enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:40 Türkiye’nin Enerjide Çeşitlilik ve Arz Güvenliği Stratejisi
00:40 Türkiye, iki şehriyle ilk 30’a girerek dünya gastronomi liginde güçlü bir yer edindi…
00:39 TeklifimGelsin’de kredi başvuru hacmi bu yıl içinde 3,5 kat artarak 41 milyar TL seviyesine ulaştı
00:30 Polonya’nın AB Göç Paktı’ndan Muafiyet Tartışması: Dayanışma mı Ayrıcalık mı?
00:28 “KKTC Cumhurbaşkanlığı Seçimleri; Doğu Akdeniz Dengesi ve Jeopolitik Yansımalar”
00:27 Karayolları Genel Müdürlüğü Yol Durumu Bülteni
00:18 Girişim Koçu Özgül ÖZTÜRK: Kadın çiftçiler geleceği ekiyor
00:17 Ömer Çelik: İsrail’in barbar kararını tümüyle reddediyoruz
00:16 Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreteri Euronews’e konuştu: Türk devletleri AB ile ticari ilişkilerini geliştirmeye çalışıyor
00:11 Almanya’da Doğuş Çay’ın form sınıfı çayları, “danthron” adlı yasaklı madde içerdiği tesbit edildi…
00:06 Ruh Sağlığını Korumak İlişkilerden Geçiyor
00:04 Dışişleri: İsrail meclisinin Batı Şeria’nın ilhakına yönelik attığı adım yok hükmündedir
00:04 Özel haber: AB, Mısır’a 75 milyon euroluk mali destek paketini açıklayacak
21:53 İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, CHP’li 40’ı tutuklu 200 şüpheli hakkında iddianame hazırlandı.
06:48 Güne başlarken, şirketlerin sermaye artırımları, iş anlaşmaları, ortaklık yapılarındaki değişimler, öne çıkan projeleri neler?
00:59 ANKASAM İnfografik “Japonya’nın Demir Leydi’si Sanae Takaichi”
00:57 Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, perdeyi Gebze’ye taşıdı…
00:56 Gazeteci İlhan KARAÇAY: Gazeteciliğin Talihsizliği ve Vefasızlık!
00:42 Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı’na, 246 subay alınacak…
00:35 İsrail Gazze’deki vahşetin görülmesini istemiyor
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Avusturya’da aşırı sağcı FPÖ’ye oy veren Türkler var mı?

Avusturya’da aşırı sağcı FPÖ’ye oy veren Türkler var mı?
3 Ekim 2024
24
A+
A-

Avusturya’da üçüncü büyük göçmen grubunu Türkler oluşturuyor. Ülkede aşırı sağın yükselişinden endişelenen Türklerin yanı sıra aşırı sağcı FPÖ’ye oy veren Türkler de var.

Deutsche Welle’den (DW) Gazeteci* Burak ÜNVER’in DW'den Türkçe kanal planı – DW – 02.03.2018haberine göre, Avusturya’da aşırı sağcı Avusturya Özgürlük Partisi’nin (FPÖ) Pazar günkü seçimlerde oyların yüzde 29’unu alarak sandıktan birinci çıkması tedirginlik yarattı. İkinci Dünya Savaşı’nın sonunda Nazi Almanyasından bağımsızlığını ilan eden Avusturya Cumhuriyeti’nde ilk kez aşırı sağcı FPÖ, bir seçimi kazandı.

Avusturya Cumhurbaşkanı Alexander van der Bellen, seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından hükümet kurma sürecinde hukuk devleti, insan hakları, azınlık hakları ve güçler ayrılığı ilkesine saygı gibi ilkelere saygı duyulmasına önem atfedeceğini söyledi.

Avusturya’da Cumhurbaşkanı, hükümeti kurma yetkisini istediği partiye verebiliyor. Dolayısıyla van der Bellen’in, FPÖ’nün bu ilkelere saygı duymadığı argümanından hareketle partiyi es geçme ihtimali, düşük de olsa, bulunuyor.

FPÖ lideri Herbert Kickl da seçmenlerin tercihi doğrultusunda görevin kendilerine verilmesi gerektiğini savunuyor.

