Mansur Yavaş neden iktidarın hedefinde?

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, yürütülen konser soruşturması kapsamında CHP’li ABB Başkanı Mansur Yavaş ve Özel Kalem Müdürü Nevzat Uzunoğlu hakkında da soruşturma başlatılabilmesi için İçişleri Bakanlığından izin talebinde bulundu.

Bu talebe tepki gösteren Mansur Yavaş hafta sonunda yaptığı yazılı açıklamada Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma yürütmek için İçişleri Bakanlığı’ndan izin almasına gerek olmadığını belirterek “Çağırırlarsa gönüllü olarak ifadeye vermeye hazırız. Çünkü bizim gizleyecek, çekinecek, saklayacak hiçbir şeyimiz yoktur. Kolaylık sağlamak, sürecin uzamasına fırsat vermemek adına izin alınmasına bile gerek görmüyoruz” dedi.

Soruşturma sonuca ulaşır mı?

Başsavcılığın soruşturma izni talebine gerekçe olarak “görevi kötüye kullanma” ve “denetim görevinin ihmali” iddialarını göstermesi ABB’de ve CHP’de ise bir nevi şaşkınlıkla karşılandı.

DW Türkçe’ye konuşan ABB’ye ve partiye yakın isimler Yavaş için “denetim görevini yerine getirmeme” gibi bir suçlamanın soruşturmanın “altının dolu olmadığı” ve siyasi saikle açıldığı izlenimi verdiğini belirterek, Yavaş’ın bu konserlerle ilgili iç soruşturma sürecini bizzat kendisinin başlattığını hatırlattı.

Bu tür soruşturmalarda izlenmesi gerekli olan sorumluluk silsilesinin burada izlenmediğini ve doğrudan Yavaş’a ve özel kalem müdürüne ulaşılmaya çalışıldığını belirten aynı kaynaklar, ancak Yavaş ile ilgili birinci elden ulaşılabilecek bir delil ya da suç bulunmadığının altını çiziyor.

Konserlerle ilgili suçlamalar ve bu soruşturma ile ilgili olarak eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek  ve oğlu Ankara Milletvekili Osman Gökçek dışında iktidardan çok sahiplenen açıklamalar gelmediğine de dikkat çekiliyor. Gökçek ailesinin bu konu üzerinden kendilerine bir meşruiyet alanı oluşturmaya çalıştığı da ABB çevrelerinde yapılan bir diğer değerlendirme.

Bu arada Yavaş ile ilgili şu anda tutuklu bulunan CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun durumuna benzer atılacak bir adımın ekonomiyi tümüyle bozma riskini AKP’nin üstlenemeyeceği yorumları yapılıyor.

Ancak buna rağmen iktidarın pek çok adımını siyasi gerekçelerle attığına da işaret eden kaynaklar, Yavaş’ı “oyun dışına itmek” için yapılacak hamleleri de dışlamak istemiyor.

AREA Araştırma’nın Eylül ayındaki raporuna göre Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin konser organizasyonlarında “yolsuzluk ve usulsüzlük yapıldığı” gerekçesiyle başlatılan soruşturma kapsamında iddiaların asılsız ve operasyonların siyasi olduğunu değerlendirenlerin oranı yüzde 54,3. İddiaların gerçek ve operasyonların gerekli olduğunu değerlendirenlerin oranı ise yüzde 30,2. Yüzde 15,5 oranında ise fikir belirtmeyen bulunuyor.

Mansur Yavaş iktidar için “tehdit” mi?

Peki Yavaş hakkında soruşturma izni istenmesi ile ne hedefleniyor olabilir?

Mansur Yavaş, pek çok farklı ankete göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı geride bırakan en güçlü muhalif figürlerden biri olarak öne çıkıyor.

Bu durum Yavaş’ı iktidar için potansiyel bir tehdit haline getiriyor. Bu nedenle diğer bir potansiyel tehdit olarak görülen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından dikkatler Yavaş’a da çevrilmiş durumda.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise ise Eylül ayı sonunda Evrensel gazetesine verdiği demeçte “Ekrem İmamoğlu aday olamazsa en kuvvetli aday Mansur Yavaş. Onu yenebilecek isim, anketlerde Erdoğan’ı geçiyor. Bu nedenle hedef gösteriliyor” diyerek ABB’ye başlatılan konser soruşturması ile iktidarın olası hedefi arasında doğrudan bağlantı kurmuştu.

