Terörsüz Türkiye Perspektifinde PKK’nın silah bırakması: Akademik Bakış Açısı

* Politik Strateciler Araştırma Merkezi’den (POLSAM) Güvenlik ve İstihbarat Uzmanı Dr. Elvin ABDURRAHMANLI, POLSAM için kaleme aldığı “Terörsüz Türkiye Perspektifinde PKK’nın silah bırakması: Akademik Bakış Açısı” başlıklı analizinde, Türkiye’nin yakın siyasi tarihinde önemli bir yer tutan PKK (Partiya Karkerên Kurdistan) terör örgütünün silah bırakmasının, “Terörsüz Türkiye” idealine ulaşmak için merkezi bir hedef olarak değerlendirildiğine dikkat çekti.
-Dr. Elvin ABDURRAHMANLI-
* İşte ayrıntılar!…
UHA/ İnternational News Agency
Dr. Elvin ABDURRAHMANLI
ESKİŞEHİR, 23 TEMMUZ 2025 – Dr. Elvin ABDURRAHMANLI, bu meselenin yalnızca güvenlik odaklı bir yaklaşımla ele alınmaması belirterek, aynı zamanda sosyolojik, psikolojik, ekonomik ve uluslararası ilişkiler boyutlarını da içeren çok boyutlu bir akademik analiz çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini ve Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu’nun da belirttiği üzere, “Türkiye Devleti, Terörsüz Türkiye hedefinde sağlam adımlarla ilerlemektedir.” dediğini hatırlattı.
Dr. ABDURRAHMANLI, “PKK’nın silah bırakma süreci, örgütün yapısı, motivasyonları, ulusal ve uluslararası aktörlerin tutumları ile Türkiye’nin iç dinamikleri bağlamında derinlemesine analiz edilmelidir” dedi.
PKK’nın Silahlı Mücadele Stratejisinin Kökenleri ve Evrimi
PKK’nın silahlı mücadeleye başlamasının, 1970’lerin sonlarında Türkiye’deki siyasi ve toplumsal koşulların bir sonucu olduğuna vurgu yapan (POLSAM) Güvenlik ve İstihbarat Uzmanı Dr. Elvin ABDURRAHMANLI, Örgütün Kürt kimliğinin tanınması, kültürel haklar ve zamanla özerklik ya da bağımsızlık gibi taleplerle ortaya çıktığını, Silahlı mücadelenin tercih edilmesi, devletin bu taleplere karşı yaklaşımı, bölgedeki sosyo-ekonomik eşitsizlikler ve uluslararası konjonktür gibi faktörlerle yakından ilişkili olduğunun altını çizdi.
Dr. ABDURRAHMANLI, Akademik literatürde, PKK’nın stratejisinin zamanla evrildiğine dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Başlangıçtaki ideolojik motivasyonların yanı sıra örgütsel sürdürülebilirlik, bölgesel güç dengeleri ve finansal çıkarlar gibi pragmatik unsurların da belirleyici hale geldiği vurgulanmaktadır. Örgütün askeri yapısı, finansman kaynakları ve kadro temini, silahlı mücadelenin sürdürülebilirliğini sağlayan başlıca unsurlardır. PKK; sınır ötesi kampları, şehir yapılanmaları ve kırsal alanlardaki varlığıyla karmaşık bir terör ağı kurmuştur. Bu yapının çözülmesi ve silahlı unsurların eylemsizlik kararı alması, yalnızca askeri operasyonlarla değil, aynı zamanda örgütün bu “yaşam damarlarını” kesen kapsamlı politikalarla mümkün olabilir”.
Silah Bırakma Süreçlerinin Teorik Çerçevesi
Dr. Elvin ABDURRAHMANLI, Terör örgütlerinin silah bırakma süreçlerinin, çatışma çözümü literatüründe geniş biçimde ele alındığını ve bu süreçlerin genellikle dört ana kategoriye ayrıldığının altını çizdi: Şöyle;
1. Tamamen Ortadan Kaldırma (Annihilation): Askeri güç kullanılarak örgütün tamamen yok edilmesi.
2. Müzakere Yoluyla Çözüm (Negotiated Settlement): Hükümet ile örgüt arasında yapılan görüşmeler sonucunda silah bırakılması.
3. Dönüşüm (Transformation): Örgütün siyasi bir aktöre dönüşerek demokratik sisteme entegre olması.
4. Parçalanma/İç Çözülme (Disintegration/Internal Collapse): Örgütün iç dinamikler veya dış baskılar sonucu kendiliğinden dağılması.
