enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
08:07 Uluslararası Türk Dünyası Sosyal Bilimler Kongresi (UTDSBK), 15 – 17 Ekim 2025 tarihlerinde Bosna Hersek’te düzenlenecek
06:55 Doğu Türkistan’da neler oluyor? Doğu Türkistan sadece Doğu Türkistanlıların davası değil, Türklerin en büyük davası olması gerekiyor…
00:54 Cumhurbaşkanı Erdoğan, İngiltere Başbakanı Starmer ile görüştü
00:49 İsrail ve Yunanistan bu gelişmeyi, sadece güvenlik değil, nüfuz mücadelesi açısından da kritik bir eşik olarak okuyor…
00:41 Rusya-Ukrayna Arasında Barış Neden Sağlanamıyor?
00:41 İslamofobi mi Yoksa İslam Düşmanlığı mı?
00:41 Bakan Uraloğlu: “Taşınabilir Elektronik Cihazlarla İlgili Uluslararası Kurallara Titizlikle Uyulması Gerekiyor”
00:33 Rusya’da bilime ve akla yatırım
00:28 Bakan Yerlikaya Suriye İçişleri Bakanı Hattab ile görüştü
00:20 Bakanlıktan, otel yangınıyla ilgili eski İş Başmüfettişi hakkında soruşturma izni
00:17 WWF’ten plastik kirliliğine karşı güçlü ve hukuken bağlayıcı bir küresel anlaşma çağrısı
00:15 Devlet Bahçeli: Türkiye terör musibetinden kalıcı olarak kurtulacaktır
00:06 Milli İstihbarat Akademisi, İsrail ile İran arasındaki savaşı raporlaştırdı
07:16 Türkiye’de son günlerde yaşanan orman yangınlarıyla mücadeleye destek vermek isteyen vatandaşlar, CİMER’e başvurdu
06:41 Azerbaycan-Suriye Enerji Koridoru
06:26 Eskişehir’deki orman yangınında şehit olan AKUT gönüllüsü Tekin Enes Sarıyıldız’ın mezun olduğu okuldan alamadığı diploması, ailesine teslim edildi
00:56 İskoçya Başbakanı Gazze’deki durumu “soykırım” olarak nitelendirdi
00:52 Trump’ın konuşlandırma emrinin ardından… Amerikan nükleer denizaltıları hakkında ne biliyoruz?
00:46 Yorum: Paşinyan’ın son açıklamaları ışığında gerçek Ermenistan ve Anayasa Değişikliği
00:38 Gazze ateşkesi: ‘Kapsamlı anlaşma’ konuşmaları, durgunlaşan müzakereleri harekete geçirebilir mi?
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Kazanılamayacak savaşlar

Kazanılamayacak savaşlar
18 Ağustos 2023
165
A+
A-

TRT TÜRK yeni banner

Her savaşa kazanmak için girilir. Ancak bazen savaşlar girenlerin kazanamayacağı bir hâle gelir. Yıllar içinde kazansanız bile öyle bir bedel ödersiniz ki, kazanmanın bir anlamı kalmaz. 

Prof. Dr. Hasan Basri Yalçın – PNPForum

Prof. Dr. Hasan B. YALÇIN & İstanbul Ticaret Üniversitesi 

Bu durumu Almanların efsane komutanı Büyük Frederick çok iyi ifade eder. Yedi Yıl Savaşları’nda büyük zaferler kazanmıştır; fakat ödedikleri bedel nedeniyle daha fazla zafer kazanacak hâllerinin kalmadığını söylemiştir. Ve aslında Frederick, ağır maliyetli askeri zaferlerini siyasi frenle birleştirebildiği için başarılı olmuştur. Askeri zaferleri kazanmaya devam etseydi sonu Hitler gibi olurdu.

Modern zamanlardan en çarpıcı örnek de Birinci Dünya Savaşı’dır ve çok daha derin sonuçlar üretmiştir. Taraflar bu savaşa kısa süreceği ve kesin bir zaferle biteceği inancıyla başlamıştı. Askerler sevdikleriyle temmuz ayında vedalaşırken “Sonbahara döneriz” diyordu. Bu bir slogana dönüşmüştü. Ama öyle olmadı.

Dört yıl boyunca bitmek tükenmek bilmeyen siper savaşları yapıldı. Savaş bir tüketme mücadelesine dönüştü. Ordular siperlere çakılı kaldı. Her saldırı denemesi dört yıl boyunca başarısız olmasına rağmen devletler karşı cepheyi bir gün yarma umuduyla çaresizce ve hayalperestçe saldırmaya devam ettiler. Dört yıl boyunca kimse daha fazla saldırı yapmanın anlamsız olduğunu öğrenemedi. Ancak savaş bittikten sonra bu tür değerlendirmeler yapılmaya başlandı.

Savaşan devletlerin tüm kaynakları cephe için harcandı ve sonunda ekonomik olarak savaşı yürütemeyecek hâle gelen taraf, siyasi ve askeri olarak da pes etmek zorunda kaldı. İtilaf devletleri kazanmış gibi görünür; ama aslında onlar da tükenmiştir. Devasa sömürge imparatorlukları çökmenin eşiğine gelmiştir. İngiltere ve Fransa öyle bir savaş kazandı ki, bir daha belini doğrultamadı.

Ukrayna Savaşı da benzer biçimde bir tüketme savaşına dönüştü. Rusya zaten ilerleyemez hâle gelmişti. Doğuda elde ettiği bölgeleri korumaya odaklandı. Artık savunmada. Bu sefer de Ukrayna karşı taarruza geçti. Görülüyor ki onlar da bir adım ileri gidemiyor. Konuya dair tonlarca değerlendirme yapılabilir; ama kısaca söyleyeyim: Savaş sahası son teknolojik gelişmeler sayesinde sürekli gözlemlenebilir hâle geldiğinde bu savaşta artık sürprizler üretmek imkânsıza yakındır. Sürprizin olmadığı yerde de zafer olmaz.

Rusya-Ukrayna Savaşı'nın başlamasının üzerinden 500 gün geçti - Dünya -  ODATV

Ancak yine taraflar ders almaktan çok uzak. Ukrayna eline geçen cephaneyi karşı tarafa sıkmaya devam ediyor. Rusya da karşı tarafın enerjisini tüketmek ve Batı içinde yarılmaya neden olacak alanlar bulmaya çalışıyor. Polonya sınırına Wagner’i kaydırıyor. Afrika’da darbeleri destekliyor. Ama işte hep böyle olur. Taraflar zafer getirmese de birbirinin canını yakmakla uğraşır hâle gelir. Yeni çekişme alanları da yeni enerji kaybı demektir.

Savaşın siyasi hedefleri unutulur. Kayıkçı kavgası sürer gider. Halbuki savaş General Clausewitz’in ifadesiyle siyasi bir hedef olmadığı müddetçe savaş vahşet ve katliamdan ibarettir. Ukrayna’da da iş bu noktaya geldi dayandı.

Bu tür savaşların tek galibi, bu tür savaşlara girmeyenlerdir. O nedenle de Türkiye’nin şu anda sahip olduğu konum paha biçilmez bir avantajdır. İleride kıymetini daha iyi anlayacağız

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.