enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:33 Amerikan-Rus uzay mürettebatı Uluslararası Uzay İstasyonu’nda sekiz aylık göreve başladı
00:27 Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Kocaeli’n Körfez ilçesinde Kapalı Spor Salonun temelini attı…
00:21 Yüzyılın Konut Projesi’ne 5 milyon 314 bin kişi başvurdu
00:20 Gece müzeciliğinde ziyaretçi rekoru
00:05 Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo’nun Türkiye ziyareti…
00:01 TBMM Başkanı Kurtulmuş: “Türkiye, dünya sisteminin güçlü ülkeleri bakımından göz ardı edilebilecek bir ülke değildir”
00:53 Burhanettin Duran: Türkiye barış ve adalet adına aktif sorumluluk alma iradesini gösteriyor
00:49 Türkiye-ABD ilişkilerinde Pinpon Diplomasisi: F-35’ten vize krizine gidip gelen 
00:42 Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, bugün Almanya’yı ziyaret edecek. Fidan, Berlin’de Türk toplumu temsilcileri ve iş insanlarıyla buluşacak
00:31 CHP İstanbul Milletvekili Nimet Özdemir İntibak Yasasını Meclis Gündemine Taşıdı
00:28 Bakan Tunç: Casusluk soruşturmasında BAE vatandaşı şüpheli yok
00:18 Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo Diyanet İşleri Başkanı Arpaguş’u ziyaret etti
01:03 Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kadına şiddet, insanlığa ihanettir!
00:42 Türkiye’nin Gazze’de barış sürecine liderlik etmesi, İsrail’in bölgesel hesaplarını zorluyor…
00:41 Soykırımcı İsrail’den yeni skandal: Yargısız idam
00:32 11. Yargı Paketi bugün Meclis’e sunulacak
00:23 Spekülatif fiyat hareketlerinin önüne geçiliyor…
00:09 Siyasi dalgalanmalara ve yaptırımlara rağmen, İran – Türkiye arasındaki ticaret son yirmi yıldır artış trendinde…
22:11 Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nce bu geceden itibaren Serbest Rota Hava Sahası uygulamaya başlayacak…
19:31 Okuma kültürü – Okuma alışkanlığı 
TÜMÜNÜ GÖSTER →

İslamofobi’nin Arka Planı: Antisemitizm

İslamofobi’nin Arka Planı: Antisemitizm
22 Ocak 2024
21
A+
A-

* On yıllardır işgal edilmiş topraklardaki son Siyonist soykırımını görmezden gelen pek çok Avrupa liderinin “İsrail’e olan borcu” nedir?

* Bu borç, günümüz Filistin toprakları ve canları özelinde İslamofobiyi nasıl körüklemektedir?

*Avrupa ülkelerinin İsrail’e verdiği koşulsuz desteğin ardında, teolojik, kültürel ve “ırk-kan-toprak” temelli ideolojik bir arka plan yatıyor.

UHA / Europe İnternational News Agency

 İbn Haldun Üniversitesi İslami İlimler BETÜL AVCI SEBETCİFakültesi, Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü Öğr. Göv. Doç. Dr. Betül Avcı SEBETCİ,  (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisi için “İslamofobi’nin Arka Planı: Antisemitizm” başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Doç. Dr. Betül Avcı SEBETCİ,  yazısında “İsrail’in Filistin’e karşı 7 Ekim 2023 tarihiyle başlayan soykırımıyla ilgili olarak Avrupa ülkelerinin, çoğunlukla İsrail’in Filistin topraklarındaki onlarca yıldır devam edegelen işgal ve zulmü görmezden gelerek, İsrail’i koşulsuz desteklediklerini görmekteyiz” dedi.

