enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
10:33 BM Genel Kurulu’nda, “Uluslararası Soykırım Suçu Mağdurlarını Anma ve Onur Günü” dolayısıyla oturum yapıldı…
10:20 Bakan Yumaklı: Su konusunda belediyeler üzerine düşeni yapmalı
09:37 Karadeniz’de sağanak, Doğu Anadolu’da ise karla karışık yağmur bekleniyor
09:16 (TÜİK), TÜFE temel yıl güncellenmesi ve hesaplama sisteminde yapılacak değişikliğe gidiyor…
08:57 Dış Bakış Dergisinin “TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI” Özel Sayısı Yayında
08:49 Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezi’nde “İnsanlık İçin Güçlü Türkiye” programına katıldı…
06:49 Erdoğan: 10 Mart mutabakatı şer odaklarının hesabını bozacak
06:24 Cumhurbaşkanı Erdoğan,”Mazlumun yanında, zalimin karşısında dimdik duruyoruz”…
06:18 Osmangazi’de Cengiz Aytmatov Günleri Başlıyor
00:58 Cumhurbaşkanı Erdoğan, “CHP Genel Başkanı, her köşeye sıkıştığında: Ya topu taca atıyor ya saldırganlaşıyor ya saçmalıyor”…
00:09 İznik Gölü’nü besleyen kaynaktan su çekimi, Gölü giderek küçülmesine neden oluyor…
00:48 Fransa’nın Afrika’daki son müttefiklerinden Benin’de neler oluyor?
00:44 Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde 78 kişinin hayatını kaybettiği davayla ilgili gerekçeli karar…
00:27 “2026 Uluslararası Sıfır Atık ve Sürdürülebilirlik Yarışması”na ilişkin paylaşımda bulundu…
00:26 Cumhurbaşkanı Erdoğan, “No Other Land(Başka Toprak Yok)” filminin yönetmeni Basel Adra’yı kabul etti…
00:20 Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Suriye Hürriyet Günü mesajı…
00:18 Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ortak üretimi öngören projeleri değerlendiriyoruz”…
00:10 Bakan Fidan’dan Suriye Hürriyet Günü mesajı…
00:10 Kahraman şehit polisimiz Albayrak için İstanbul’da tören düzenlendi…
00:04 Türkiye-Macaristan arasında Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi’nin 7’nci toplantısı…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “CHP Genel Başkanı, her köşeye sıkıştığında: Ya topu taca atıyor ya saldırganlaşıyor ya saçmalıyor”…

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “CHP Genel Başkanı, her köşeye sıkıştığında: Ya topu taca atıyor ya saldırganlaşıyor ya saçmalıyor”…
10 Aralık 2025
6
A+
A-

* Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezi’nde “İnsanlık İçin Güçlü Türkiye” programına katıldı, “Yeri gelmişken söylemeden geçemeyeceğim. CHP Genel Başkanı, her köşeye sıkıştığında hep şunu yapıyor: Ya topu taca atıyor ya saldırganlaşıyor ya saçmalıyor” dedi.

Konuşmasında öne çıkan başlıklar:

-“Her köşeye sıkıştığında topu taca atıyor”

-“İnsan, yaradılışı itibarıyla hürmete layıktır”

– “Tarihimizin hiçbir döneminde çiğ süt içmedik, şükür karnımız da ağrımıyor”

* İşte detayı!…

UHA / İnternational News Agency

ANKARA, 10 ARALIK 2025 – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şunları söyledi:

“Her köşeye sıkıştığında topu taca atıyor”

Yeri gelmişken söylemeden geçemeyeceğim. CHP Genel Başkanı, her köşeye sıkıştığında hep şunu yapıyor: Ya topu taca atıyor ya saldırganlaşıyor ya saçmalıyor.

Yine aynısını yapmış. Haddini de aşarak Sarıkamış’ta şehit düşen rahmetli dedemin bir asır önce nerede olduğunu sormuş. Gençlik kollarımızda bu siyaset acemisine hak ettiği cevabı vermiş. İstanbul halkının kaynaklarını yağmalayan suç örgütüne posta güvercinliği yapmayı marifet zanneden bu şahıs için daha fazla nefes harcamayı israf görüyor, Allah’tan kendisine akıl ve izan vermesini niyaz ediyorum.

Tek parti zihniyetinin yanlış uygulamaları bir tarafa bırakılıp milletimizin tarihine, kültürüne ve inanç değerlerine bakıldığında, beyannamede kayıtlı hakların bize hiç de yabancı olmadığı görülecektir. Her şeyden evvel, eşref-i mahlukat olan insana saygı göstermek, insan onurunu korumak, onun yaratılıştan gelen haklarının kullanılmasını temin etmek, bizim için medeniyetimizden tevarüs ettiğimiz ulvi değerlerdir.