PKK terör örgütünün silah bırakması bağlamında, bu teorik çerçevelerden hangisinin veya hangilerinin daha uygulanabilir olduğunun tartışma konusu olduğunu ifade eden (POLSAM) Güvenlik ve İstihbarat Uzmanı Dr. Elvin ABDURRAHMANLI, Türkiye’deki “Çözüm Süreci” deneyiminin, müzakere yoluyla çözüm arayışına bir örnek teşkil ettiğini, ancak çeşitli nedenlerle başarısız olduğu belirtti.
Dr. ABDURRAHMANLI, “Bu başarısızlığın nedenleri arasında taraflar arasındaki güven eksikliği, örgüt içindeki farklı fraksiyonların tutumu, dış müdahaleler ve siyasi konjonktür gibi faktörler öne çıkmaktadır” dedi.
Silah Bırakmanın Önündeki Engeller ve Kolaylaştırıcı Faktörler
“PKK’nın silah bırakmasının önündeki temel engellerden biri, örgütün varlığını ve ideolojik kimliğini silahlı mücadeleye dayandırmasıdır” diyen Dr. Elvin ABDURRAHMANLI, “Bu nedenle silah bırakma kararı, örgüt içindeki bazı unsurlar tarafından varoluşsal bir tehdit olarak algılanabilir. Ayrıca, örgütün uluslararası alandaki destek ağları ve finansal kaynakları, silahlı mücadelenin devamlılığını mümkün kılmaktadır. Bölgedeki diğer çatışmalar ve jeopolitik güç mücadeleleri de PKK’nın silah bırakmasını karmaşıklaştıran dışsal faktörler arasında” olduğunu açıkladı.
Bununla birlikte, silah bırakmayı kolaylaştırabilecek bazı etkenler de mevcut olduğuna vurgu yapan Dr. ABDURRAHMANLI, şöyle sıraladı:
• Toplumsal Destek Azalması: PKK’nın eylemlerine yönelik Kürt toplumundaki desteğin zamanla azalması, örgütün silahlı mücadele motivasyonunu zayıflatabilir.
• Etkin Güvenlik Politikaları: Türkiye’nin uyguladığı kapsamlı güvenlik stratejileri, örgütün hareket kabiliyetini sınırlandırarak silahlı eylemleri sürdürebilmesini zorlaştırmaktadır.
• Demokratik Açılımlar: Kürt vatandaşların hak ve özgürlüklerinin genişletilmesi yönündeki reformlar, örgütün şiddeti meşrulaştırma zeminini ortadan kaldırabilir.
• Uluslararası İşbirliği: Terörle mücadelede küresel iş birliğinin artırılması ve örgütün finansal/lojistik kaynaklarının kurutulması süreci hızlandırabilir.
• Örgüt İçi Bölünmeler: PKK içerisinde farklı fraksiyonların oluşması, örgütün çözülmesini tetikleyebilir.
“Terörsüz Türkiye” Perspektifi ve Sonuçlar
(POLSAM) Güvenlik ve İstihbarat Uzmanı Dr. Elvin ABDURRAHMANLI, PKK’nın gerçekten silah bırakması, “Terörsüz Türkiye” perspektifinin gerçekleşmesi bakımından hayati önem olduğuna dikkat çekerek, bu durumun yalnızca can kayıplarını engellemekle kalmayacağını, aynı zamanda Türkiye’nin ekonomik kalkınmasına, toplumsal huzura ve siyasal istikrara ciddi katkılar sunacağının altını çizdi.
Dr. ABDURRAHMANLI, “Terörün sona ermesi, bölgedeki yatırımları artıracak, turizmi canlandıracak ve yaşam kalitesini yükseltecektir. Ayrıca, Türkiye’nin uluslararası itibarı ve diplomatik etkisi de bu süreçten olumlu etkilenecektir” şeklinde anlattı.
“Ancak silah bırakma süreci, yalnızca silahların susmasıyla sınırlı değildir” diyen Dr. Elvin ABDURRAHMANLI, “Aynı zamanda, silah bırakan örgüt mensuplarının rehabilitasyonu ve topluma entegrasyonu, mağdurların tazmini, toplumsal travmaların iyileştirilmesi ve siyasi katılımın güçlendirilmesi gibi boyutları da içermelidir. Bu adımlar, kalıcı barışın tesisi için zorunlu” olduğunu dile getirdi.
