enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:53 14 ilde DEAŞ operasyonu: 26 gözaltı
00:53 Portekiz kulübünün sportif direktörü Mario Branco, Kerem Aktürkoğlu için ilk etapta 30 milyon Euro istedi.
00:49 İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) bağlı İSFALT ve İETT’deki ihaleler soruşturmasında, özaltına alınan 25 şüpheliden 5’i tutuklandı.
00:48 Analist Tuğçe TECİMER: “Barış Sürecinde Tarafsız Diplomasi Adımı: Abu Dabi Görüşmesi” 
00:43 DMM: ‘400 akademisyen usulsüz şekilde atandı’ iddiası doğru değildir
00:38 Türkiye’den Suriye’ye ilk doğal gaz akışı başladı
00:34 Antalya Büyükşehir Belediyesine yönelik rüşvet ve yolsuzluk soruşturması kapsamında 1 kişi daha tutuklandı
00:21 Arabulucular İsrail’den “ pek de güven verici olmayan” sözlü bir yanıt aldıklarını bildirdiler
00:17 Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası’nda konuştu…
00:14 Kocaeli merkezli Bifet firmasının ürettiği Salamda domuz eti, kıymada kanatlı eti çıktı
00:12 Perspektif: Türkye’nin Balkanlardaki Yeni İşbirliği Girişi: Balkan Barış Platformu
00:06 Kamu işçisinin zam oranı belli oldu
00:04 Gazze’de İsrail ateşi sonucu 12’si yardım bekleyen olmak üzere 22 kişi öldü
00:01 Türkiye’nin en önemli sanayi ve ticaret merkezlerinden Gaziantep Sanayisinde Tehlike Çanları Çalıyor!
10:55 Türkiye, Suriye’nin enerji altyapısını yeniden yapılandırma sürecinde üstlendiği aktif rol kapsamında bugün ülkeye doğal gaz ihracatına başlayacak
10:32 AK Parti Sözcüsü Çelik’ten CHP Genel Başkanı Özel’in açıklamalarına tepki
09:22 ABD-Çin Teknoloji Savaşında Nvidia Denklemi: H20 Çiplerinde Tedarik Sorunu
07:11 Unutulan Büyük Türkçe Ustası: Refik Halit KARAY
06:55 Doğu Türkistan’da neler oluyor? Doğu Türkistan sadece Doğu Türkistanlıların davası değil, Türklerin en büyük davası olması gerekiyor…
06:52 Komisyonun Aşırı Siyasi Mücadeleye Alet Edilme Riski
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Tarihin Yanlış Tarafında Israr Niye?

Tarihin Yanlış Tarafında Israr Niye?
29 Aralık 2024
22
A+
A-

* Suriye’nin yeni gerçekliğinde Türkiye’nin etkisini artırdığı, uluslararası toplum tarafından her gün yeniden ifade ediliyor.

* Suriye’nin geleceğine yönelik olarak bu yeni jeopolitik dengelenmede Türkiye, rasyonel bir zeminde dış politika perspektifi inşa etmeye çalışıyor.

UHA / İnternational News Agency

Türkiye’nin saygın, güvenilir Ankara merkezli bir düşünce Türkiye’nin Doç. Dr. Nebi Miş “AK Parti Hem İç Hem De Küresel Konjonktürü ve Değişimleri İyi Okuyor, Siyasetini Buna Göre Güncelleyebiliyor”, Söyleşi Ferhat Pirinççi | Kriter Dergisaygın, güvenilir Ankara merkezli bir düşünce kuruluşu olan SETA Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı Genel Koordinatörü ve Siyaset Araştırmaları Direktörü Doç. Dr. Nebi MİŞ, “Tarihin Yanlış Tarafında Israr Niye?” başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Suriye’nin yeni gerçekliğinde Türkiye’nin etkisini artırdığı, uluslararası toplum tarafından her gün yeniden ifade ediliyor. Suriye’nin geleceğine yönelik olarak bu yeni jeopolitik dengelenmede Türkiye, rasyonel bir zeminde dış politika perspektifi inşa etmeye çalışıyor. Tarihin doğru tarafında durmanın haklılığını Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye’nin komşusu ve kardeşi olarak yeni süreci en iyi tahlil eden ülke konumundayız” sözleri ile ifade ediyor.

Bölgesel ve küresel aktörler, Suriye’de rejimin yıkılmasıyla birlikte, yeni bölgesel düzen inşasına yönelik politikalarını güncellemeye çalışıyorlar. Her gün farklı bir ülke temsilcisi Suriye yeni yönetimini Şam’da ziyaret ediyor.