Özel Pazar günü Brüksel’deki mitinginde de “‘Birinden kurtuldum sıra ötekine gelsin’ diye Mansur Başkanı hedefine almaya çalışanlara ‘Aklınızı başınıza alın, Mansur Yavaş yalnız değildir’ demeye geldik” ifadelerini kullandı.

Milliyetçi oylar Mansur Yavaş’ta mı toplanır?

Bu arada yeni çözüm süreci devam ederken gelişmelerden rahatsız olan kesimlerin oylarının ülkücü geçmişi olan Yavaş’ta toplanabileceği de yapılan yorumlar arasında.

Anketlere göre DEM Parti ve MHP’nin PKK lideri Abdullah Öcalan için yaptıkları açıklamalardan rahatsız olan ve kendisini “milliyetçi” olarak tanımlayan farklı kesimlerden seçmenlerin bu yeni sürece mesafeli duran Yavaş’a yönelmesi söz konusu olabilir.

Toplum Çalışmaları Enstitüsü’nün 8 Ekim’de yayımladığı “Türkiye’nin Milliyetçilik Haritası” başlıklı çalışmasına göre Türkiye’nin yüzde 73,4’ü kendisini “çok milliyetçi” ve “milliyetçi” olarak tanımlıyor. AKP’ye oy verenlerin yüzde 76,2’si, CHP’ye oy verenlerin yüzde 73’ü, MHP’ye oy verenlerin yüzde 95,3’ü, İYİ Partililerin yüzde 85,9’u, Zafer Partililerin yüzde 98,2’si kendisini milliyetçi olarak nitelendiriyor.

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ hafta sonu Yavaş’a destek ziyaretinde bulunarak “Mansur Bey’in arkasında olmaya devam edeceğiz. Ta ki düşman ceza hukuku uygulamalarına son verilene kadar” demişti.

Özdağ Ağustos ayında verdiği bir demeçte Yavaş’ın Cumhurbaşkanı adayı olması gerektiğini söyleyerek, İYİ Parti ile ittifaka yeşil ışık yakmıştı.

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu da hafta sonu telefonla aradığı Yavaş’ı bugün belediyede ziyaret etti. Yavaş’a destek veren Dervişoğlu, “Yavaş ile alakalı sürdürülen itibara yönelik birtakım soruşturmaların bizim nezdimizde zerre hükmü yoktur” diye konuştu.

Anketler ne diyor?

Son dönemde yapılan anketler de Yavaş’ı Erdoğan’ı yenebilecek en güçlü aday olarak gösteriyor.

Toplum Çalışmaları Enstitüsü’nün 25-29 Eylül 2025 tarihleri arasında yaptığı kamuoyu araştırmasına göre önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimi ilk turunda muhalefetin olası adayları arasından sadece Mansur Yavaş ilk turda yüzde 43,4 ile yüzde 38,7 oy oranına ulaşabilen Erdoğan’ın önünde yer alıyor.

Yine aynı ankete göre Erdoğan’la Yavaş’ın yarıştığı bir ikinci tur seçiminde ise Yavaş yüzde 47,9, Erdoğan ise yüzde 43,2 oy alıyor.

HBS Araştırma şirketinin Ekim’de 3 bin denekle yüz yüze yaptığı son ankete göre ise Cumhurbaşkanlığı seçiminin olası bir ikinci turunda Yavaş yüzde 57,3, Erdoğan ise yüzde 42,7 oy alıyor.

Soruşturma sürecinde neler olmuştu?

2021-2024 yılları arasında Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 130 konserle   ilgili olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bazı haber siteleri ve sosyal medya platformlarında yer alan iddiaları ihbar kabul ederek soruşturma başlatmıştı.

Soruşturmada hizmet alımlarının usulüne uygun olup olmadığı ve belediyenin zarara uğratılıp uğratılmadığı hususları araştırılırken, soruşturma kapsamında beşi tutuklu 14 kişi hakkında, “nitelikli zimmet” suçundan iddianame hazırlanmıştı. İddianamede, nitelikli zimmet suçunun zincirleme şekilde işlendiği gerekçesiyle sekiz kişi hakkında 31,5 yıla, altı kişi hakkında ise 18 yıla kadar hapis cezası istenmişti.

Son olarak da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, “görevi kötüye kullanma” ve “denetim görevinin ihmali” suçlarından CHP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Yavaş ve Özel Kalem Müdürü Uzunoğlu hakkında İçişleri Bakanlığı’ndan soruşturma izni vermesini talep etmişti.

***

Yazar hakkında