı, 30 Mart 2022]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.