enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
SON DAKİKA
12:43 Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Bu yeni yerleşke, geçmişin tecrübesiyle geleceğin ufkunu birleştirecektir”
12:03 Dünkü ve Bugünkü Türkiye!
03:38 CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Kanko, “AK Parti’nin Çarpık Ekonomi Politikaları yüzünden 300 Bin Genç Okulu Bıraktı!”
03:16 5. Finansal Güvenlik Olimpiyatına Türkiye de katılacak
00:55 İsrail’in Sınır Tanımazlığında Yeni Boyut: Katar Saldırısı
00:54 Büyükelçi Fatma Ceren Yazgan, Karanlığı dağıtan, yol gösteren, ışık saçan, derin bilgisiyle sözüne güvenilen bir “GURU”dur…
00:44 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Terörsüz Türkiye” mektubları şehit ailelerine ulaştırılıyor…
00:43 TBMM Başkanı Kurtulmuş, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun 10. toplantısında konuştu
00:41 TBMM’de Tarihi Soru: Terörsüz Türkiye Gerçekten Mümkün Mü?
00:40 Netanyahu’nun Mesut Yılmaz’dan istediği Siloam yazıtı nedir?
00:37 Gazze’ye kara harekâtı: İsrail’in hedefleri ve riskler
00:35 İsrail’in Gazze’de sürdürdüğü soykırım ve saldırganlık yalnızca Filistin’le sınırlı kalmamış, Tahran, Beyrut, Şam ve Sana’ya yönelik hamlelerle bölgesel bir boyut kazanmıştı.
00:09 AB’den İsrail’e yaptırım hamlesi
00:01 Moskova Crocus Fuarı’nda Türk firmalarına büyük ilgi
09:52 Türkiye’deki sinema salonlarında bu hafta korku ve gerilimden komediye, aksiyondan animasyona 9 film vizyona girecek.
06:57 Tarihi ve kültürel bir mirasın peşinde: Türk-İslam Arkeolojisi
06:09 Son Düzlük ve PYD/YPG/SDG Üzerinden Ayak Oyunları
00:56 Türkiye Macaristan Ekonomik ve Ticaret Toplantısı İstanbul’da Gerçekleşti
00:37 Türkiye’nin demokrasi performansı, uluslararası endekslerde belirgin bir gerileme sergiledi…
00:32 Yeni Anayasa ve Aleviler paneli Ankara’da yapıldı
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Türk halkı âlim değildir ama âriftir

Türk halkı âlim değildir ama âriftir
9 Aralık 2022
2.175
A+
A-

Günümüzün gelişmiş, kalkınmış olarak bilinen/tanınan toplumlarında Türk toplumunda olduğu kadar halk-aydın karşıtlığı/zıtlığı var mıdır, bilemiyorum. Ama bizim toplumuzda halk-aydın anlaşmazlığı, uyuşmazlığı çok göze batar bir durumdadır.

Osmanlıdan beri toplumumuz bu zıtlığa aşinadır. Ama Cumhuriyetle birlikte ve özellikle çok partili demokratik hayata geçildikten sonra bu zıtlık artmıştır. Bu toplumda aydın ve sanatçı diye bilinen insanların; daha çok politik tercihlerinden dolayı halka tepeden baktıkları; onu cahillikle, “bidon kafalı”, “göbeğini kaşıyan adam” olmakla suçladıkları; “bu halk adam olmaz” takıntısına sahip oldukları bilinmektedir.  

Düşünen, vicdanlı, gerçekten çağdaş ve demokrat insanlar nazarında bu suçlamaların, bu aşağılamaların özgürlük karşıtı, antidemokratik, faşizan bir tutum olduğunda hiç tereddüt yoktur. Gelecekte ancak bir utanç belgesi olarak anılma şansları vardır. Nitekim öyle de olmaktadır. Atatürkçülüğü kimselere bırakmayıp da Atatürk’ün milletin efendisi olarak gördüğü köylüyü ve çoğunluğunu onun oluşturduğu halkı bu şekilde aşağılamak tam bir çelişki ve tam bir pespayeliktir.  

Hâlbuki dünyada Türk halkı kadar artıları olan, güçlü öngörülere sahip, “çarıklı erkânıharp” nitelemesini gerçekten hak eden bir halk çok azdır. Dünya halklarını iyi tanımış Amerikalı bir gazeteci Türk halkının iyilikseverliği için şöyle demiş: “Uzaydan rastgele yeryüzüne inen bir insan sadece Anadolu’ya inerse açlıktan ölmekten kurtulur.” 

