enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:35 Sessiz çocuklar: Utangaçlık mı, sosyal kaygı mı?
00:32 18 bin tonluk akaryakıt farkı! Türkiye Petrolleri’ne operasyon
00:28 Hollanda seçimlerinde, işçi partisinin kaybında Türkiye’nin rolü var mı?
00:23 Avrupa Merkez Bankası, ticaret gerilimine rağmen büyüme sürerken faiz oranını yüzde 2’de tuttu
00:22 Hacıosmanoğlu: Hakemlik onur mesleğidir, bu onuru kirleten Türk futbolunda yer alamaz
00:21 Nükleer Güvenlikten İdeolojik Direnişe: Önleyici Vuruş ve İran Deneyimi Çerçevesinde Çıkarılacak Dersler
00:20 Türkiye’nin ev sahipliğinde Saros Körfezi’nde düzenlenen “Nusret- 2025 Davet Tatbikatı” bugün tamamlanıyor…
00:07 Diyarbakır DSİ 10. Bölge Müdürlüğü, Devegeçidi Barajı onarımı yapım işi için Kasım ayında ihaleye çıkacak…
00:07 Sezen Aksu, yakın dostu Sırrı Süreyya Önder’in vefatının ardından saçlarını kazıtmış ve uzun süredir kameralardan uzak kalmıştı…
00:05 Trump, ABD’nin 30 yıl sonra ilk kez nükleer silah denemelerine başlayacağını açıkladı
00:05 Sürprizlerle dolu Hollanda seçimleri hakkında bilinmesi gerekenler…
00:04 Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Gültepe, sahibi olduğu Talu Tekstili satışa çıkardı…
00:04 Eski Mezopotamya’nın kalbinde, insanlık tarihinin en önemli iki nehri olarak bilinen Dicle ve Fırat nehirleri…
00:02 Amerika Neden İsrail’i Destekliyor?
00:01 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Friedrich Merz’i resmi törenle karşıladı.
00:01 Gamze Özçelik, sosyal medyada eşiyle paylaştığı karelerle takipçilerinden yoğun ilgi görüyor…
00:00 Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, İstanbul’da düzenlenen 18. Verona Avrasya Ekonomi Forumu’nda konuştu…
12:21 Türkiye’nin Podgorica Büyükelçiliği: bordo pasaport sahibi Türk vatandaşları 30 Ekim 2025 itibarıyla Karadağ’a girişte vize almak zorunda
01:06 Meclis’teki tarihi komisyonda bugün Bakanlar dinlenecek
00:56 Avrupa’nın en yoğun havalimanı haline gelen İstanbul Havalimanı’nda 7 yılda 402 milyon 937 bin 350 yolcuya hizmet verdi…
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Gizlemeyin artık söyleyin

Gizlemeyin artık söyleyin
15 Nisan 2023
111
A+
A-

AKŞAM Gazetesi Yazarı Emin PAZARCI, kaleme aldığı ‘Gizlemeyin artık söyleyin‘  başlıklı yazısında, Yıllardır adeta paralıyoruz kendimizi. Yazıyoruz, çiziyoruz, söylüyoruz, anlatıyoruz. Buna rağmen, Kemal Kılıçdaroğlu‘nun TBMM‘de HDP Eş Başkanlarını ziyaretinin ardından yine aynı soru soruldu:

-Ne görüştüler, neyin pazarlığını yaptılar?

Oysa, orada da söylediler. Satır aralarında gereken mesajları verdiler. HDP‘liler, görüşme yeri olarak özellikle Meclis‘in seçildiğini belirttiler. “Kürt sorunu TBMM’de çözülür” dediler. Kemal Kılıçdaroğlu da onayladı.

Herkesin olduğu gibi Kürt vatandaşlarımızın da sorunları olabilir bu ülkede. Ama “Kürt sorunu” denildiğinde başka bir mesaj veriliyor topluma. Selahattin Demirtaş başta olmak üzere, pek çoğu bunu defalarca söylediler. “Biz, Kürt sorunu derken, kültürel ya da sosyal haklardan bahsetmiyoruz. Statü istiyoruz” dediler.

Nedir statü?

Konumdur, durumdur, pozisyondur, ayrılıktır. Kimi bunu toprak talebi, kimi özerk bir yapı, kimisi bayrak, kimi de daha farklı şekillerde değerlendiriyor.

İşte bunu görüşmüşler. Kendileri de üstü kapalı bir şekilde söylediler ve söylüyorlar zaten.

 

 

 

Bu görüşmenin ardından, birer birer dökülmeye başladılar. 100 yıllık cumhuriyetin temellerinden yıkılması gerektiğini ifade edenler bile çıktı.

HDP’nin Van adayı Sinan Çiftçi, herkesin anlayacağı şekilde net bir dille ortaya koydu. “Meclis’te Kürdistan’ın özerkliğini konuşacaklarını” ilan etti.

Cengiz Çandar ise, Kemal Kılıçdaroğlu‘nun HDP‘den sonra Kandil’le de müzakereye ve Anayasa‘yı değiştirmeye mecbur olduğundan bahsetti. Hasan Cemal gibi isimler de benzer laflar etti.

Bakın bunları ben söylemedim, onlar dediler. Yıllardan anlatmaya çalıştıklarımızı kabul ettiler. Bu yüzden hâlâ “Ne görüştüler, neyin pazarlığını yaptılar?” diye sormanın anlamı var mı?

 

 

 

Söz, Hasan Cemal ve Cengiz Çandar‘a gelince, yazmasam olmaz:

Ayrıntıları, halen piyasada olan Kara Kutu isimli kitabımda yazıyor. 1970 yılında, Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğrenci Yurdu‘nda bir cinayet işlendi. Mustafa Kuseyri öldürüldü. Olay, sol arasındaki bir çekişmenin sonucuydu. Ama gizlenip örtülendi. “Faşistler katletti” yaygarası koparıldı. Yetmedi, bu cinayet üzerinden ordu destekli silahlı bir halk ihtilali gerçekleştirmek için büyük çaba gösterildi.

Yıllar geçti, olay hukuken zaman aşımına girdi. Hasan Cemal de “Kimse kızmasın, kendimi yazdım” isimli kitabında gerçekleri ortaya koydu:

Kuseyri‘nin yakın arkadaşı Nejat Arun tarafından vurulduğunu, kaçarken bıraktığı kan izlerinin de Cengiz Çandar’ın da aralarında bulunduğu arkadaşları tarafından silindiğini itiraf etti.

Biz tahmin ediyorduk zaten. Bilmeyenler de öğrenmiş oldu.

Olayın hemen ertesi günü Anayasa’ya Saygı Yürüyüşü düzenlenip, faşizm telin edildi. İşte o yürüyüşe bunlar da katıldı.

Dün, Türkiye‘de bu oyunları oynayanlar, hep birlikte el ele verip yine piyasaya çıktılar.

Ne yapmak istediklerini, Türkiye‘yi nereye götürmeye çalıştıklarını da itiraf etmeye başladılar. Ama hâlâ eskiden olduğu gibi illüzyonlarla milleti aldatmaya çalışıyorlar. Millete bunların kim olduklarının iyi anlatılması, milletin de görüp tanıyarak oyunu kullanması lazım.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.