Aşırı sağı seçim zaferine taşıyan Kickl, sık sık Nazi söylemlerini kullanmasıyla tanınan bir isim. Eski İçişleri Bakanı Kickl, 2018 yılında yaptığı bir açıklamada, Avusturya’ya gelen sığınmacıların, Nazilerin toplama kamplarını anımsatan bir biçimde “tek bir yerde toplanması” gerektiğini dahi söylemişti.

Kickl’ın başbakanlığı üstlendiği bir koalisyon kurmayı başarmasına pek ihtimal verilmese de seçim kampanyasını göçmen karşıtı bir tutum üzerine kuran bir ismin sandıktan zaferle çıkması, Avusturya’daki Türkler de dahil olmak üzere göçmen kökenlilerin önemli bir kısmını endişelendiriyor.

“FPÖ’nün başarısı geleceğimi riske atıyor”

Avusturya’nın başkenti Viyana’da 16 yıldır yaşayan ve Viyana Teknik Üniversitesi’nde çalışan bilgisayar mühendisi Melis Gürpınar, aşırı sağın yükselişi karşısında tedirgin olduğunu söylüyor.

DW Türkçe’ye konuşan Gürpınar, “Sonuçtan endişe duymamak mümkün değil çünkü aşırı sağcıların göçmenlere karşı tutumları Avusturya’daki geleceğimi riske atıyor” diyor. Kendi isteği üzerine adını değiştirdiğimiz Gürpınar sözlerini şöyle sürdürüyor:

“FPÖ’nün kararları ve halk üzerindeki etkileri, Avusturya’daki geleceğimi kesinlikle etkileyecek. Şu anki planım burada kalmayı sürdürmek ancak Avusturya’daki yaşamı göçmenler için ne kadar tahammül edilebilir tutacaklarından şüpheliyim. Eğer katlanılacak gibi olmazsa tabii ki başka bir ülkede yaşamımı sürdürürüm.”

Gürpınar gibi Avusturya’ya üniversite eğitimi için gidip orada bir hayat kuran mimar Atahan Ünal da sonuç endişe verici olmasına rağmen “Avusturya’nın istikrarına güvendiğini” söylüyor. “Genel olarak çevremde biraz endişe ve korku var” diyen Ünal, “Önümüzdeki süreçte bu eğilim artarsa kesinlikle Avusturya’yı terk etme planım var” diye konuşuyor.

FPÖ’ye oy veren Türkler de var

Gürpınar, FPÖ’nün seçim başarısını, bulundukları vaatlerden çok “şu anki hükümeti yönetenlerin halkın istediklerini yapmaması” ile açıklarken Ünal, göçmen kökenliler arasında ülkenin mevcut göç politikasından rahatsız oldukları için FPÖ’ye oy verenler olduğuna dikkat çekiyor.

Bu bilgiyi, Avusturya Türk Kültür Cemiyeti (TKG) de teyit ediyor. Avusturya’daki bazı Türkiye kökenliler arasında genel “bir tedirginlik tespit edemediklerini” kaydeden TKG Başkanı Birol Kılıç, FPÖ’ye oy veren Türk kökenlilerin mevcut olduğunu ifade ediyor.

Seçim sonuçlarını DW Türkçe’ye değerlendiren Kılıç, “Viyana başta olmak üzere FPÖ son zamanlarda ve bugün Türkiye göçmenleri açısından korkulacak ve endişelenecek bir parti olmaktan çıkmışa benziyor” diye konuşuyor:

“Türkiye kökenli göçmenler FPÖ’den endişelenmekten vazgeçti. Türk kökenlilerin  çoğunun bu seçimlerde oylarını diğer partileri protesto etmek için FPÖ’ye verdiğini duyduk ve duyuyoruz.”

FPÖ’nün seçim kampanyasında kendisini destekleyen bazı Türk kökenlilere yer verdiğini kaydeden Kılıç, “Kickl, Türk kelimesini artık negatif bir anlam içinde kullanmadığı gibi, iki kere Türk asıllı Avusturya vatandaşları (partinin yayın organı) FPÖ TV’de yayına çıkardı. Onları konuşturarak, düzensiz göç karşısında yaşadıkları sıkıntılarının yanı sıra FPÖ’ye neden oy verdiklerini ve neden Avusturya Sosyal Demokrat Partisi’ne (SPÖ) oy vermeyeceklerini söyletti” ifadeleriyle gözlemlerini aktarıyor.