Peygamber Efendimiz (aleyhissalâtü vesselâm), 1400 yıl önce Veda Hutbesi’nde tüm insanlığa şöyle seslenmişti: “Ey insanlar! Biliniz ki Rabbiniz birdir. Atanız da birdir. Bütün insanlar Adem’den gelmiş, Adem de topraktan yaratılmıştır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın Arap’a, beyazın siyaha, siyahın da beyaza hiçbir üstünlüğü yoktur. Allah katında üstünlük ancak takva iledir. Biliniz ki bu şehriniz Mekke, bu gününüz arefe ve bu ayınız Zilhicce nasıl mukaddes ve dokunulmaz ise, mallarınız ve canlarınız da aynı şekilde dokunulmazdır. Ey insanlar! Kadınların haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim. Sözümü iyi dinleyin ve belleyin.”

Bu emir ve tavsiyeler, asırlar boyunca siyasi, sosyal, beşeri hayatında milletimize rehberlik etmiştir. Ahmet Yesevi’den Yunus Emre’ye, Hazreti Mevlana’dan Hacı Bektaş Veli’ye kadar bu toprakları muhabbetle yoğuran nice gönül sultanımız, aynı şekilde öğütleriyle milletimizin tasavvurunu şekillendirmiştir.

Hazreti Mevlana’nın hikmet pınarından süzülen şu sözleri burada sizlere ve aziz milletimize hatırlatmak istiyorum. Bakınız, o büyük gönül mimarı bundan yedi buçuk asır önce ne demişti:

“Biz bu dünyada güneş gibiyiz. Herkese can vermeye, tüm insanlar alemine faydalı olmaya gelmişiz. Kalpleri kırılmış, gamlara düşmüş kişilere dost olmaya, onların gamlarını, kederlerini paylaşmaya gelmişiz. Hor görülenleri, toprağa düşenleri, ayaklar altında ezilenleri gül bahçesine getirelim, onlara neşeler bahşedelim diye bu dünyaya gelmişiz.”

Divan edebiyatının son büyük şairlerinden Şeyh Galip de Hazreti Mevlana’dan yüzyıllar sonra şu mısralarla seslenmişti: “Hoşça bak zâtına kim zübde-i âlemsin sen / Merdûm-i dîde-i ekvân olan âdemsin sen.”

“İnsan, yaradılışı itibarıyla hürmete layıktır”

Değerli kardeşlerim, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nden yüzyıllar önce ortaya konan bu prensipler, bizim nasıl bir müktesebata sahip olduğumuzu göstermektedir. Şurası bir gerçek ki, bizler alem-i suğra olarak gören, alemin özü, yaratılmışların gözbebeği olarak gören bir medeniyetin mensuplarıyız. İnancımızda nasıl ilk insan alemin özüyse, bugüne kadar dünyaya gelen her insan nasıl alemin özüyse, aynı şekilde kıyamete kadar son insan da alemin özü olarak kıymetlidir, yaratılışı itibarıyla hürmete layıktır. İnsan merkezli bu değerler sistemimiz, bırakın insanın insana haksızlık etmesini, insanın yaratılan her varlığın, tabiatta her canlının hakkını gözetmesini emreden bir dünya görüşü inşa etmiştir.

Şuraya özellikle dikkatinizi çekiyorum: Hayvanlar için hastaneler, bakım ve barım yerleri, sebillere sülükler inşa eden ecdadın ihtimam gösterdiği canlılardan biri de kuşlar olmuştur. Camilerimizin duvarlarını süsleyen kuş sarayları bunun en güzel timsalidir. 16’ncı yüzyılda İstanbul’da görev yapan batılı bir sefir, bakın hayranlığını nasıl ifade ediyordu: “Türkiye’de her şey insanileşmiş, her katı yumuşamış, hayvanlar bile.” Evet, insanı aşıp tüm canlılara hak penceresinden bakan eşsiz bir şefkat, merhamet, saygı ve hoşgörüye dayanan bir tasavvurdan bahsediyoruz. Farklı inançlara hoşgörü noktasında şu söz oldukça anlamlıdır: “Vistül’de Türk atları sulandıkça Lehler rahat eder.”

“Tarihimizin hiçbir döneminde çiğ süt içmedik, şükür karnımız da ağrımıyor”

Tarih ve kültürümüzün her sayfasında bizim insana bakışımızı anlatan bunlar gibi sayısız örnek, anekdot, deyiş, ibretlik hadise ile karşılaşıyoruz. Bunun için köklerimize vurgu yaparken partimizin de hükümetimizin de idare anlayışımızın da pusulası olan Şeyh Edebali’nin “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.” tavsiyesini sık sık hatırlatıyorum. Bu hatırlatmanın arka planında işte böyle bir tecrübe, böyle bir birikim ve insana değer veren yüksek bir şuur bulunuyor. Yani bizim ne tarihimizde ne de kültür ve medeniyet kodlarımızda insan hakları konusunda mahcubiyet duyacağımız hiçbir leke yoktur. Tam tersine, bugün bize hak ve özgürlük dersi verenlerin hepsinden daha temiz bir sicile, daha kuşatıcı bir zihniyete sahibiz. Bunun altını bugün bir kez daha çizmekte fayda görüyorum. Tarihimizin hiçbir döneminde çiğ süt içmedik, şükür karnımız da ağrımıyor”.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.