Ekim 2023 sonu Bern Üniversitesi İlahiyat Fakültesi tarafından düzenlenen “Müslüman Hristiyan ilişkilerinin geçmişi ve bugünü” temalı bir sempozyumda bulunduğunu söyleyen Doç. Dr. SEBETCİ, Çoğunluğu kıdemli Hristiyan akademisyenlerden oluşan ve Müslümanların da bulunduğu sempozyumda, Kitab-ı Mukaddes profesörü olan Fakülte dekanı Prof. Dr. Rainer Hirsch-Luipold çok kısa bir selamlama konuşması yaptığını söyledi.

Doç. Dr. Betül Avcı SEBETCİ, “Bu üç dakikalık konuşma, aslında Ortadoğu ve Avrupa’daki yüzlerce yıllık Yahudi, Hristiyan ve Müslüman ilişkilerinin tarihçesinin bir özetiydi, zira Holokost’taki zulme vurgu yapan Hirsch-Luipold konuşmasını şu cümle ile bitirdi: “Bugün HAMAS’ın yaptıklarının gölgesinde, Müslümanlarla nasıl diyalog kurabiliriz?” dediğini hatırlattı.

“On yıllardır işgal edilmiş topraklardaki son Siyonist soykırımını görmezden gelen pek çok Avrupa liderinin “İsrail’e olan borcu” nedir?, Bu borç, günümüz Filistin toprakları ve canları özelinde İslamofobiyi nasıl körüklemektedir?” diyen Doç. Dr. SEBETCİ, “Bu yazıda, Avrupa ülkelerinin İsrail’e verdiği koşulsuz desteğin arkasındaki teolojik, kültürel ve “ırk-kan-toprak” temelli ideolojik arka planından bahsetmek istiyorum” dedi

Avrupa’nın Antisemitizm Tarihi

Doç. Dr. Betül Avcı SEBETCİ,  şunları söyledi:

“Avrupa tarihinin yüzyıllar boyunca antisemitizme sahne olduğu meşhur bir gerçektir. O kadar ki Yahudiler, yüzyıllarca İsa’yı öldürmekle suçlanmış, Habil ve Kabil örneğindeki Kabil ile özdeşleştirilmiştir. Pavlus’un Mektupları, antisemitizm olarak yorumlanabilecek kadar Yahudi hukukuna eleştirilerle doludur. Örneğin, Pavlus’un Galatyalılar’a Mektubunda görüleceği gibi Yahudileri temsil etmekte olan Hacer köle kadın iken, Hıristiyanlığı sembolize eden Sare özgür ve daha üstün konumdadır (Bkz. Gal. 4:22-31). Bu tarz sözler, sadece Pavlus’un mektuplarında alegorik bir aktarım olarak kalmaz. Buna alegorinin ete kemiğe bürünerek tarih olması da denebilir. Bu duruma tarihten müşahhas birkaç örnek vermek istiyorum”.

Bunlardan ilkinin, Papa Üçüncü Innocentius’un (hükümdarlık dönemi 1198-1216) Fransa Kralı ve Sens başpiskoposuna gönderdiği iki mektup olduğunu ifade eden Doç. Dr. SEBETCİ, “Mektuplarda Papa Üçüncü Innocentius, Hristiyanları hizmetçi ve sütanneleri olarak işe aldıkları ve kiliselerden daha yüksek yeni sinagoglar inşa ettikleri için Yahudileri bu “küstah” davranışlarından dolayı kınamıştır. Bunu yaparken de Pavlus’un Galatyalılar’a yazdığı mektuptaki sözlerine atıfta bulunarak, Yahudileri mevcut toplumdaki “itaatkar” rolleri konusunda uyarmıştır” dedi.

