Bakan Tekin, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Bakanlığının 2026 yılı bütçesine ilişkin sunumunda konuştu…
* Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “2002-2003 eğitim öğretim yılında resmi okullarımızda 515 bin 253 öğretmen görev yaparken, bu sayı 2024-2025 eğitim öğretim yılında 1 milyon 34 bin 564’e yükselmiştir. AK Parti hükümetleri boyunca 821 bin 351 öğretmen ataması gerçekleştirdik.” dedi.
*İşte detayı!…
UHA / İnternational News Agency
ANKARA (TBMM), 21 KASIM 2025 – Bakan Tekin, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Bakanlığının 2026 yılı bütçesine ilişkin sunumunda, Dünya Çocuk Hakları Günü dolayısıyla dünyada mazlum, ezilen ve zor durumda olan bütün çocukların haklarının hep beraber savunulması gerektiğini söyledi.
Eğitimi konuşmanın, toplumun kendisini nasıl tanımladığına, insanı hangi ilke ve değerler doğrultusunda yetiştirmeyi hedeflediğine, gelecek tasavvurunu hangi zihinsel ve kültürel perspektife dayandırdığına dair çok yönlü bir muhasebeye girişmek olduğunu belirten Tekin, eğitimin “birey-toplum-devlet” üçgeni bağlamında hem varoluşsal ve toplumsal bir zorunluluk hem de kamunun kurucu nitelikteki temel görevlerinden biri olduğuna işaret etti.
Öğretmenin rehberliğini merkeze alan, üretken düşünmeyi öne çıkaran ve muhakemeyi besleyen bir iklimin temel ihtiyaç olduğunun, bu iklimin verimlilik kadar adaleti, dayanıklılığı ve sürdürülebilirliği de talep ettiğinin altını çizen Tekin, mühim olanın, bu değişimi tutarlı stratejik adımlarla ve toplumun gerçek ihtiyaçlarına cevap veren bir zeminde yönetmek olduğunu vurguladı.
Eğitimin çok katmanlı bir hüviyete sahip olduğunu, bu çok katmanlı yapı içerisinde yapay zeka ve veri temelli araçlar, ölçü ve mahremiyet ilkeleriyle kullanıldığında öğretmenin rehberliğini takviye eden, erişimi genişleten ve karar süreçlerine saha kaynaklı öngörü kazandıran imkanlara dönüştüğünü dile getiren Tekin, “Bu zeminde hedef, öğrenciyi dar meslek kalıplarına hapsetmeyen, değişen dünyada kalıcı kıymeti olan etkili okuryazarlık, öğrenmeyi öğrenme, güçlü muhakeme, problem çözme ve değer temelli karar alma gibi becerilerle donatmaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
“Kapsayıcı bir eğitim düzenini kurmaya gayret ediyoruz”
Bakan Tekin, Milli Eğitim Bakanlığı olarak bu bilinçle hareket ettiklerine, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Cumhuriyet sizden; fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister” veciz sözünü esas alarak eğitim sistemini güçlendirme yönündeki çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerine dikkati çekti.
Eğitimi, temel insan haklarını, insan onurunu ve adaleti önceleyen, öğretmenin itibarını ve yetkinliğini yükselten, öğrencinin anlamlı öğrenmesini derinleştiren ve velinin güvenini güçlendiren bir kamusal ödev olarak konumlandırdıklarını anlatan Tekin, “Bu anlayışla, ülkemizin medeniyet iddiasıyla çağın ihtiyaçlarını aynı hizada tutan kapsayıcı bir eğitim düzenini kurmaya gayret ediyor ve onu her geçen gün güçlendiriyoruz.” diye konuştu.
Cumhuriyet’in ikinci asrına tekabül eden yeni dönemde, eğitim vizyonu olan “Köklerden Geleceğe” çizgisinde, öğretmenin rehberliğini merkeze alan, aile-okul iş birliğini güçlendiren, fırsat eşitliğini teminat altına alan, müfredatta canlılık ve krizler karşısında süreklilik üreten bir bütünlükle ilerlediklerini aktaran Tekin, ölçmede adalet, okul ikliminde huzur, rehberlik ve psikososyal destekle tamamlanan bir yapıyı esas aldıklarını kaydetti. Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Gayemiz, ‘yetkin ve erdemli insanlar’ yetiştirmektir. Burada çerçevesini kısaca arz edebildiğim ilke ve önceliklerimizi sahaya tutarlı programlar ve somut adımlar olarak yansıtıyoruz. Erken çocukluktan yükseköğretime kadar bütün kademelerde fiziki kapasite yatırımlarını, öğretmen yetiştirme ve mesleki gelişim politikalarını, müfredat yenilemeleri ile kültürel-sportif projeleri planlı bir program dahilinde ilerletiyoruz. Elde edilen kazanımlar bugünün ihtiyaçlarını karşılarken, yarının Türkiye’si için kurumsal teminat oluşturmaktadır. Bizler bu yolu yürürken gündemin hızla değiştiğini, kolaycı önerilerin kısa süreli cazibe ürettiğini biliyoruz. Popüler yaklaşımların geçici etkisine kapılmadan, ölçülebilir hedeflerle, şeffaf bir izleme-değerlendirme sistemiyle ve hesap verebilir bir yönetim anlayışıyla ilerliyoruz. Böylece uzun soluklu toplumsal faydanın sesine kulak veren bir istikrar çizgisini muhafaza ediyoruz.“
“Milli ve manevi değerlerimizi içselleştirmiş nesiller yetiştirme hedefimizi sürdürüyoruz”
Milli Eğitim Bakanı Tekin, bugün dünya genelinde eğitimde en sık karşılaşılan sorunların başında eğitime erişimin ve fırsat eşitliğinin geldiğini belirtti. Bu sorun alanlarının gerçekliğinin, küresel salgın sürecinde çok güçlü biçimde ortaya çıktığını ifade eden Tekin, MEB’in 2011’de Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH) Projesi’yle başlattığı dijital altyapı yatırımları sayesinde proaktif bir çizgi izlediğini söyledi.
Yaklaşımlarını teknolojinin güvenli ve pedagojik kullanımıyla genişleterek, bugünün dünyasının krizleri karşısındaki öngörülü duruşlarını sürdürdüklerini vurgulayan Tekin, şunları kaydetti:
“Bu noktada 2025-2026 eğitim-öğretim yılının ana temasını ‘Yeşil Vatan’ olarak belirleyerek ikiz dönüşümü merkeze aldık. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile de bu başlıkları kapsayan bir çerçevede, tüm eğitim süreçlerinde kökleriyle güçlü bağları olan, çağın gereklerini bilen ve bu imkanlarla donanmış, milli ve manevi değerlerimizi içselleştirmiş nesiller yetiştirme hedefimizi sürdürüyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı olarak merkezi idareden yerel yönetimlere, sivil toplum örgütlerinden iş dünyasına kadar tüm aktörlerle iş birliğini stratejik öncelik görüyoruz. Siyasetçilerimiz başta olmak üzere velilerimizi, hayırseverlerimizi, belediyelerimizi ve tüm paydaşlarımızı, çocuklarımızın geleceğini güzelleştirecek bu ortak emeğin bir parçası olmaya davet ediyoruz.” (TBMM)