Durum böyle olmasına rağmen, Suriye yeni gerçekliğine uyum sağlamada en fazla güçlük çeken yapıların başında ülkemizin muhalefeti var. CHP’nin başını çektiği muhalefet partileri ve destekçileri, bugüne kadar sürdürdükleri ezberleri terk etmekte zorlanıyorlar.

Siyasal partilerin, sahadaki yeni gerçekliklere ve jeopolitik gelişmelere göre siyasetlerini güncellemesi beklenir. Değişikliğin gerekçesini iyi anlatabilirlerse, mevcudun yanına yeni toplumsal destekleri de ekleyebilirler. Ancak muhalefetin politika pratiği, iktidar ne yaparsa tam karşısında konumlanma olarak şekillendiği için, bu alışkanlığından kolay vazgeçemiyor. Siyaset üretmeyi, “tepki siyaseti” olarak algılıyor.

CHP’nin önüne bir fırsat çıkmıştı. Özgür Özel genel başkan olduktan sonra, dış politika konularında, bir önceki yönetimin hatalarına düşmeyeceğini söylemişti. Hatta bu konuda birkaç ay olumlu çabalar da gösterdi. Ancak, parti içindeki farklı klikleri yönetmenin zorluğunu gördüğü için bu tutumunu sürdüremedi. Suriye’de rejimin devrilme süreci ve sonrasında yaptığı açıklamalarda boşa düştü. Destekleyen medya figürleri bile alaycı bir üslupla kendisini eleştirdi.

Kılıçdaroğlu CHP’si Suriye konusunda tarihin yanlış yerinde konumlanmıştı. CHP, Suriye ve Irak’a asker gönderme tezkeresinin uzatılmasına TBMM’de “hayır” oyu vererek karşı çıktı. Kılıçdaroğlu, Zeytin Dalı Harekâtı sırasında, “YPG bize tehdit değil” dedi, “Afrin merkezine girmenin yanlış olduğunu” söyledi. Yapılan harekâtları ve oluşturulan güvenli bölgeleri, danışmanı olan eski büyükelçi “nüfus mühendisliği” olarak yaftaladı. Suriye’de bir kapasite inşa etmemiş olsaydı, muhalefeti orada koruyan bir politika izlemeseydi bugün durum tamamen Türkiye’nin aleyhine olurdu.

Muhalefetin tüm unsurları, Suriye politikasını yıllarca mülteci karşıtlığına indirgediler. “Suriyeli mülteci almak vatana ihanettir” dediler. Suriyelileri “suç makinesi olarak” tarif ettiler. “Neden ülkeleri için gidip savaşmıyorlar da plajlarda keyif çatıyorlar” diyerek mültecileri hedef gösterdiler. “Türk milletinin rızkıyla beslenen bu tosunlar Taksim’de Suriye bayrağı açıp kafayı çekiyorlar” sözleri ile ırkçılığın en pespaye örneklerini gösterdiler. Seçim beyannamelerinde, Suriyelileri Esad’a teslim etme sözü verdiler.

Bu açıklamaları üzerinden toplumda yükselen mülteci karşıtlığını keyifle izlediler. Seçmenin mültecilere tepkisi yükselirse iktidarın seçmen desteği birkaç puan düşer taktiği ile her türlü manipülasyona başvurdular. Sağlık, eğitim, fatura ve TOKİ ev yardımı gibi seçilmiş başlıklarda manipülatif içerikler üretmekten geri durmadılar.

Şimdi ise, mülteci karşıtlığına yıllarca yaptıkları yatırımın boşa düşeceği endişesine kapıldılar. Buradan elde edecekleri siyasi faydayı yeni söylem setleri oluşturarak gidermenin derdindeler. “Yönetim değiştiğine göre Suriyelilerin ülkemizde ne işleri var” demeye çoktan başladılar.

Muhalefetin geçmişte Suriye politikasında yaptığı yanlışları telafi fırsatı vardı. Örneğin CHP’nin yeni yönetimi, geçmişte yapılan yanlışları sahiplenmeyip Suriye konusunda yeni bir dış politika perspektifi ortaya koyabilirdi. Bunu yapmadılar.

“Erdoğan’ın iç politikada eli güçlenir” endişesi muhalefeti panikletti. En nihayetinde, tepki siyasetinin konforu ile tarihin yanlış tarafında konumlanmada ısrar ediyorlar.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.