Bir arada yaşam “kötüleşiyor”

Avusturya’da 2024 yılı itibarıyla Türkiye’de doğmuş olan 165 bin 319 kişi yaşıyor. Bunlardan 124 bin 68’i Türk vatandaşlığına sahip. Çeşitli tahminlere göre, ülkede Türkiye kökenli toplam yaklaşık 300 bin kişinin yaşadığı belirtiliyor. Bu 2002 yılındaki verilerle karşılaştırıldığında Avusturya’da yaşayan Türkiye doğumluların sayısının yaklaşık yüzde 30 arttığı görülüyor. Türk kökenliler, Almanya ve Sırbistan kökenlilerin ardından Avusturya’da yaşayan üçüncü en büyük göçmen grubu olarak sıralanıyor.

Avusturya İstatistik Dairesi’nin 2023 verilerine göre, yaklaşık 9 milyonluk nüfusu olan Avusturya’da yaklaşık 2 milyon 450 bin göçmen kökenli yaşıyor.

Avusturya hükümeti tarafından Temmuz ayında açıklanan bir uyum raporuna göre, Avusturya’da sığınma başvurusunda bulunanların sayısı son yıllarda düşüş göstermiş olsa da ülkeye göç edenlerin sayısı ise arttı.

Raporda, Avusturya’da doğan kişiler ile ülkeye sonradan gelen göçmenlerin bir arada yaşamına ilişkin bir anketin sonuçlarına da yer veriliyor. Buna göre, 2023 yılında Avusturya’da doğanların yüzde 23,2’si bir arada yaşamı iyi bulduğunu beyan ederken yüzde 40,4’lük kesim ise kötü bulduğunu söyledi. Bu, 2022 yılında elde edilen sonuçlarla kıyasla bir kötüleşme yaşandığını gösteriyor. 2022 yılında aynı soruya “iyi” yanıtını verenlerin oranı yüzde 34,4 iken, “kötü” yanıtını verenler ise yüzde 25,1 idi.

Öte yandan 2030’lu yılların ortasından itibaren ölümlerin doğumlardan daha fazla olacağından hareketle, Avusturya nüfusunun giderek azalacağını öngören rapor, ülkenin aynı Almanya’da olduğu gibi kalifiye iş gücüne ihtiyaç duyduğuna dikkat çekiyor.

“Yabancı öğrenciler Avusturya’ya gelmek istemeyebilir”

Söz konusu iş gücü açığını kısmen kapayabilecek grupların birini, üniversite eğitimi için Avusturya’ya gidip orada iş bulup kalanlar oluşturuyor. Yıllardır çeşitli üniversitelerde uluslararası programların koordinasyonunu yapan Leopold Kögler-Vencour, bugün St. Pölten Üniversitesi’nin idari bölümünde uluslararası ilişkilerden sorumlu. İşi kapsamında yabancı öğrencilerin Avusturya’da yaptığı değişim programlarıyla da ilgilenen Kögler-Vencour, FPÖ’nün yer aldığı bir hükümet kurulduğu takdirde, bunun Avusturya’daki yüksek öğrenim kurumlarının uluslararası itibarını zedeleyeceğini düşünüyor.

Kögler-Vencour, “Özellikle de Avrupa dışından gelen uluslararası öğrenciler ve araştırmacılar üzerinde olumsuz etkisi olacak. Örneğin öğrenci vizesi ve oturma izni konusunda sorunlar yaşanacak. Aynı şekilde, en az iki farklı ülkeden üniversitelerin iş birliği ile organize edilen ortak programların geliştirilmesi de çok zorlaşacak” diyor.

Kögler-Vencour, “Avusturya’da üniversite eğitimi, çekiciliğini kaybedebilir. Ama belki de bu tam olarak FPÖ’nün istediği şeydir” diyor.

Mesleği itibarıyla tarihçi olan Kögler-Vencour, seçim sonucundan kendisinin de endişeli olduğunu da ifade ederken yaşadığı hayal kırıklığını şu sözlerle açıklıyor:

“Belki de geride bıraktığımız onlarca yılda, özellikle de genç insanlara, Avrupa değerleri ve işlevsel bir demokrasinin toplumsal önemi ve anlamı hakkında çok az şey anlatıldı.”

International Media for an Inclusive Diplomacy - Global Diplomacy Lab

Gazeteci* Burak ÜNVER, DW-Journalist

Burak Ünveren Türk dış politikası, Türkiye-Almanya ilişkileri konularında yazar, editör.
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.