enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
00:31 Kaynaklar: Trump, Azerbaycan ve bazı Orta Asya ülkelerini İbrahim Anlaşmaları’na dahil etmek istiyor
00:31 Aceleci Tepki Siyasetine Hapsolmak
00:16 İzmir’de bugünden itibaren su tüketiminin yoğun olduğu 11 ilçede planlı ve dönüşümlü su kesintilerine başlanacak…
00:10 Azerbaycan ve Ermenistan Barış Görüşmeleri : Abu Dabi
00:03 Dışişleri Fidan’ın üniversite diplomasına ilişkin iddiaları yalanladı
00:02 Kocaeli Ticaret Odası’dan (KOTO), Mobilya Sektörü’ne yönelik bilgilendirme ve istişare toplantısı
22:22 Tarihi komisyonun ilk toplantısı sona erdi
12:23 Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye’yi bölgesinde kutupbaşı yapacağız
08:07 Uluslararası Türk Dünyası Sosyal Bilimler Kongresi (UTDSBK), 15 – 17 Ekim 2025 tarihlerinde Bosna Hersek’te düzenlenecek
06:55 Doğu Türkistan’da neler oluyor? Doğu Türkistan sadece Doğu Türkistanlıların davası değil, Türklerin en büyük davası olması gerekiyor…
00:54 Cumhurbaşkanı Erdoğan, İngiltere Başbakanı Starmer ile görüştü
00:49 İsrail ve Yunanistan bu gelişmeyi, sadece güvenlik değil, nüfuz mücadelesi açısından da kritik bir eşik olarak okuyor…
00:41 Rusya-Ukrayna Arasında Barış Neden Sağlanamıyor?
00:41 İslamofobi mi Yoksa İslam Düşmanlığı mı?
00:41 Bakan Uraloğlu: “Taşınabilir Elektronik Cihazlarla İlgili Uluslararası Kurallara Titizlikle Uyulması Gerekiyor”
00:33 Rusya’da bilime ve akla yatırım
00:28 Bakan Yerlikaya Suriye İçişleri Bakanı Hattab ile görüştü
00:20 Bakanlıktan, otel yangınıyla ilgili eski İş Başmüfettişi hakkında soruşturma izni
00:17 WWF’ten plastik kirliliğine karşı güçlü ve hukuken bağlayıcı bir küresel anlaşma çağrısı
00:15 Devlet Bahçeli: Türkiye terör musibetinden kalıcı olarak kurtulacaktır
TÜMÜNÜ GÖSTER →

SETA I Perspektif : 6 Şubat depremleri sonrasında OHAL İlanı ve Sonuçları

SETA I Perspektif : 6 Şubat depremleri sonrasında OHAL İlanı ve Sonuçları
28 Şubat 2023
276
A+
A-

Türkiye’nin saygın, bağımsız, tarafsız düşünce ve yayın kuruluşu olan SETA Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’ndan Araştırmacı-Yazar Mert Hüseyin AKGÜN, 6 Şubat depremleri sonrasında OHAL İlanı ve Sonuçlarını Perspektif açıdan değerlendirdi.

Demokratik rejimlerde olağanüstü yönetim usullerinin nasıl bir işlevi vardır? Doğal afetler sebebiyle OHAL uygulamalarına niçin gidilir? OHAL ilanının sonuçları neler olmuştur?

Maraş depremi, Cumhuriyet tarihinin en fazla can kaybının yaşandığı deprem oldu

Türkiye’de 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli olarak on ili etkileyen iki ayrı deprem yaşanmış ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararıyla ülke tarihinde ilk kez bir doğal afet sebebiyle olağanüstü hal (OHAL) ilan edilmiştir. Kararla Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa illerini kapsayan üç aylık süreyle OHAL ilan edilmiştir. Söz konusu cumhurbaşkanı kararı Anayasa’nın 119. maddesinin emredici hükmü gereği Meclisin onayına tabi olduğu için geciktirilmeksizin Türkiye Büyük Millet Meclisine (TBMM) sunularak 9 Şubat’ta onaylanmıştır. Bu perspektif çalışmasında öncelikle olağanüstü yönetim usullerinin modern demokrasilerdeki yeri incelendikten sonra afetin yol açtığı sorunların aşılması için OHAL uygulamasının ne gibi olanaklar sunduğu, oluşturacağı hukuki rejim ve muhtemel sonuçları ele alınmıştır…

OLAĞANÜSTÜ YÖNETİM USULLERİ
Hukuk düzenleri devletlere olağan dönemlerdeki yetkilerle aşılamayacak çok ağır, arızi ve öngörülemeyecek tehditlerle karşı karşıya gelmeleri halinde kamu düzeninin, siyasal sistemin ve insan haklarının korunması ve işlerliğinin sağlanması için yetkilerin genişletildiği hukuki rejimler tanımaktadır.

Olağanüstü yönetim usulleri” adı verilen bu istisnai rejimler keyfi ya da hukuk dışı uygulamalar anlamına gelmemektedir. OHAL rejimi kaynağını anayasadan almakta ve yine anayasa ve ilgili yasalar tarafından ilan edilme gerekçeleri, usulü, süresi ve kapsamı itibarıyla sınırlandırılmaktadır. Diğer bir ifadeyle olağanüstü yönetim usulleri tabi olduğu hükümler çerçevesinde uygulandıkları takdirde diğer
zamanlara kıyasla daha geniş ama yine de “sınırlı” bir iktidar gücü sağlamaktadır.

