Seçim Sonrası Türkiye’nin Ortadoğu Gündemi

A+
A-
Prof. Dr. Burhanettin DURAN & SETA Genel Koordinatörü
Ortadoğu’nun gündemi yine çok yoğun. Önceki gün ABD, BM Güvenlik Konseyi’nde Filistin’in tam üyeliğini veto eden tek ülke oldu. İsrail, İran’ın İsfahan’daki nükleer tesislerini vurabileceğini gösteren bir hava aracı saldırısı düzenledi. Tıpkı İran’ın kontrollü ve haber verilmiş 13 Nisan saldırısı gibi bu saldırı da hasar vermedi. ABD ve AB ülkeleri İran’a yeni yaptırımlar getirirken BM Genel Sekreteri Guterres, İran ve İsrail’i uyararak, Ortadoğu’nun felaketin eşiğinde olduğunu söyledi ve “kanlı misilleme döngüsüne son verilmesini” istedi. Washington’ın İran ile gerilimi düşürmesi karşılığında İsrail’in Refah’a kara harekâtına yeşil ışık yaktığı iddiası medyaya yansıdı. Katar Başbakanı Muhammed bin Abdurrahman bin Casim El Sani, ülkesinin İsrail ve Hamas arasındaki arabuluculuk rolünü istismar edildiği gerekçesiyle yeniden değerlendireceğini açıkladığı günlerde Dışişleri Bakanı Fidan da Doha’da Hamas lideri Haniye ile görüştü. Görüşme sonrası Fidan, “1967 sınırlarına uygun bir iki devletli çözüm sonrasında” Hamas’ın “askeri kanadını lağvedeceğini” açıkladı. Partisinin grup toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hamas’ı Kuvayı Milliye’ye benzetmesi dikkat çekerken bugün Haniye, Erdoğan ile görüşmek için İstanbul’da. Mısır Dışişleri Bakanı Şükri’nin ülkemize ziyareti de hafta sonu hem yüksek düzeyli stratejik işbirliği konseyi toplantısının hazırlıklarının hem de Gazze’de “kalıcı bir ateşkesin” müzakeresinin ana gündem maddesi olduğunu gösteriyor. Yine pazartesi günü Erdoğan, Türkiye-Irak arasında derinleşen çok yönlü işbirliği için Bağdat’a gidecek.
Sadece bazılarını sıraladığım bu gelişmeler Ortadoğu’nun hem gerilimleri düşürme hem de yeni işbirlikleri oluşturma anlamında hareketliliğinin devam edeceğini gösteriyor. İran ve İsrail arasındaki misilleme döngüsü yavaşlama emareleri verirken İsrail-Filistin çatışmasının yeniden öne çıkması bekleniyor. Soğuk savaşın bittiği ve dünyanın liberal düzene kavuştuğu söylenen 1990’lı yıllarda bile savaş, terör ve işgallerin eksik olmadığı Ortadoğu’nun günümüz kaotik dünyasında istikrar, güvenlik ve barışa ulaşması zor. Geçtiğimiz onlu yıllarda ekonomik büyümesiyle bilinen Asya, şimdilerde büyümenin düşüşü, ticaretteki kriz, Çin’in Güney Asya politikası, Tayvan krizi ve ABD’nin Çin karşıtı koalisyonları genişletmesi konuları etrafında konuşuluyor. Bu olumsuz gidişatın gelecekte yeni çatışmaları üretmesinden çekiniliyor. Aynı şekilde Rusya’nın Avrupalı siyasetçilerinin zihninde “tehdit olarak” yerleşmesi başta Balkanlar olmak üzere yeni gerilimlere hazırlıklı olmayı gerektiriyor. Elbette uluslararası sistemdeki kaotik çok kutupluluk dünyanın birçok bölgesinde yeni risk, belirsizlik ve çatışma üretirken Ortadoğu’daki normalleşme trendi de İsrail-Filistin ve İsrail-İran çatışmalarına dönüştü. Kızıldeniz’deki istikrarsızlık devam ediyor. Bu çatışmaların “kalıcı hale gelmesi” ve “yenilerini tetiklemesi” bölge ülkelerinin korkulu rüyası durumunda.
***
İşte böylesi bir ortamda Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgemizin önemli konularını ele alan yeni bir aktivizm içerisinde. İsrail ve Hamas arasında kalıcı ateşkes sağlanması, iki devletli çözüm gündeminin korunması, İran-İsrail gerginliğinin yumuşatılması, Irak’ta PKK’ya operasyon, Mısır ile Gazze’den Libya’ya kadar birçok konuda stratejik işbirliğine gidiş, Körfez ülkelerinin güvenliğinin pekiştirilmesi, Somali ile güvenlik işbirliğinin diğer bazı Afrika ülkeleri ile de yapılması ve Kızıldeniz’de istikrarın sağlanması gibi konular Türk diplomasisinin ilgi alanında olacak. Elbette bu aktivizm Türk-Amerikan ilişkileri, AB ve Yunanistan bağlamında da yeni müzakerelerle sürecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 9 Mayıs’taki Washington ziyaretinin hem ikili ilişkiler hem de bölge siyaseti açısından belirleyici olması beklenir. Erdoğan-Obama ve Erdoğan-Trump görüşmeleri sonrası ilişkilerin seyrindeki değişim bir örnek olarak hatırlanabilir. F-16 satışı ve İsveç’in üyeliğine onay ile başlayan olumlu atmosferin yeni işbirliği konularını da beraberinde getirmesi için her iki taraf çaba sarf ediyor. Kaotik çok kutuplu dünyada yükselen güçlerden birisi olan Türkiye ile çalışmanın önemi büyük güçlerin giderek daha çok fark edecekleri bir konu olacak.