Doç. Dr. Betül Avcı SEBETCİ, bir yüzyıl sonra, Yahudilerin Fransa’dan sınır dışı edildiği sıralarda, hukukçu Oldradus de Ponte (ö. 1337’den sonra), Yahudilerin sınır dışı edilmesine yönelik Papalıktan teşvikin uygunluğunu sorguladığını belirterek, yine Kutsal Kitap’taki, Sare’nin İbrahim’e söylediği “Köle kadını ve oğlunu kov” (Yaratılış 21:10) sözüne atıfta bulunarak, Yahudilerin Avrupa’daki varlığını sorguladığını, bu dönem aynı zamanda, İspanya’nın Katolik Hükümdarları Fernando ve Isabella’nın 1492’de bir fermanla Yahudi halkını topraklarından sürgün etmelerinin, onların da Osmanlı topraklarına sığınmasına denk geldiğinin altını çizdi.

“Aynı şekilde en erken dönemlerden itibaren Yahudiliğe karşı oluşturulan Hristiyan reddiye geleneği, antisemitizme katkıda bulunmuştur” diyen Doç. Dr. SEBETCİ, “Başlangıcından son yüzyıla kadarki iki bin yıllık ilişki, Yahudilerin Hristiyanlar için “Tanrı öldüren”, bu sebeple de lanetlenmiş millet olarak görülmesi şeklinde var olmuştu. Yeni Ahit, Pavlus’un Yahudi kuralcılığına eleştirileri ile doludur. İkinci yüzyılda Melito of Sardis, Yahudilere “Tanrı öldürme (deicide)” suçlamasını yöneltmiş; Augustine, Yahudileri “kardeş öldüren” (fratricide) Kabil’in çocukları olarak tavsif etmişti. Bu minvalde, Tanrı’nın gazabı olarak dağılmış bir millet haline geldiler” dedi.

Nazi toplama kampı, Polonya
Polonya’da Nazi toplama kampı Auschwitz

Yahudiler, 13. yüzyılın sonunda İngiltere’de başlamakla beraber, 16. yüzyıl itibariyle pek çok batı Avrupa toprağından çıkarılmışlardı. 11. yüzyıl Haçlı Savaşları ve Kara Ölüm olarak adlandırılan vebaya sebebiyet verdikleri iddiasıyla da kitlesel saldırılara maruz kalmışlardı. Bu dönemde Talmud ve diğer Yahudi kitapları yakılmış, Yahudiler ihtidaya zorlanmış, hatta bu zorlama vaazları duymamak için kulaklarına tıkaç takanlar, vaaz girişinde kontrolden geçirilmişlerdir. Yine bu dönemde antisemitizmi körükleyen bir başka olay ise Yahudilerin Hristiyan kanını biriktirip ritüellerinde özellikle de Hamursuz Ekmeğinde kullandıkları iddiası olmuştur. 19. yüzyıla gelindiğinde Avrupa devletleri, Hristiyan olmaları veya sekülerleşip Avrupa kültürüne asimile olmaları halinde Yahudilere tam vatandaşlık vaadinde bulunmuş, bu davet pek çok Yahudi tarafından kabul görmüştür. (devam edecek)

Kısa Özgeçmiş

Doç. Dr. Betül Avcı SEBETCİ, Lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde tamamlayan Avcı, ilk yüksek lisans derecesini Marmara Üniversitesi Dinler Tarihi Bölümü’nden “Erken Dönem Hıristiyan Teolojisinde Logos Doktrini” başlıklı teziyle, ikincisini Pontificia Università Gregoriana’dan “Idea of Revelation in Christianity: Revelation as Progressive” başlıklı tezi ile aldı. Chicago Üniversitesi Divinity School’dan İslami İlimler üzerine başka bir yüksek lisans derecesi alan Avcı, Pontificia Università Gregoriana’da sürdürdüğü doktora çalışmasını “Contemporary Turkish Research on Christianity” başlıklı tez çalışmasıyla 2012’de tamamladı. Avcı’nın akademik ilgi alanları şunlardır: Kültürel Çalışmalar, Kültürel Çeviri, Din ve Edebiyat, Dinlerarası Çalışmalar, Müslüman-Hıristiyan İlişkileri, Kutsal Metinler ve Kilise Babalarının Yazıları, Tasavvuf Edebiyatı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.