Kahramanmaraş'ta 7.7 büyüklüğünde deprem: 10 kenti vurdu - Son dakika haberleri – Sözcü

Olağanüstü yönetim usulleri temel hak ve hürriyetlerin sınırlanmasına her zamankinden daha fazla izin verir ancak bunu da düzeni ve istikrarı tesis etmek suretiyle dolaylı olarak insan haklarını korumak için yapmaktadır. Kanun nizamının ve meşru otoritenin kaybolduğu dönemler yaşam, vücut dokunulmazlığı, kötü muamele yasağı, kişi özgürlüğü ve güvenliği gibi en temel insan haklarının ortadan kalkmasına yol açmaktadır.

Olağanüstü yönetim usullerinde insanlık için varoluşsal nitelikte olan bu tehlikeleri bertaraf etmek için kimi zaman seyahat özgürlüğü kimi zamansa sözleşme serbestisi gibi haklar askıya alınmaktadır. Bu husus Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 15. maddesinde şu şekilde belirtilmiştir:

Savaş veya ulusun varlığını tehdit eden başka bir genel tehlike halinde her Yüksek Sözleşmeci Taraf, durumun kesinlikle gerektirdiği ölçüde ve uluslararası hukuktan doğan başka yükümlülüklere ters düşmemek koşuluyla, bu Sözleşme’de öngörülen yükümlülüklere aykırı tedbirler alabilir.

Dolayısıyla OHAL’de hak ve menfaatlerin yarıştırılması ve daha hayati önemi haiz olanların tercih edilmesi söz konusudur. 15 Temmuz 2016 darbe girişimini hatırlayalım: İnsanların can ve mal güvenliklerinin bir kısım askeri personel tarafından ortadan kaldırıldığı bu darbe girişimi sonrasında Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) saldırılarına ve Türkiye’yi bir iç savaşa sürükleyebilecek kaos ortamına son vermek için
OHAL ilan edilmiştir.

Kahramanmaraş'ta kaç büyüklüğünde deprem oldu? Kahramanmaraş depreminde kaç kişi hayatını kaybetti?

OHAL

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda yer alan OHAL, olağanüstü yönetim usulleri arasında almaktadır. OHAL’in uygulanmasına Anayasa’nın 119. maddesine göre şu yedi durumda karar verilebilir:

• Savaş ya da savaşı gerektirecek bir durumun baş
göstermesi

• Seferberlik, ayaklanma, vatan veya Cumhuriyete karşı kuvvetli ve eylemli bir kalkışma

• Anayasal düzeni, temel hak ve hürriyetleri, ülkenin ve milletin bölünmezliğini tehlikeye düşüren yaygın şiddet hareketlerinin ortaya çıkması

• Şiddet olayları nedeniyle kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması

• Doğal afet

• Tehlikeli salgın hastalık

• Ağır ekonomik bunalım

Bu koşulların herhangi birinin gerçekleşmesi halinde cumhurbaşkanı ülkenin tamamında veya bir kısmında OHAL ilan etmeye yetkilidir. Bu yetki tehdit çok yakın ve ağır nitelikte olduğu ve hızlı bir reaksiyonu gerektirdiği için pek çok ülkede yürütme organı ve parlamento arasında paylaştırılmıştır.

Bazı devletlerde OHAL ilanına doğrudan devlet başkanı tarafından karar verilmesi ve ardından bu kararın meclisin onayına sunulması düzenlenmiştir. Polonya, Portekiz, Romanya, Brezilya, Macaristan, Güney Kore ve Hollanda’da olağanüstü yönetim usullerinin ilanına bu şekilde karar verilir. Türkiye de karma yöntem olarak ifade edilebilecek bu ilan usulünü benimseyen ülkeler arasındadır.

Anayasa’ya göre OHAL ilan edilmesine ilişkin cumhurbaşkanı kararı verildiği gün Resmi Gazete’de yayımlanır ve aynı gün TBMM’nin onayına sunulur. TBMM tatilde ise derhal toplantıya çağırılır. Meclis gerekli gördüğü takdirde OHAL’in süresini kısaltabilir, uzatabilir veya kaldırabilir (m. 119/2, 3).

Diğer taraftan devlet başkanına OHAL’e ilişkin geniş yetkilerin verildiği Fransa’da OHAL ilanı kararı cumhurbaşkanı tarafından alınmakla birlikte yasama organının onayına tabi değildir. İspanya, Almanya, İrlanda ve Güney Afrika gibi ülkelerde ise OHAL ilanında öncelikle parlamentoların karar alması gereklidir.(devam edecek-OHAL SEBEBİ OLARAK DOĞAL AFETLER)

İddianamelerde 15 Temmuz Darbe Girişimi ve FETÖ | SETA 15 Temmuz Çalışmaları

Mert Hüseyin Akgün

Araştırmacı
Lisans eğitimini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde almıştır. Yüksek lisans eğitimini Hacettepe Üniversitesi Kamu Hukuku Bölümü’nde “2017 Anayasa Değişiklikleri Sonrası TBMM’nin Yürütmeyi Denetim Araçları” başlıklı tez çalışmasıyla tamamlamıştır. Doktora çalışmalarına Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Kamu Hukuku Bölümünde devam etmektedir. Araştırma alanları arasında hükümet sistemleri, yeni anayasa çalışmaları, demokratikleşme, yasama faaliyetleri, yargı reformu ve insan hakları yer almaktadır.
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.