Sonuç
(POLSAM) Güvenlik ve İstihbarat Uzmanı Dr. Elvin ABDURRAHMANLI, POLSAM için kaleme aldığı “Terörsüz Türkiye Perspektifinde PKK’nın silah bırakması: Akademik Bakış Açısı” başlıklı analizinin sonuç bölümünde de, sonuç olarak, PKK’nın silah bırakmasının çok boyutlu ve karmaşık bir süreç olduğunu belirtti.
Bu sürecin yalnızca güvenlik eksenli politikalarla değil; aynı zamanda sosyo-politik, ekonomik ve diplomatik araçlarla desteklenmesi gerektiğini aktaran Dr. ABDURRAHMANLI, Bir istihbarat ve terörle mücadele uzmanı olarak bu konunun akademik perspektifle değerlendirilmesinin, geçmiş tecrübelerden ders çıkarılarak daha gerçekçi ve sürdürülebilir stratejilerin geliştirilmesine katkı sağlayacağına inanıyorum” dedi.
Dr. Elvin ABDURRAHMANLI, “Terörsüz Türkiye” idealine ulaşmak için, PKK’nın gerçekten silah bırakmasının önündeki engellerin aşılması ve kolaylaştırıcı dinamiklerin güçlendirilmesi gerektiğini, bu doğrultuda, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Millî Savunma Bakanlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı ve İçişleri Bakanlığı gibi ilgili kurumlarının koordinasyonunda kararlı ve kapsayıcı politikaların uygulanmasının zorunlu olduğunu kaydetti.
***
Yazar hakkında
🔸Dr. Elvin Abdurahmanlı Namig oğlu 1993.08.14 tarihinde Azerbaycan Cumhuriyetinin Şeki şehrinde doğdu. Ailesi Azerbaycan’ın tarihi şehri olan Şeki şehrinin Şeki ( SHAKI) Hanlığının son hanının soyundan gelmektedir. 2000-2011 Yılları arasında Orta okul ve liseyi başkent Bakü’de tamamladı. 2011 yılında Anadolu Üniversitesi Turizm ve Otel konaklama Hizmetleri ön lisans bölümünü kazandı.2014 yılında bölümü başarıyla tamamlayarak Dikey Geçişle sistemi ile Anadolu Üniversitesi Uluslararası İlişkiler lisans bölümüne geçiş yaptı. 2016 yılında Uluslararası İlişkiler Lisans bölümünü Güz ve Bahar döneminde de üniversitenin onur öğrencisi adını alarak başarıyla tamamlamış ve lisans diplomasını almaya hak kazandı. 2016 yılında İstanbul Aydın Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünün ”Uluslararası ilişkiler ve İstihbarat İncelemeleri” Tezli Yüksek Lisans bölümünü kazandı. 2019 yılında ”İstihbarat Teşkilatlarının Terör Örgütlerine sızması: IRA” isimli tez konulu tezin savunması juriler tarafında onaylanarak mezun olma hakkını kazandı. 2019 yılında İstanbul Arel Üniversitesi SBE Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümünde doktora eğitime başladı. 2020 yılının 10 Haziran tarihinde Azerbaycan Diaspora Bakanlığı tarafından kurulan ”KİAMP-Karabakh is Azerbaijan” Milli Platformu Türkiye Cumhuriyeti Genel Koordinatörü görevine atandı. 2021 yılının Eylül ayında Marmara Üniversitesinin ”Uluslararası İlişkiler ve UPE-Uluslararası Politik Ekonomi” Doktora Bölümüne geçiş yaptı. 2021 yılında KİAMP-Karabakh is Azerbaijan’ Milli Platformu Türkiye Cumhuriyeti Genel Koordinatörü olarak Karabağ Azerbaycan’dır Koordine Etme Derneğini kurdu ve Genel Başkanı seçildi. Şuan Derneğin Mütevellit heyetinin kurucu başkanı olarak Genel Başkan görevini devam ettirmektedir. Diplomasi, Siyaset, Uluslararası İlişkiler, Terörle Mücadele ve İstihbarat gibi uzmanı olduğu alanlarda akademik yazıları ve dünyada bu alanlarda kaleme aldığı 5 kitabı, 9 kitapta toplamda 28 kitap bölümü ve 16 akademik makalesi mevcuttur.