Ben burada kendim aradan çekilerek halkımızın bilgeliğine, sağduyusuna, fedakârlığına; Kurtuluş Savaşı meclisi hükümetinin milli eğitim bakanı olan Hamdullah Suphi Tanrıöver’in ve hikâyeciliğimizin piri Ömer Seyfettin’in tanıklıklarına başvuracağım.  

Hamdullah Suphi Tanrıöver - VikipediHamdullah Suphi Tanrıöver, Kurtuluş Savaşının başlangıç günlerinde üç arkadaşıyla birlikte Ankara’dan kalkıp Çankırı’nın bir köyünde bir gece misafir olur. Köyün en yaşlısı Ömer Ağa kendilerine önemli tavsiyelerde bulunur:  

“Oğlum, (vatanı kurtarma konusunda) işi sıkı tutun; bu yolda ‘heybe dinli olmayın, torba dinli olun’ (bölünmeyin, birlik olun), yoksa ‘Derinize saman basarlar/Sizi güne karşı asarlar’. Cebimizde daha birkaç kara onluğumuz, ambarımızda bir miktar hububatımız, yetişkin birkaç delikanlımız var. Bunların hepsini size vereceğiz. Vallahi acımayız. Yeter ki düşmanı kovun!”  

Hamdullah Suphi ihtiyara hayran kalır, “Baba, sen ne güzel konuşuyorsun!” der. Ömer Ağa devam eder: “Yazık oğlum, yazık! Sen esas ihtiyarlara yetişemedin! Davar öldü, çanı benim gibi bir köpeğin boynuna taktılar. Şimdi köyün sesini ben veriyorum.” Ömer Ağa, ertesi gün misafirleri ayrılırken yeniden hatırlatır: “Oğlum, işi sıkı tutun. Elde bir Anadolu kaldı, bu sondur. Yoksa ‘Derinize saman basarlar/Sizi güne karşı asarlar!’”  

Ömer Seyfettin Haberleri - Ömer Seyfettin Kimdir - HaberlerHikâyeciliğimizin pîri Ömer Seyfettin, Türk halkının bir farkını, bir özelliğini şöyle tespit ediyor: “Türk halkı âlim değildir, ama ariftir!” Bu tespit, halkımızın ilim sahibi değilse de irfan sahibi olduğuna; yani basiretiyle, sağduyusuyla okumuşların göremediği bazı gerçekleri görebildiğine işaret ediyordu.  

Ülkede birçok zorunlu ihtiyaç maddesinin sıkıntısının çekildiği, bazılarının karneye bağlandığı, bazılarının ise temelli yok olduğu I. Dünya Savaşının son yıllarında Ömer Seyfettin Batı Anadolu vilayetlerinden birinde bir lisede öğretmenmiş. Bir gün öğretmenler odasına müjdeli bir haberle girmiş: “Arkadaşlar, gözünüz aydın, Avusturya, Türkiye’ye vagonlar dolusu şeker gönderiyormuş!”  

Bunun üzerine bütün öğretmenler, “Yaşasın, bundan sonra çayımızı, kahvemizi ağız tadıyla içeceğiz!” diye sevinç çığlıkları atmış.  

Ömer Seyfettin bu sahnenin hemen arkasından okulun baş hademesini öğretmenler odasına çağırmış ve herkesin huzurunda ona da, “Hasan efendi, haberin var mı, Avusturya bize vagonlar dolusu şeker gönderiyormuş!” demiş. Hasan efendi kendini toparlayıp terbiyeli bir eda ile cevap vermiş: “İnanmayın beyim, palavradır bunlar, bu kıtlıkta Avusturya şeker bulsa kendi yer!”   

Hasan Efendinin bu tepkisi üzerine Ömer Seyfettin çığlık atmış. Ellerini çırparak şöyle demiş:  

—Gördünüz mü arkadaşlar, ben boşuna demiyorum, “Türk halkı âlim değildir ama âriftir” diye. Ben bir yalan uydurdum “Avusturya bize şeker gönderiyor” diye, siz okumuşlar hemen inandınız. Ama gördüğünüz gibi Hasan Efendi yutmadı. İşte Türk halkı birçok gerçeği böyle sağduyusu ile irfanı ile keşfetmiştir.  

İsmail ÖZCAN & Eğitimci Yazar

[UHA Haber Ajansı, 09 Aralık 2022]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.