ETİKETLER: Dış Politika, Dışişleri Bakanı, Güvenlik, Hakan Fidan, Türk Dış Politikası, Türkiye Dış Politikası, Türkiye'nin Irak Politikası, Türkiye'nin Ortadoğu Politikası, Yorum
Yorumlar
Benzer Konular
Rasyonel, uzun vadeli ve kapsamlı bir politika için Türkiye’deki sığınmacı tartışmasını ideolojik hurafelerden arındırmalıyız. Prof. Dr. Burhanettin DURAN & SETA Genel Koordinatörü Sığınmacılar üzerine üretilen ideolojik hurafelerden bahsediyorum. Çevremizdeki bölgenin ülkemize dayattığı düzensiz göç sorununu ırkçı veya popülist yaklaşımla çözemeyeceğimiz açık. Rasyonel, uzun vadeli ve kapsamlı bir politika için Türkiye’deki sığınmacı tartışmasını...
9 Ağustos 2021
DEVA ve GP, Millet İttifakı’nın yapısını değiştirecek hamlelerde bulunuyor. Yüzde 50 artı 1 alma iddiasıyla ortaya çıkan bu iki partinin Millet İttifakı’nın ve özellikle CHP’nin arkasına takılması hedefledikleri muhafazakâr seçmen nezdinde onları zora sokuyor. Prof. Dr. Burhanettin DURAN & SETA Genel Koordinatörü Muhalefetin ortak aday arayışlarında sürekli CHP’li isimlerin...
17 Ocak 2022
Dış mihraklardan aldıkları mali yardım, istihbarat ve silah desteği ile son 42 yıldır Türkiye sınırları içinde estirdikleri terör olayları ve saldırıları bitti. Prof. Dr. Ata ATUN, KKTC Cumhurbaşkanı Politik Danışmanı Yerel halkı korkutup, tehdit ederek, sözde kendilerinin yönettiğini iddia ettikleri bölgeler yaratarak, mahkemeler kurup cezalandırarak, baskılarla yerel halkı sindirerek, gençleri kaçırıp zorla...
27 Ocak 2025
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, çok kritik bir dönemde Irak’ı ziyaret etmeye hazırlanıyor. 22 Nisan’da önce Bağdat, ardından ise Erbil’e geçerek muhataplarıyla görüşmeler gerçekleştirecek. Geniş bir heyetle yapılacak bu ziyaretlerde önemli anlaşmaların imzalanması bekleniyor. Özellikle son dönemde Türkiye-Irak arasında büyük ölçekte Dışişleri Hakan Fidan’ın dizayn ettiği stratejik bir yakınlaşma söz konusu....
22 Nisan 2024
Geçtiğimiz 7 Ekim, İsrail’in Gazze’ye en ağır silahlarıyla saldırmaya başlamasının birinci yıldönümü idi. İsrail bu bir yıl içerisinde 41 binin üzerinde Filistinli sivili öldürmüş, 100 bine yakınını yaralamış ve 1,5 milyondan fazla Gazelli Filistinliyi yaşadıkları evlerden-kasabalardan sığınma kamplarına sürmüştür. Prof. Dr. Yücel ACAR & Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi...
14 Ekim 2024
Değerli okurlar, Türkiye gerek coğrafi konumu, gerekse zaman içinde oluşabilen ağır koşullar nedeniyle değişik sorunlarla karşı karşıya bulunmaktadır. Yazımda bunları size maddeler halinde aşağıda sunmaya çalışacağım. 1. GİRİŞ Türkiye gerek coğrafi konumu, gerekse zaman içinde oluşabilen ağır koşullar nedeniyle değişik sorunlarla karşı karşıya bulunmaktadır. Ülkemizin coğrafi konumu nedeniyle üzerinde emperyalist...
6 Eylül 2022
Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin devlet ve hükümet başkanları Çarşamba günü Belçika’nın başkenti Brüksel’de düzenlenen Bahar Zirvesi’nde bir araya geldiler. Prof. Dr. Ata ATUN, KKTC Cumhurbaşkanı Politik Danışmanı İki gün süren zirvenin gündemini ağırlıklı olarak Ukrayna’ya yönelik askeri yardımın genişletilmesi, Avrupa savunma sanayinin güçlendirilmesi, İsrail’in Gazze’de uyguladığı insanlık dışı...
25 Mart 2024
* Türk dış politikasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın süreklilik oluşturacağını belirtmiştik. * Kılıçdaroğlu kazanmış olsaydı Türk dış politikasında bir kopuş yaşanma ihtimali söz konusu olabilirdi. * Suriye, Doğu Akdeniz, Batı ile ilişkiler, Rusya konusunda değişimlerin olacağı yüksek bir olasılıktı ancak bu olasılık şimdilik ortadan kalkmış görünüyor. 28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimleri...
3 Haziran 2023