enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
15:28 KKTC Cumhurbaşkanı Erhürman Seçmen Kitlesine Neyi Vaat Etti?
12:29 Haftayı Geri Sar:10 maddede bu hafta
10:59 İznik 1700 yıl sonra yeniden dünya gündeminde…
08:57 Dış Bakış Dergisinin “TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI” Özel Sayısı Yayında
06:13 Türkiye’den NATO ve AB üyesi bir ülkeye ilk savaş gemisi satışı’dan notlar!
00:45 Karadeniz’de Ukrayna’nın Operasyonları
00:43 CHP’nin Avrupa’nın Çöküşüyle Bütünleşme Programı 2 – CHP’nin farklı kimlikleri
00:39 Erbil-Ankara hattında gerilim: ‘Maksadını aşan yorumlar endişe verici’…
00:38 Türkiye’de öğretmen istihdamı, köklü düzenlemeler içeren Öğretmenlik Mesleği Kanunu…
00:29 Dijital şiddet artıyor: Kadınlar daha fazla risk altında…
00:19 2026 Yılı Türkiye İçin Diplomasi Yılı mı Olacak?
00:13 Ankete 9 AB ülkesinden toplam 9 bin 500’den fazla kişi katıldı…
00:11 Deutsche Bank’tan kapsamlı Türkiye analizi: Dolar, büyüme ve faiz tahmini
00:02 Ayvalık merkezli Türk zeytinyağı firması Nova Vera, uluslararası arenada dünya birincisi oldu…
11:42 Futbolda bahis soruşturmasında yeni operasyon
10:10 Küresel piyasalarda son durum ve günlük değişimler
09:44 Cuma Hutbesi: “İnsan, Huzuru İbadetle Elde Eder”
06:15 Düşünce ve ifade özgürlüğü!…
04:25 “KOBİ’lerin maliyet yükünü hafifletecek önemli bir adım”
00:59 Dışişleri Bakanı Fidan, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) 32. Bakanlar Konseyi Toplantısı’nda konuştu…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Gazze’deki soykırıma destek Avrupa değerlerini bitirdi

Gazze’deki soykırıma destek Avrupa değerlerini bitirdi
4 Mayıs 2024
106
A+
A-

İsrail’in yedi aydan beri Gazze’deki 2,5 milyon Filistinliye sistemli şekilde uyguladığı soykırıma Batılı devletlerin verdikleri açık destek sebebiyle eşitlik, özgürlük, adalet, insan hakları gibi Batılı değerleri bitirdi. Bu, Avrupalı devletlerin bugüne kadar yaptığı en büyük yanlışlardan birisi, hatta birincisidir. Bu gerçek zaman içinde çok daha iyi anlaşılacaktır.

Avrupa; haksızlığın, hırsızlığın, dolandırıcılığın, haydutluğun, sömürünün, kısaca zulmün her çeşidinin tam bir egemenliğe sahip olduğu zifiri karanlık Ortaçağ’dan20. Yüzyılın Avrupa değerlerine kolayca ulaşmış değildir. Rönesansla, reformla, aydınlanma devrimiyle; özgürlüğü, eşitliği, insan haklarını ve bunlara dayanan demokrasiyi yönetimin temeli yaparak aşama aşama erişmiştir. Temelinde zor süreçler, bolca acılar, kan ve gözyaşı vardır. Avrupa ancak bu sayede zamanımız uygarlığının temsilcisi olabilmiştir.

Avrupa medeniyetinin özü, ruhu; ilk olarak insanların yaşama hakkının güvence altına alınmasıdır. Çünkü bu en kutsal hak güvence altında değilse insanın sahip olduğu başka bir hakkın değeri yoktur. Avrupa’nın bu alanda bazı istisnalar ve kayıtlar olmakla beraber görece bir üstünlük sağladığı evrensel kabul görmüştür. Avrupa, 20. yüzyılın sonlarında Bosna’da, Karabağ’da insanlar soykırıma uğrarken hep ayak sürümüş, çifte standart uygulamıştır, yine de her şeye rağmen insan hakları konusundaki saygınlığını ve imajını temelli yitirmemiştir.

Ancak en baştan beri Gazze’deki İsrail zulmüne, İsrail’in adım adım uyguladığı soykırıma verdiği destek Avrupa’nın insanın yaşama hakkı başta olmak üzere tüm insan hakları konusundaki olumlu imajını silip süpürmüştür. Çünkü Avrupa açık açık zalimin yanında yer almış, mazlumu görmezden gelmiştir. Gazze’deki zulüm ve soykırım karşısındaki yanlış tutumuyla Avrupa’nın kendine ettiği kötülüğü tarih boyunca ona hiç kimse yapmamıştır.

Avrupa’nın ve patron ABD’nin herkesi kör, alemi sersem sanan yanlış hesabı Bağdat’tan dönmüş, Amerika ve Avrupa’da üniversite gençliği Gazze soykırımına karşı ayaklanmıştır. Her türlü zulme karşı duyarlı tüm insanlar gibi ABD ve Avrupa’daki üniversite gençliği de aralıksız süren Gazze’deki zulüm ve soykırım karşısında isyan etmiştir. Bu gençlerin isyanı tüm dünyadaki vicdanlı insanlara derinden bir “Oh!” çektirmiştir. Çünkü hem ABD hem de Avrupa aylardır dünyanın her tarafından yükselen Gazze halkının korunması, İsrail’in durdurulması çağrılarına kulaklarını tıkamışlardır.

Ok yaydan çıkmış durumdadır. Amerikan güvenlik güçlerinin gaddarca müdahaleleri, Amerikalı politikacıların ve devlet adamlarının gençleri kınayan/karalayan beyanatları bu protestoları durduramayacak, tersine bu protestolar dalga dalga yayılacaktır. Bu da BM’nin, dünyanın vicdanlı insanlarının, kuruluşlarının aylardır katliamları durdurma çağrılarına daha çok çocuk, kadın öldürerek cevap veren İsrail’in vicdanlarda mahkumiyetine ve evrensel ölçekte memnuniyete sebep olacaktır.

İsrail devleti kuruldu kurulalı Filistin halkına uyguladığı tüm zulüm ve haksızlıklarla ilgili olarak kendisine yöneltilen suçlamaları antisemitizmle damgalayarak paçayı kurtarmaya çalışmıştır. Düşmanlarını, muhaliflerini antisemitizmle damgalamak bugüne kadar İsrail için sağlam bir zırh işlevi görmüştür. Ama ilk defa Gazze katliamında/soykırımında çok fazla işe yaramamaya başlamıştır. Bundan sonra da yaramayacaktır.

Yedi aydan bu yana çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere görülmedik vahşetlerle öldürülen insanların sayısı 35 bine ulaşmış, yaralıların sayısı da 80 bine yaklaşmıştır. Tarihte hiçbir devlet düşmanına karşı İsrail’in Filistinlilere yaptığı katliam kadar kolay ve keyifli katliam yapmamıştır. Yine bugüne kadar hiçbir devlet öldürmediği insanları İsrail’in yaptığı gibi aç, susuz, ilaçsız, tedavisiz, yardımsız bırakarak ölüme mahkûm etmemiştir.

Bütün bunların dünya genelinde İsrail için bir bedeli olmaması anormal olurdu. ABD’deki öğrenci eylemleri bir başlangıçtır. İsrail ilerleyen zamanda daha çok bedel ödeyecektir. Filistinli mazlumların ahı İsrail’den aheste aheste çıkacaktır.

İki şey bağdaşmaz: Para sevgisi ve dindarlık - DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ

İsmail ÖZCAN & Eğitimci Yazar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.